🎾 Keçiboynuzu Tozu Ile Yapılan Tarifler
Tozmeyve suyuna, salataya, dondurmaya, smoothie'lere eklenebilir veya su ve içecek ile kolayca seyreltilebilir. Ancak, uygulamanın gösterdiği gibi, kullanmanın en iyi yolu bir güler yüzlü olarak acai tozu eklemektir. Güler yüzün rengi inanılmaz! Yani, Royal Forest gelen acai berry tozu ile tarifi smoothies. 1 porsiyon için malzemeler:
Malzemelerimiz: Yarım kilo aşurelik buğday. 1,5 su bardağı haşlanmış veya konserve mısır. 7-8 adet salatalık turşusu. 2,5 su bardağı yoğurt. 3-4 kaşık mayonez. tuz, pul biber arzuya göre sarımsak. Hazırlanışı: Buğdayları bir gece önceden üzerini geçecek suda bekletiyoruz.
Anadolu’da uzun yıllardır dut, üzüm, keçiboynuzu gibi meyvelerden yapılan pekmez, meyvelerin kaynatılması ile elde edilen yoğun ve tatlı bir petula tarifi Malzemeler:( 45-50 tane) (6-8 kişilik) 500 gr. un 2 su bardağı kadar süt 1 tatlı kaşığı tuz 1 paket kabartma tozu 2 tane yumurta Kızartmak i
Şeker yerine de dut kurusu tozu hazırlayın. Yumurta akı ve kakao ilavesiyle tüm malzemeyi geniş bir kap içinde özleşene kadar yoğurun. Hazırladığınız hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp avuç içinde yuvarlayın. Yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine aralıklı olarak dizin.
Byenfestarifler. Tokat’ın Mayalı Ekmek Tarifi için Malzemeler 5 kilo un 2,5 litre ılık su 30 gram kuru maya 2,5 yemek kaşığı tuz Tokat’ın Mayalı Ekmek Tarifi Yapılışı Tarif için ilk olarak kuru mayayı bir kase içine alın. Üzerine sıcak su ekleyin. 5 dakika mayanın erimesi için bekleyin.
Keçiboynuzu tozu içinde bulunan vitaminler, magnezyum, fosfor ve demir ile tam bir şifa deposudur. Bu yüzden çocuklarda doğru tüketim ile boy uzatıp uzatmayacağı merak konusudur.
Kuru meyvelerin yumuşak olması için önceden suda bekletin. Fındıkları mutfak robotundan geçirin. Fındığın yağı da çıkacağı için keke ekstra yağ ilave etmeyin. Tüm malzemeleri mutfak robotundan geçirin. İsteğe bağlı olarak 1-2 yemek kaşığı keçiboynuzu pekmezi ilave edebilirsiniz.
Tarifi: Keçiboynuzunu rondoda toz haline gelene kadar çevirin. Sütünüzü ısıtın. Benmari usulü erittiğinizi bitter çikolatayı sütünüze ilave edin. Keçiboynuzu tozundan 1 yemek kaşığı ilave edilip karıştırın. Ve sıcak çikolatanızı keyifle yudumlayın. Bitter çikolatalı keçiboynuzlu sıcak çikolata 212 kalori
Hurma pekmezi ile denediğim ilk tarif.Tadanlar beğenip tarifini alınca burada da paylaşmak istedim.Hurma pekmezi bulamazsanız keçiboynuzu pekmezi de kullanılabilir,pekmezin tadı anlaşılmasın diye biraz kakao ve çikolata ekledim.Gelelim tarife: Malzemeler: 1 litre süt 10 silme yemek kaşığı toz şeker 1 yumurta sarısı
Lorpeynirini 1 yumurtayla başlayarak mixer ile karıştırıyoruz, 1er yumurtayla devam edip 4 yumurtaya tamamlıyoruz. Sırayla süt, keçiboynuzu unu, irmik, kabartma tozu ekleyip kaşıkla karıştırıyoruz. (Portakal suyu hariç tüm malzemeleri eklemiş oluyoruz.) Fırına koymadan önce bademle süsleyebiliriz.
1 yemek kaşığı keçiboynuzu tozu; TARİFLER . Bebek Mamaları Ve Çorba Tarifleri ile ona bağlı online portaller ile işbirliği yapılan markalara ait
Hazırlanışı Şeker ile yumurtaları bembeyaz olana kadar çırpın. Karışımın içine keçiboynuzu tozunu, keçiboynuzu özünü, kabartma tozu, vanilya, zeytinyağı ve cevizi ekleyin. Hepsini çırparak karıştırın. Bu karışıma iki bardak kaynamış su ekleyin ve çırpmaya devam edin. Daha sonra içine unu ekleyin ve keki kendi
cJDTMGK. Latince adı Ceratonia siliqua L. İngilizce Carob, St. John's Bread, Locust bean Almanca Johannisbrot Özellikleri Nefes darlığına karşı, alerjik nefes darlığına karşı, soğuk alerjisine karşı, iktidarsızlığa karşı, akciğer ödemini yok edici balgam söktürücü, akciğer kanserini önleyici ,hareketli sperm sayısını artırıcı, astıma karşı, ishale karşı, kabızlığa karşı İngilizcesi her ne kadar 'carob' ise de, genelde St. Johns Bread olarak bilinir. Almanca'sı da johannisbrot' dur. Her iki lisanda da "Yakup Peygamberin Ekmeği" anlamına gelir. Yakup peygamberin çölde ekmek yerine tükettiği bir meyvedir. Yaklaşık 5000 yıldan beri bilinen bir meyvedir. Birkaç yüzyıl öncesine kadar yapılan tatlılarda ağırlıklı olarak harnup kullanılırdı veya şeker yerine yenilirdi. Günümüzde beyaz şeker üretiminin başlamasıyla bu kültür ve sağlıklı beslenme yapısı yok olmuştur. 1930'lu yıllarda İspanya'daki savaş esnasında çocukların sağlıklarını koruyabilmelerinde keçiboynuzu tüketiminin önemi çok büyük olmuştur. İkinci Dünya Savaşı'nda Almanların işgalinde olan Yunanistan adalarında yaşamakta olan halk açlık tehlikesini keçiboynuzu sayesinde aşmıştır Harnup ağacı ilk onbeş yıl hiç meyve vermeyen bir ağaçtır. Yetişkin bir ağaç 1000 kiloya kadar meyve verebilmektedir. Keçiboynuzunun içerdiği çekirdeklerin her biri 0,2 gram gelir. Bu çekirdeklerin ebatlarına bakılmaksızın her biri aynı ağırlıktadır. Yani, tek bir harnup çekirdeği 0,2 gram ağırlığındadır. Bu 0,2 gram ağırlık neden bu kadar mühim diye soracak olursanız, cevabı eski çağlara kadar dayanır. Antikçağda ve daha öncesinde altın ve kıymetli taşları hassas olarak tartabilmek için keçiboynuzunun çekirdekleri kullanılmıştır. Günümüzde de 0,2 gramın karşılığı 1 Karat olarak kullanılmaktadır. Kıymetli taş veya metal satanların kullandıkları 1 Karat buradan gelmektedir. Karat kelimesi keçiboynuzunun harnup Latince adı olan Ceratonia' dan türetilmiştir. Beş tane keçiboynuzu çekirdeği 1 gram ağırlığındadır. Yıllar içerisinde insanlar harnupun beslenmedeki önemini unuttular. Çeşit çeşit hazır besinler tüm süpermarketlerde insanın hizmetine sunulurken, tabii doğal beslenme gelenekleri ve alışkanlıkları da yavaş yavaş ortadan kalkmıştır. Son bir kaç yıldan beri tekrar eskiye dönüş yolları aranmaya başlandı. Avrupa'da "reformhaus" veya "bioladen" adı altındaki marketlerde zirai ilaç ve suni gübre kullanılmadan yetiştirilen meyve ve sebzeler ayrıcalıklı olarak satılıyor. Hem de neredeyse gösterişli sebze ve meyvelerin iki katı fiyatına. Bizde de durum pek farklı değil tabi. Aynı şekilde, kepeğini içeren pirinç normal pirinç fiyatının hemen hemen iki buçuk misli fiyatla satılıyor. Halk pazarlarına giden insanlarımız satın alacakları sebzenin yayla sebzesi olup olmadığını sorup öyle alıyorlar. Onların 'yayla'dan kastettikleri, hormonsuz sebzedir. Yoksa aradıkları sebzenin gerçekte yüksek yaylalarda yetişmiş olması önemli değildir. Örneğin, yayla domatesi hormonsuz domates olarak algılanıyor. Gerçekten de hormonsuz olarak yetiştirilen domatesin tadı da, içerdiği proteinlerin ve etkin maddelerin oranları da farklıdır. Biz tekrar harnupa dönelim. Akdeniz bölgesinin sahil şeridindeki memleketlerden İtalya, İspanya, Kıbrıs ve Türkiye'de bol miktarda yetişmektedir. Keçiboynuzunun ortalama %35'i düşük moleküler yapılı karbonhidratlardan oluşur. Yine yaklaşık %40'ı yüksek moleküler yapılı nişasta içermektedir. Yağ oranıysa oldukça düşük olup ancak %1'dir. Kakaonun yerine kullanılabilen en mükemmel çözüm olmuştur. Kakaoda bulunan kafenoidleri içermez. Örneğin, keçiboynuzunda theobromin yoktur. Kakaoda yüksek miktarda bulunan yağ, harnupta sadece %1'dir. Kakaoda bulunan birkaç tane etkin madde migreni tetikleme özelliğine sahiptir. Harnup için bu durum söz konusu değildir. Kakao ve harnup Migren şikâyeti olanlar genelde çikolataya karşı açlık duymaya başladıklarında migren ağrılarının başlama devresine girmişler demektir. Unutmayınız ki, çikolatanın temel maddesi kakaodur. Harnup kakaoya karşı alerjisi olanlara ideal bir alternatif çözüm getirmektedir. Eğer kakaoya karşı alerjiniz varsa, keçiboynuzunu rahatlıkla tercih edebilirsiniz. Unutmayınız ki, kakao vücudumuzda alerjiye neden olan antikor üretimine sebep olmaktadır. Bu nedenle alerjiye yatkınlığı olanların veya alerjik reaksiyonları olanların kakao tüketiminde ölçülü olmalarını tavsiye ederim. Özellikle okul çağındaki çocukların severek tükettikleri kakaolu süt ve ürünlerinde dikkatli olunuz. Eğer çocuğunuzda alerjik şikâyetler varsa ve alerjiye bağlı diğer rahatsızlıklar söz konusuysa örneğin astım gibi kakaolu besinlere karşı ölçülü olmakta büyük faydalar vardır. Kakaoya karşı alerjisi olan alerji tipi-IgE çocuklar için keçiboynuzu mükemmel bir alternatiftir. Keçiboynuzunun kakao karşısındaki diğer avantajı da oksalik asit içermemesidir. Çocukların ve yetişkinlerin ishallerinin durdurulmasında keçiboynuzu ideal bir destekleyicidir. Keçiboynuzunun içeriğindeki lignin ve pectin miktarları öylesine ilginç bir dengeyle kuruludur ki, mesleği gereği veya çalışma ortamlarından dolayı ağır-metal ya da radyoaktif madde alımına maruz kalanların veya ağır sanayi bölgesinde yaşayanların keçiboynuzu tüketimine mutlaka önem vermeleri gerekmektedir. Çünkü keçiboynuzu vücuttan ağır-metallerin atılmasında oldukça etkilidir. Değerli okuyucu, teknolojinin ilerlemesi insana değişik kolaylıklar sağlamaktadır. Çeşitli hazır besinler günlük hayatımızda, iş yerimizde, mutfağımızda, çocuklarımızın okul kantinlerinde, hatta benzin istasyonlarının marketlerinde bile dikkat çekici durumda bize sunulmaktadır. Teknolojinin sunduğu bu tür kolaylıklar, insanın sağlıklı beslenmesine karşı hazırlanmış tuzaklardır. Örneğin, çoğumuz televizyon karşısında atıştırmak üzere hazırlanmış sağlığımıza zarar veren ürünleri kullanıyoruz. Oysa bunların yerine televizyonun karşısında birkaç tane yavaş yavaş tüketeceğiniz keçiboynuzu hem keyif vericidir hem de sağlıklıdır. Birkaç zaman sonra vücudunuzda bunun olumlu etkilerini hissetmeye başlayabilirsiniz. Eğer, şeker hastasıysanız hiç çekinmeden günde birkaç tane çiğ olarak keçiboynuzu tüketebilirsiniz. Kan şekeriniz yükselmeyecektir. Çiğ olarak tüketilen harnubun, kan şekerini yükseltemeyeceğini bulduğumda hiç şaşırmadım diyebilirim. Çünkü bu özelliğinin içerebileceği bazı etkin maddelerde saklı olduğu şüphesini uzun zamandan beri taşıyordum. Harnupun sağlıklı ve dengeli beslenmede çok önemli bir yeri vardır. Çok düşük oranda yağ içermektedir. Düşük kalorilidir. Yenildiği zaman insanı uzun zaman tok tutar. İshale karşımükemmel bir takviyedir. Kabızlık şikâyeti olanların da tüketmesi gereken bir meyvedir. Belirli bir dönem keçiboynuzu tüketenler, sindirim sistemlerinin nasıl harekete geçtiğini ve kabızlık problemlerinin de yavaş yavaş ve düzenli bir şekilde nasıl ortadan kalktığını hayretle görebileceklerdir. Kısaca, hem ishal hem de kabızlık şikâyetlerine karşı kullanılır. Dengeli ve sağlıklı beslenmenin bilincinde olan birçok bilim adamı tanıyorum. Bu kişiler çikolata, kek veya kremalı pasta yerine harnupu tercih etmektedirler. Nefes darlığı ve astım Keçiboynuzu, Anadolu'da harnup olarak da bilinir. Batı Akdeniz bölgesinde kısaca "boynuz " da denilmektedir. Keçiboynuzunun en büyük özelliği nefes darlığına karşı oldukça etkili olmasıdır. Keçiboynuzunun nefes darlığına karşı etkili olan etkin maddesi hemen hemen başka hiçbir bitkide bulunmamaktadır. Bu etkin madde aynı zamanda bazı alerjik astımrahatsızlıklarında öylesine etkilidir ki, kullanmaya başladıktan hemen sonra sonuç almak mümkün olabilmektedir. Ayrıca, alerjinin neden olduğu nefes darlığı problemlerinde büyük bir başarıyla nefes darlığı çeken birçok insan tanıdım. Bu insanlar yılın belli mevsimlerinde kortizon tedavisinden başka çare bulamıyorlar, öksürük krizlerinin nedenli şiddetli olduğunu anlatıyorlardı. Keçiboynuzunu önerdiğim bu insanların çoğu daha hemen ertesi gün rahatlamaya başladıklarını söylediler. Çocuklarda, keçiboynuzu harnup kürünü uygularken dikkat edeceğiniz en önemli nokta günde bir defa ve sadece sabah kahvaltısı arasında tüketilmesidir. Öğle veya akşam uygulanmaması gerekir. Guatr rahatsızlığından dolayı nefes darlığı çekenler de bu kürden olumlu sonuçlar aldıklarını belirtmişlerdir. Tablo Keçiboynuzunda bulunan bazı etkin maddeler Alpha-aminopimelic acid Concanavalin Beta-D- glucolgallin Myo-inositol Beta-D-...galloylglucose Pentosane Capronic acid Primverose Catechin-tannin Tanin Ceratose Tocopherol Chiro-inositol Xylose Keçiboynuzunun içerdiği gallik asit insan sağlığı üzerinde çok yönlü özellikleri olan bir maddedir. Bu özelliklerinden bazıları aşağıdaki tabloda belirtilmiştir. Bu tablodan da görüldüğü gibi gallik asit çok yönlü bir maddedir. Bu maddenin belirtilen bu özelliklerini artıran ve takviye eden keçiboynuzunda bulunan promotor maddelerdir. Tablo Gallik asitin etkin özellikleri Analgesic Ağrı kesici Antiallergenic Alerjiye karşı Antiasthmatic Astıma karşı Antibacterial Bakteri yok edici Antibronchitic Bronşite karşı Anticancer Kansere karşı Antihepatotoxic Karaciğeri toksinden arındırıcı Antioxidant Serbest radikalleri yok edici İmmunostimulant Bağışıklık sistemini stimüle eden Antiviral Mikroplara karşı etkili Antiseptic Antiseptik Cancer-preventive Kansere karşı koruyucu Antinitrosaminic Nitrozamin yok edici Bronchodilator Bronş genişletici Antipolio Çocuk felcine karşı Akciğer ödemine karşı keçiboynuzunun desteği bulunmaz bir imkândır. Akciğerlerde oluşan ödeme karşı spesifik olarak etkilidir. Balgam söktürücü ve astıma karşı tedavi edici gücü çok fazladır. Sigara içenler keçiboynuzu kürüne başladıktan bir kaç gün sonra nasıl balgam çıkardıklarını hayretle gözleyebileceklerdir. Keçiboynuzunun, insanlığın korkulu rüyası olan akciğer kanserini önlediğini gördüğüm zaman heyecanımdan günlerce uyku uyumadığımın farkına bile varmamıştım. Keçiboynuzunun bu koruyucu ve önleyici özelliği tabiat ananın insanlara olan bir lütfudur. Ödemli akciğer kanseri hastalarda, ödemin uzaklaştırılmasında keçiboynuzunun olumlu etkisi hiç de yabana atılmayacak kadar önemlidir. Keçiboynuzu, akciğer kanserini önleyen mükemmel bir meyvedir. Ancak, akciğer kanserine yakalanmış olanlar için tedavi etme gücü çok zayıftır. Burada da belirtmekte tekrar fayda görüyorum. Bir bitkinin hastalığı önleyici özelliğiyle o hastalığı tedavi etme özellikleri birbirlerinden farklı şeylerdir. Keçiboynuzu kürü insan vücudunda bulunan OGG1 8-OxoGuanine DNA Glycosylase enzimini aktive etme özelliğine sahiptir. OGG1 enzimi, akciğer kanserinin oluşumunda oldukça etkilidir. Akciğer kanserine yakalanmış hastalarda OGG1 enziminin aktivitesinin düşük olduğu gözlenmiştir. Yapılan klinik deneyler OGG1 enziminin aktivitesinin düşük olması durumunda, akciğer kanserine yakalanma riskinin on misli artış gösterdiğini ortaya koymuştur. Keçiboynuzu harnup kürü OGG1 enziminin aktivitesini yükselterek, bu kanser türüne karşı güçlü bir önleyici özellik göstermektedir. Sigara içenler zaman zaman kürünü uygulamaları halinde keçiboynuzunun akciğer kanserine karşı önleyici gücünden büyük faydalar göreceklerdir. Keçiboynuzu aynı zamanda hareketli sperm sayısını arttıran özelliğe de sahiptir. Aktif sperm sayısı az olan ve az sperm sayısından dolayı çocuğu olmama riski yüksek baba adaylarının kullanmasında çok büyük fayda vardır. Kısaca, sperm sayısı az olanlar için ideal bir bitkisel çözümdür. Bugüne kadar hareketli aktif sperm sayısının azlığından dolayı baba olamayan onlarca insan tanıdım, hemen hemen hepsi de keçiboynuzu kürünü uyguladıktan dört-beş ay sonra baba olacaklarını müjdelemek için beni aramışlardır. İsviçreli çok yakın bir aile dostum aynı sorunla karşı karşıyaydı. Kendisi uzun yıllar bu konuda çok değişik tedaviler görmüş ve sonuç hep başarısızlıktı. Kendisine keçiboynuzu kürünü önerdiğim zaman bana tereddütle bakarak "Şaka yapıyorsun herhalde " demişti. Ne de olsa 13 yılın verdiği başarısızlık ve ümitsizlik vardı. Ama bu konuda çok ciddi araştırma sonuçlarımın olduğunu söyledim. Bunun üzerine derhal uygulamaya karar verdi. Türkiye'den keçiboynuzu getirttim ve kullanmaya başladı. Kullanmaya başladıktan beş ay sonra baba olabileceğini öğrendiğinde mutluluğunu ilk benimle paylaştı. Bir kaç ay sonra bana keçiboynuzunun içerdiği ilgili etkin maddenin ne olduğunu sordu ve bunu hemen ilaç sanayine kazandırabileceğimi ve ticari olarak da iyi para kazanabileceğimi söyledi. Ben de bitkiler üzerine yaptığım tüm çalışma ve araştırmalarımı insanlığın hizmetine karşılıksız olarak sunduğumu ve herhangi bir beklentimin olmadığını söyledim. Şu anda meslektaşım üç çocuk sahibi olmanın mutluluğunu yaşıyor. Keçiboynuzu ve sperm hareketliliği Erkeklerdeki sperm sayısının 40 milyon/ml veya yukarısı normal değerdir. Bu sayı azaldıkça kadının hamile kalabilme olasılığı da azalır. Mühim olan sadece sperm sayısı değildir. Sperm sayısı normal düzeyde 40 milyon/ml ve yukarısı olsa bile, eğer hareketli sperm sayısı az ise bu takdirde kadının hamile kalma riski de azalır. Spermlerin hareketliliği de önemlidir. Toplam sperm sayısı 7-8 milyon/ml civarında olup da baba olan birçok insan tanıyorum. Bu nasıl oluyor? Uygulanan keçiboynuzu kürü, düşük seviyede olan 7-8 milyon/ml içerisindeki hem hareketli sperm sayısını yükseltiyor hem de hareketli spermleri daha hareketli duruma getiriyor. Bir taraftan az sayıdaki hareketli sperm sayısını yükseltmekte diğer taraftan da mevcut hareketli spermlere daha fazla hareketlilik kazandırmaktadır. Normal sperm sayısı oldukça düşük olmasına rağmen, spermlerin belli bir yüzdesinin hareket hızı yükseldiğinden yumurtaya ulaşma oranı yükselmektedir. Bu sayede sperm sayısı normal sayının altında olmasına rağmen hamilelik başlayabilmektedir. Keçiboynuzu ve sperm acrosome aktivitesi Hamileliğin oluşabilmesi için sperm sayının normal düzeyde olması gerektiğini belirtmiştim. Bazı durumlarda toplam sperm sayısı normal seviyesinde olduğu halde ve hareketli sperm sayısı da normalken hamilelik çok zor gerçekleşebilmektedir. Bunun sebebi nedir? Spermlerin baş kısmında bir kesecik bulunmaktadır. Bu keseciğe acrosome denir. Bu keseciğin içerisinde çok sayıda değişik enzimler bulunmaktadır. Sperm, yumurtaya temas ettiği anda, acrosome içerisindeki enzimler yumurtanın membranını zarını parçalarlar çözerler, eritirler sperm yumurtanın içerisine girer ve döllenme başlar. İşte, yumurta zarıyla temas eden sperm-acrosomunun içerdiği enzimler yeterli aktiviteye sahip değillerse, yumurtanın membranını zarını parçalayamazlar eritemezler, çözemezler. Ve yumurtanın döllenmesi mümkün olmaz. Görülüyor ki, hareketli sperm yumurtaya ulaştığı halde döllenme mümkün olmayabilmektedir. İşte, keçiboynuzu kürü hem hareketli sperm sayısını artırmakta, hem hareketli spermleri daha hareketli kılmakta ve hem de spermin baş kısmında bulunan acrosome içeriğindeki enzimlerin aktivitesini yükselterek, yumurta zarının parçalanmasına imkân sağlamaktadır. İktidarsızlığa karşı adeta mucize çözüm keçiboynuzudur. Keçiboynuzu kürünün etkisini viagrayla mukayese etmek mümkün değildir. Keçiboynuzu kürü, iktidarsızlık için viagranın bir gecelik getirdiği çözüme karşı bir defalık veya bir gecelik çözüm getirmemektedir. Aksine, iktidarsızlığı tedavi ederek uzun bir zaman dilimi içerisinde kalıcı çözüm getirmektedir. Dönem dönem uygulanacak kürle de iktidarsızlığı ortadan kaldırabilmektedir. Bu kür İktidarsızlık çeken erkeklerin hiç çekinmeden kullanabilecekleri bir kürdür. Herhangi bir yan tesiri olmayan bu uygulama, iktidarsızlık şikâyetleri olan erkekler için ideal bir yardımcıdır. Viagranın belirtilen yan tesirlerinin hiçbiri keçiboynuzu küründe yoktur. Keçiboynuzu kürü uygulanırken, iktidarsızlığa karşı etken olan etkin maddelerinin önce vücutta depolanmaları gerekir. Bu etkin maddeler vücutta ancak belirli bir seviyeye ulaştıktan sonra hücre içindeki transformasyon mekanizmasını harekete geçirerek uyararak etkilerini göstermeye başlarlar. Hücre içinde etkinliğini aktifliğini kaybetmiş olan bazı enzimleri aktive ederek şikâyetlerin ortadan kalkmasına neden olurlar. Etkin maddelerin, vücudumuzda depolandıktan sonra etkilerini göstermeye başlamaları hemen hemen bütün bitkisel kürler için geçerlidir. Kürün uygulanması esnasında etkin maddelerin önce vücudumuzda depolanması gerektiğinden genel olarak tüm bitkisel kürlerin sonuca ulaşması etki edebilmesi zaman almaktadır. Bu nedenle bitkisel kürleri uygularken sabırlı olmak gerekir. Bu kürü uygulamak isteyen şeker hastalarının önce hekimlerine danışmaları gerekir. Çünkü keçiboynuzu fazla miktarda şeker içermektedir. Yaklaşık ppm fruktoz, ppm glikoz ppm sakaroz içerir. Diğer bir ifadeyle eğer 100 gram keçiboynuzu tüketilirse yaklaşık 8,5 g fruktoz, 9,5 g glikoz ve 21,5 g sakarozu vücudumuza almış oluruz. Bu kürü uzun müddet uygulayanların göz ardı etmemeleri gereken bir nokta da, bir miktar kilo aldırmasıdır. Değerli okuyucu, aşağıdaki uygulama şekillerinden herhangi birine göre keçiboynuzu kürünü uygulamaya karar verirseniz ya da keçiboynuzunu çiğneyerek tüketirseniz kan şekerinizin yükselmeyeceğini biliniz. Şeker hastalarının birçoğu keçiboynuzunun kan şekerlerini yükselteceğini düşünürler, halbuki bu yanlış bir düşüncedir. Kan şekerini yükselten keçiboynuzunun pekmezidir. Bu nedenle şeker hastalarının keçiboynuzu pekmezini tüketirken dikkatli olmaları ve hekimlerine danışmaları gerekir. Tekrar belirtmekte fayda görüyorum, aşağıda belirtmiş olduğum uygulama şekillerine göre, haşlanmış keçiboynuzu suyu şeker hastalarının kan şekerini yükseltmemektedir. Çok sık karşılaştığım bir soru da şudur Keçiboynuzu fruktoz, glikoz ve sakaroz gibi şeker çeşitlerini bol miktarda içerdiği halde, çiğ olarak tüketildiğinde veya haşlama suyu içildiğinde nasıl oluyor da kan şekerini yükseltmiyor? Bu sorunun cevabı, keçiboynuzunun aynı zamanda şeker dengeleyici etkin maddelere sahip olmasında yatmaktadır. Keçiboynuzu pekmezi hazırlanırken şeker dengeleyici etkin maddeler büyük bir oranda yok olduğundan pekmez kan şekerini yükseltmektedir. Birçok kimse, pekmezinde de aynı şifa gücü vardır diyerek keçiboynuzu kürlerini pekmeziyle yapmaktadırlar. Bu düşünce doğru değildir. Keçiboynuzu pekmezi belirtmiş olduğum rahatsızlıklara karşı en fazla %20 oranında etkilidir. Yeri gelmişken önemli bir noktayı açıklamakta fayda görüyorum. Keçiboynuzunu kesinlikle on dakikadan fazla haşlamayınız. On dakikanın üzerindeki haşlama süresinde kan şekerini yükseltme riski başlamaktadır. Aşağıda vermiş olduğum uygulama şekillerinde haşlama süreleri, uygulanacak olan küre göre üç ile sekiz dakika arasında değişmektedir. Dikkat edilecek olursa, keçiboynuzuyla ilgili olarak belirtmiş olduğum hiçbir kürde sekiz dakikanın üzerinde haşlama süresi yoktur. İyi huylu prostat büyümesi benigne prostate hyperplazy şikâyeti olanların zaman zaman keçiboynuzunu çiğ olarak tüketmeleri çok faydalıdır. Çünkü keçiboynuzu, iyi huylu prostat büyümesine neden olduğu bilinen 5-alpha-reductase enziminin aktivitesini düşüren inhibe eden beş tane etkin maddeye sahiptir. Bu etkin maddelerden en önemli iki tanesi palmitic acid ve stearic aciddir. 5-alpha-reductase enziminin aktivitesi ne kadar yüksekse iyi huylu prostat büyümesi benigne prostate hyperplazy o kadar hızlı gelişir. Prostatın büyümesi bir takım şikâyetleri de beraberinde getirmektedir. İyi huylu prostat büyümesinin neden olduğu şikâyetlerin başında idrar yapma zorluğu, idrar kesesini tam boşaltamama, sık sık idrara çıkma isteği, geceleri birden fazla idrara kalkma ve idrar yaparken çatallanma veya fıskiye şeklinde gelir. Değerli okuyucu, kitapta belirtilen tüm uygulamaları size önerildiği şekilde hazırlayınız ve uygulayınız. Uygulama sürelerine ve miktarlarına uyunuz. Tabiat ana bir denge, nizam ve kural üzerine kuruludur ve belirli kurallara göre çalışmaktadır. İnsan da tabiat ananın bir parçası olduğuna göre insan vücudu da aynı şekilde belirli dengeler çerçevesinde çalışmaktadır. Örneğin, demir. Demir, insan vücudu için hayati önem taşıyan bir maddedir. Demirin eksikliği de, fazlalığı da insan vücudu için zararlıdır. Bazı insanlar vitaminlerin çok faydalı olduklarına inandıklarından vitamin haplarını fazla fazla kullanırlar. Çünkü fazlasının insan vücuduna zarar vermediğini zannederler. Unutmayınız ki, vitaminlerin eksikliği sağlığımız açısından hayati önem taşırken, fazlası da vücudumuza zarar verir. Aynı şekilde size önerilen bitkileri de belirtildikleri şekilde kullanmak gerekir. Daha çabuk sağlığıma kavuşurum düşüncesiyle fazla kullanmak yanlıştır. Doğru olan, hastalığın ve şikâyetlerin durumuna göre önerilen kürü dönem dönem tekrar etmektir Değerli okuyucu, keçiboynuzunun değirmende öğütülerek un haline getirilmiş ve hazır paketlenmiş şeklini bulmak mümkündür. Keçiboynuzunun pekmezi de satılmaktadır. Her ikisi de kitabımda bahsettiğim kürler için uygun değildir. Çünkü öğütülme un haline getirme esnasında havayla temas eden bir ok etkin madde oksitlenerek veya havanın oksijeniyle reaksiyona girerek tedavi edici özelliğini kaybetmektedir. Keçiboynuzu pekmezinin de aynı derecede etkili olabilmesi için üretimi esnasında uygulanması gerekli bazı kurallar vardır. Bu kurallar yerine getirildiği ve önlemler alındığı takdirde keçiboynuzu pekmezi de aynı amaçla kullanılabilir hale getirilebilir. Ancak, piyasada mevcut hiçbir marka henüz amaca uygun üretim yapamamaktadır. Keçiboynuzu pekmezi yapılırken uzun müddet kaynatıldığı için, içerdiği birçok etkin madde özelliğini kaybetmekte veya şifa veren gücü önemli ölçüde zayıflamaktadır. Bu nedenle, kitabımda bahsettiğim keçiboynuzu kürlerinden başarılı sonuç alabilmek için onun tabii halini kullanmak gerekir. Aktarlarda bu amaçla tabii haldeki keçiboynuzunu bulmak mümkündür. Hem daha ucuz hem de çok daha etkilidir. Aktarlardan keçiboynuzunu alırken dikkat etmeniz gereken nokta kırılmamış, ezilmemiş ve parçalanmamış olmalarıdır. Kısaca, satın alacağınız keçiboynuzlarının bütün halinde olmasına özen gösteriniz. Kür amaçlı kullanılacak keçiboynuzunun pekmezi veya çiğ olarak tüketilmesi uygun değildir. Ancak, şikâyetiniz kabızlık veya ishalse bu durumda çiğ olarak tüketilmesi gerekir. Söz kabızlıktan açılmışken, ayva çiğ olarak tüketildiği takdirde kabızlığı tetikleyen bir meyvedir. Eğer, pazardan aldığınız ayva çok sertse, onu kabızlığa karşı kullanabilirsiniz. Yarım litre kaynamakta olan suyun içerisine orta büyüklükteki ayvayı kabuklarını soymadan ortadan en az dörde bölerek atınız. Kaynayan suyun içerisine atmadan çekirdeklerini mutlaka çıkartınız ve hafif ateşte sadece dört dakika haşlayınız. Ilımaya bırakınız. Ilık olarak suyunu içiniz. Arzu edilirse pişmiş ayva parçalarını da tüketebilirsiniz. Hem çiğnemesi kolaydır, hem bağırsak florasını düzenleyicidir, hem de sindirime yardımcıdır. Bu amaçla halk arasında "ekmek ayvası " olarak bilinen cinsini kullanmayınız. Bu özellik sert ayvada vardır. Akciğer kanseri ve keçiboynuzu Değerli okuyucu, akciğer kanseri hastalarında radyoterapiye bağlı fibroz doku oluşabilmektedir. Fibrotik dokunun oluşması neticesinde ödem oluşabilmekte ve bu durum hastanın yaşam kalitesini oldukça zorlaştırmaktadır. Fibroz doku oluşumu aynı zamanda öksürüğü de tetikleyerek hastanın şiddetli öksürük krizleri yaşamasına neden olabilmektedir. Ayrıca, fibroz dokunun oluştuğu bölgede sekresyon vücut sıvısının salgılanması artışı olduğundan öksürükle beraber sarı renkli sekret sıvı da dışarı atılmaktadır. Genel olarak, akciğerde oluşan ödemi uzaklaştırmada keçiboynuzu kürü mükemmel bir 1 Genel nefes darlığı, alerjik nefes darlığı ve soğuk alerjisi durumunda Orta büyüklükteki keçiboynuzundan 6-7 tanesini önce soğuk su altında yıkayınız. Daha sonra bunları küçük küçük 3-4 cm uzunluğunda kırarak, kaynamakta olan yarım litreye yakın suyun içine atınız. Hafif ateşte 7-8 dakika kaynatınız. Soğuduktan sonra süzerek suyunu cam şişeye doldurunuz. Buzdolabında en fazla üç gün beklete- bilirsiniz. Hergün sabah kahvaltısı arasında ve akşam yemeğinden önce bir çay bardağı içilir. Yaklaşık yarım litre olarak hazırladığınız keçiboynuzu suyu üç gün buzdolabında bozulmadan korunabilir. Her üç günde bir, taze olarak hazırlamanız gerekecektir. Hiç ara vermeden 20 gün uygulayınız. Yirmi gün tamamlandıktan sonra aynı şekilde hiç ara vermeden 15 gün devam ediniz. Onbeş günlük kürü uygularken bir çay bardağı içerisine bir küçük çay kaşığı bal ilave edip karıştırınız, sabah kahvaltınız arasında ve akşam yemeğinden önce birer çay bardağı içiniz. Keçiboynuzu kürünü uygularken sabah kahvaltınızda ayrıca bal tüketmeyiniz. Dikkat 5 ile 12 yaş arasındaki çocuklarda nefes darlığı veya alerjiye bağlı nefes darlığı söz konusu ise, bu taktirde uygulama 1' e göre sadece bir çay bardağı sabah kahvaltısı arasında içilecektir. Akşam yemeklerinde içilmeyecektir Dikkat Bu kürü uygularken kahvaltıda ayrıca bal tüketmeyiniz. Daha güçlü olur diye bir çay kaşığından daha fazla bal ilave etmeyiniz. Kür 2 Akciğer kanserini önleyici olarak Kür 1 den en önemli farkı ve dikkat edilmesi gereken nokta kaynama süresidir. Soğuk su altında 6-7 adet keçiboynuzunu yıkadıktan sonra 600-650 ml yarım litreden biraz fazla kaynamakta olan suyun içine kırarak atınız. 3-4 dakika hafif ateşte ağzı kapalı olarak kaynadıktan sonra 20 dakika soğumaya bırakınız. Yirmi dakika sonra harnup parçalarını temiz bir kaşık ile kabın içerisinden çıkartınız. Soğuduktan sonra temiz bir kaba suyunu alınız. Her ay 4 gün, sabah ve akşam birer çay bardağı içilir. Kür 3 Hareketli sperm sayısını ve kalitesini artırıcı ve de erkeklerdeki iktidarsızlığa karşı Kaynamakta olan yaklaşık yarım litre suya 6-7 adet keçiboynuzunu küçük küçük kırarak atınız. Ağzı kapalı olarak hafif ateşte 3 dakika kaynatınız. Kaynama süresi tamamlandıktan sonra ocağın altını kapatınız ve 20 dakika dinlendiriniz. Dinlenme süresi tamamlandıktan sonra kaşıkla keçiboynuzu parçalarını çıkartınız. Soğuduktan sonra yarısını sabah aç karna, diğer yarısınıda akşam yatağa giderken içiniz. Bu uygulamaya bir hafta boyunca hergün devam ediniz. Birinci haftadan sonra 3 ay boyunca hazırlayacağınız kürün ölçülerini yarıya düşürerek hazırlayınız ve hergün akşam yatağa giderken bir su bardağı içiniz. Daha sonraki aylarda zaman zaman uygulayınız. Kür 4 Akciğer ödemine karşı Kaynamakta olan yaklaşık yarım litre suya 6-7 adet keçiboynuzunu küçük küçük kırarak atınız. Ağzı kapalı olarak hafif ateşte 6 dakika kaynatınız. Kaynama süresi tamamlandıktan sonra ocağın altını kapatınız ve 15 dakika dinlendiriniz. Dinlenme süresi tamamlandıktan sonra kaşıkla keçiboynuzu parçalarını çıkartınız. Soğuduktan sonra üçte birini sabah aç karna, üçte birini öğlen aç karına, son kalan üçte birini de akşam yatağa giderken içiniz. Bu uygulamaya bir hafta boyunca hergün devam ediniz. İkinci haftadan itibaren haftada dört gün ödem tamamen bitene kadar kür uygulamaya devam Hekiminizin verdiği ilaçlar varsa mutlaka kullanınız. Buradaki uygulamayı bir destekleyici olarak kullanınız. Öncelikle, bilmeniz gereken kullanacağınız bitkiye karşı alerjinizin olup olmadığıdır. Bu konuda hekiminizin görüşünü alınız. Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikâyetiniz ne olursa olsun, burada ki bilgilerle kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız.
6 Nisan 2014 Alerjensiz Tarifler, Alternatif Tarifler, Tatlılar, Yemek Tarifleri 3,131 Görünümler Düzenleme Asya kakao ve süt alerjisini yoğun yaşadığı dönemde çikolata krizlerini bu tariflerle aştım. Kakao ve sütle yapılan çikolatanın tadını zaten bilmediğinden o zaman çok iyi geliyordu. Şimdilerde ise kandırmak zor olsa da ara ara yine yapıyorum. O zamanlar bunu yapmayı başardığımda deliler gibi sevinmiştim. Neden o kadar sevindin derseniz, özellikle bir dönem sürekli “çuçutata” diye ağlıyordu. Belki alerjisi olmasa ve arada yiyebiliyor olsa “hayır” demek daha kolay olurdu ama o zamanki şartlarda vermek imkansızdı ve hayır demek çok zor geliyordu. Aslında en çok istediği şeyi veremediğim için üzülüyordum 🙁 Bu çikolata tarifinde hiçbir koruyucu katkı maddesi yok. Bence alerjisi olsun olmasın herkes çocuğuna gerektiğinde bu çikolatalardan yedirmeli. Zararsız olduğu gibi keçiboynuzu unu ile yapıldığında faydası da var üstelik. Ben alerji nedeniyle kakao yerine “keçiboynuzu tozu” kullanıyorum bu tarifte ve daha önce keçiboynuzunun faydalarını yazmıştım. Dilerseniz okuyabilirsiniz. Alerjisi olmayanlarsa kakao ile deneyebilir tarifi… Dikkat Tariflerde yer alan malzemeler kişisel olarak alerjimize uygundur. Eğer sizin alerjinizi tektikleyecek bir besin ya da besin hakkında tereddütünüz varsa kullanmayınız. Kakao yağı kullanabilip kullanamayacağınız konusunda lütfen doktorunuza danışınız. Kullandığım kakao yağını Amcam araştırmıştı. Dediğine göre “Kakao yağı kakao ve sütten kimyasal ve fiziksel özellikleri bakımından farklı. Alerji üzerine olan bazı yabancı makalelerde kullanılabileceği belirtiliyor.” Bu nedenle denedim ve Asya’da her hangi bir sıkıntı yaşmadık. Tabi kakao yağını kullanma amacım sert çikolata yapmak. Eğer bunu da kullanmak istemezseniz tereyağ ile sürülebilir bir çikolata yapabilirsiniz. Şimdi hem keçiboynuzu tozu ile sert ve sürülebilir çikolata yapmanın, hem de keçi tereyağ ile sürülebilir çikolata yapmanın tarifini vereceğim. Asya’yı bir dönem çok mutlu eden ve beni büyük bir sorundan kurtaran bu tarif umarım birilerinin işine yarar. Asya “Anne nefiş” diyerek yiyordu 🙂 SERT ÇİKOLATA 100- 150 gr kakao yağını benmari usülü eritin. Üzerine 1 çay bardağından biraz az 75 gr pudra şekerini ekleyin. Bitter çikolata için 4 çorba kaşığı, normal çikolata içinse 2 çorba kaşığı keçiboynuzu tozunu karışıma ekleyin. Ve hızlıca çırpın. Eğer ocakta erittiyseniz bu aşamada kapatın kakao yağının yanmaması gerekiyor. Kakao alerjisi olmayanlar keçiboynuzu unu yerine kakao kullanabilirler. Karışımı sürekli çırpın ki hiç pütür kalmasın. Keçiboynuzunun tadını kırmak için dilerseniz bir çorba kaşığı bal ekleyerek tekrar çırpın.Ben çogunlukla balı alerjik reaksyon göstermesinden korktuğum için sert çikolatada kullanmıyorum. Bu aşamada çikolata hafif kıvamlanacak. Varsa çikolata kalıbına ya da istediğiniz kalınlığa uygun, buz dolabına koyabileceğiniz, düz ve yayvan bir kabın içine karışımı boşaltın. Üzerine isterseniz hindistan cevizi, tarçın, badem, ceviz yada dilediğiniz kuruyemişi ekleyebilirsiniz. Karışımı buz dolabında dondurun. Kısa sürede buzdolabında donuyor ve dışarıda da erimiyor. Eğer bu tarifle SÜRÜLEBİLİR ÇİKOLATA yapmak isterseniz. Bal ile beraber az miktarda süt ekleyin ve karıştırın. Dolapta soğuttuktan sonra sürülebilir kıvama gelecektir. Sert çikolata yaptıysanız, buzdolabında veya cam kavanoz içinde oda sıcaklığında muhafaza edebilirsiniz. Kakao yağı 30 derece sıcaklığa kadar erimeme özelliğine sahip. KEÇİ TEREYAĞLI SÜRÜLEBİLİR ÇİKOLATA 1 çorba kaşığı keçi tereyağı. 6 çorba kaşığı keçiboynuzu tozu. 6 çorba kaşığı süt. damak tadınıza göre pekmez yada bal bir yemek kaşığı toz şeker yerine, bir çeyrek yemek kaşığı pekmez kullanmak gerekiyor. dilerseniz vanilya ekleyebilirsiniz. Tüm malzemeleri kısık ateşte sürekli çırparak pişirin. Tereyağının tamamen erimesi yeterli. Yağ ve diğer malzemeler kesinlikle yanmasın. Eğer tatlandırıcı olarak pekmez kullandıysanız sıcakken tadı çok hoş olmayacaktır. Soğuduktan sonra bakmanızı tavsiye ederim. Afiyet Olsun Benzer tarifler Kontrol Et Magnolya Tarifi Bu tarifle o kadar iddialıyım ki; “Çok magnolya yedim ama böylesini yemedim.” diyeceksiniz. Benim gibi …
Haberler Sağlık Keçiboynuzu Tozu Faydaları Neler? Keçiboynuzu Tozu Nerede Kullanılır ve Neye İyi Gelir? ABONE OL - 1042 Güncelleme - 1042 Keçiboynuzu tozu, doğanın sunduğu şifalı besinlerden biridir. Bu yüzden kişiler tarafından keçiboynuzu tozunun faydaları sıklıkla araştırılmaktadır. Keçiboynuzu tozu faydası İbrahim Saraçoğlu tarafından da önerilen bir besin olduğu için kullanımında bir sakınca görülmemektedir. Keçiboynuzu tozu faydaları... Şifalı yiyecekler, kişiler tarafından sıkça tüketilir. İnsan sağlığına sayısız faydası olduğu bilinen bu besinlerden biri de keçiboynuzu tozudur. İşte merak edilen keçiboynuzu tozu neye iyi gelir? sorusunun detayları… Keçiboynuzu Tozu Faydaları Keçiboynuzu tozu faydaları saymakla bitmez. Besin değeri oldukça yüksek olan bu şifalı besinin faydaları şunlardır Protein, magnezyum, çinko, fosfor E, D, A ve B vitaminlerini taşır. Sindirim sisteminin düzenli bir şekilde çalışmasına yardımcı olur. Mideyi kuvvetlendirir. Hazımsızlığa iyi gelir. Kolesterolü düşürme özelliği bulunur. İçerdiği vitaminler sayesinde kış aylarında tüketildiğinde soğuk algınlıklarına iyi gelir. Kalsiyum oranı çok yüksektir. Bu yüzden kemiklerin güçlenmesine katkı sağlar. Kemik erimesini engellemeye destek olur. Doğal şeker olduğu için şeker hastaları tarafından rahatlıkla kullanılabilir. Bağırsak ve karaciğer rahatsızlıklarına iyi gelir. İshali durdurma etkisini sahiptir. İçerdiği protein ve mineraller ile enerji verici bir etkiye sahiptir. İştah problemi yaşayanlar tarafından kullanıldığında iştah açar. Kansızlığa iyi gelir. Keçiboynuzu tozu cinsellik açısından katkı sağlar mı sorusu da sık sorulan sorulardan biridir. Keçiboynuzu enerji verir ve afrodizyak etkisi vardır. Bu yüzden de cinsel isteği arttırır. Antioksidan özelliği vardır. Bu yüzden gerginlikleri yatıştırır. Keçiboynuzu Tozu Boy Uzatır Mı? Keçiboynuzu tozunun kullanımı insan sağlığında ve vücudunda pek çok olumlu etkiye sahiptir. Keçiboynuzu tozu içinde bulunan vitaminler, magnezyum, fosfor ve demir ile tam bir şifa deposudur. Bu yüzden çocuklarda doğru tüketim ile boy uzatıp uzatmayacağı merak konusudur. Keçiboynuzu tozu çocuklarda gönül rahatlığı ile kullanılabilir. Özellikle süt ve yoğurt gibi çocukların tüketmekten keyif aldığı sıvı gıdalar ile kullanmanız, büyüme çağında boy uzama sürecini olumlu destekleyecektir. Keçiboynuzu Tozu Nerelerde Kullanılır? Keçiboynuzu tozunun kullanım alanları da kişiler tarafından merak edilen konular arasında yer alır. Keçiboynuzu tozunun temini kolaylıkla yapılabilir. Aktar ya da marketlerde satılan keçiboynuzu tozunun kullanım alanı da oldukça geniştir. Mutfakta özellikle hamur işlerinde kullanılan keçiboynuzu tozu içeceklerde de kullanılabilir. Tatlı yapısı ile keçiboynuzu tozu çocuklar için süt içine katılarak kullanabilir. Bunun yanı sıra yoğurtları da keçiboynuzu tozu ile tatlandırabilirsiniz. Keçiboynuzu tozu kek, bisküvi, pankek ve kurabiyelerde de sıklıkla kullanılan bir üründür. Özellikle rafine şeker kullanmak istemeyen, diyabet hastası kişiler ve diyet yapan kişiler de bu ürünlerinde şeker yerine keçiboynuzu tozunu kullanabilir. Keçiboynuzu enerji verici macunlarda da kullanılır. Keçiboynuzu tozu ile yapılan enerji verici macunlar afrodizyak etkisi de taşıdığı için cinsel gücü arttırıcı gıdalar olarak tüketilmektedir. Keçiboynuzu Tozu Neye İyi Gelir? Keçiboynuzu tozu, insan sağlığında farklı şekillerde fayda sağlar. İçeriğindeki maddeler ile bu besin iştah açar ve kansızlığı ortadan kaldırır. Bunun yanı sıra cinsel isteği arttırır. Sindirim sistemi için dost olan bu besin mide problemlerine de iyi gelir. Keçiboynuzu tozu aynı zamanda bağırsak sorunlarına iyi gelen bir besindir. Bu besin çocuklarda düzenli tüketildiğinde ise boy uzamasına ve kilo almalarına yardımcı olur. Bu yüzden gelişim çağındaki çocuklar için süt ya da yoğurt ile tüketilmesi uzmanlar tarafından da önerilmektedir.
EğitimKeçiboynuzu Tozu Nasıl Kullanılır? Keçiboynuzu Tozu Nasıl Tüketilir?İnsan sağlığına faydalı olan ürünlerden biri de keçiboynuzu tozudur. Keçiboynuzu tozunu duyan bireyler nasıl tüketeceği konusunda birçok araştırma yapabiliyor. Keçiboynuzu tozunun nasıl tüketileceği internet üzerinde araştırılan önemli bilgilerden biridir. Keçiboynuzu tozu nasıl kullanılır? Keçiboynuzu tozu nasıl tüketilir? Konusuyla ilgili sizlere keçiboynuzu kullanımı hakkında bilgiler - 1437 Son Güncellenme - 1437 Güncelleme - 1437Keçiboynuzu tozu sağlığa faydalı olan bir üründür. Çeşitli aromalarla birleştirilerek tüketilen ürünlerden biridir. Kişiler herhangi bir aroma içerisine ekleyerek tüketebilir. Keçiboynuzu Tozu Nasıl Kullanılır? Sağlığa faydalı olan ürünler, kişilerin araştırdığı ürünlerdir. Pek çok insanın kullandığı ürünlerden biri de keçiboynuzu tozudur. Keçiboynuzu tozunun faydaları kişiler tarafından bilinmiyor. Kişiler faydalarını araştırarak, daha detaylı bilgilere ulaşmak istiyor. Keçiboynuzu tozunu kullanmak isteyenler, tüketme konusunda bilgi sahibi olmak istiyor. Keçiboynuzu tozu farklı şekillerde tüketilebilir. Hamur işlerine kullanılan ürünlerden biridir. Hastalıkların tedavisinde kullanılan keçiboynuzu tozu, kuru olarak suyla da tüketilebilir. Kişiler kendilerine uygun tüketme şekilleri belirleyerek tüketim yapabilir. Keçiboynuzu tozu her şekilde tüketilebilen ve sağlıklı olan bir üründür. Bireyler kendilerine göre farklı aromalarla birleştirerek, güzel bir tat oluşturabilir. Hazırlanacak olan karışım içerisinde keçiboynuzu tozu olması yeterli olacaktır. Keçiboynuzu tozu tek başına da kişilerce tüketilebilir. Direkt olarak suyla tüketilmesi mümkündür. Keçiboynuzu Tozu Nasıl Tüketilir? Keçiboynuzu tozunun nasıl tüketileceğiyle ilgili araştırmalar yapılabiliyor. Arama motorlarında keçiboynuzu tozuyla ilgili birçok arama bulunuyor. Keçiboynuzu tozu hastalıkların tedavisinde tercih edilen ürünlerden biridir. Keçiboynuzu tozunun özel bazı özellikleri bulunuyor. Çikolata ve kakao kullanılan tüm ürünlerde keçiboynuzu tozu kullanılıyor. Tatlandırıcı bir etkisi olması nedeniyle, tatlılarda da yaygın olarak kullanılan bir üründür. Bireyler evde yaptığı tatlıların içerisine de keçiboynuzu tozu ekleyebilir. Keçiboynuzu tozu bazı kişiler tarafından direkt olarak suyla da tüketiliyor. Bireyler ister hamur işlerine, ister tatlılarına keçiboynuzu tozu ekleyerek tüketim yapabilir.
2 yumurta ile şekeri beyazlaşana kadar çırpın. İçine keçiboynuzu tozunu, keçiboynuzu özünü, zeytinyağını, vanilya, kabartma tozu ve cevizi ekleyin. Yeniden çırpın. Daha sonra birer birer, 2 bardak kaynar suyu ekleyin ve yeniden çırpın. En son unu ekleyin. Kek kalıbına boşaltın. 170 derece fırında 35-40 dakika fırından çıkarmadan önce bir bıçak ile pişip pişmediğini kontrol edin. Hamur keke soktuğunuz bıçağa yapışmamalı. Çıkınca yaklaşık 15 dakika keki dışarıda bekletin. Derin bir kaba alın. Üzerine keçiboynuzu özü içeren sıcak suyu bir kaşık yardımı ile kekin üzerinde gezdirerek yavaşça emdirin. Biraz sos kabın dibinde kalabilir. Kek bunu zamanla emecektir. Keki ıslak ve sıcakken üzerini örterek buzdolabına koyun. En az 12 saat bekletin. Keserek servis yapın.
keçiboynuzu tozu ile yapılan tarifler