🏀 Karşı Cinsle Konuşurken Akıntı Gelmesi

Derideyarılma ve akıntı meydana gelmesi ve önlem alınmaması durumunda geri dönüşü olmayan kemik büyümeleri, kronikleşen bir rahatsızlık ve estetik olmayan bir görüntü meydana gelir. Eklemlerin hareketlerinde zorlaşma, deri yüzeyi altında biriken iltihap dolayısı ile yüzeyde kızarma, ateş, titreme gibi belirtileri vardır. Midye yetiştiriciliği yöntemi ve bölgesi seçilirken tuzluluk, pH, yıllık su sıcaklığı değişimleri gibi parametrelerin iyi bilinmesi gerekmektedir. Optimum büyüme için 9-7 pH, % 0.20 tuzluluk ve 14 °C su sıcaklığı uygun bir koşul olup daha yüksek sıcaklık ve tuzluluklarda da büyüme devam eder fakat yavaşlar. % 0.40 Cinsel temastan yaklaşık 1 hafta 10 gün sonra belirtiler görülmeye başlar. Erkeklerde daha sık belirti verir ve belirtileri, penisten akıntı gelmesi ve yanmadır. Tedavisi oldukça basittir, herhangi bir şüphe veya belirtilerin var ise bir üroloji uzmanına başvurarak tedavi olabilirsiniz. a- Guslü gerektiren iki şeydir. Biri, kişinin eşiyle cinsel ilişki kurmasıdır. İkincisi de cinsel organdan MENİ gelmesidir. b- Cinsel organdan bir MENİ bir de MEZİ gelir. Genelde meni, cinsel duyguların kabardığı veya elle sürtme, sürtünme ve aşırı tefekkür durumlarında gelir. Bunun dışında, bel soğukluğu, yük ByDr. Alper Mumcu Jinekoloji. Vajina nasıl temizlenir, vajinal temizlik nasıl olmalıdır sorusunun aslında tek bir cevabı vardır: Temizlenmez. Cinsel bölgeniz ile ilgili yapılmasi gereken tek şey vulva adı verilen dış bölgelerin sadece su ya da vücut şampuanı ile nazikce yıkanmasıdır. Bu yıkama esnasında çok fazla Gidiyorsun dostum. Mevcudiyetine karıştırdığın kadını bıraktın gidiyorsun. Bir kukla arkasından, geçici maddi bir ihtiras arkasından gidiyorsun. Ve giderken be Oruçluykenpenis kalkmasının ardından akıntı olursa oruç bozulur mu ? bakirerkek1453ve1905. Xper 1. Bazen dışarda oluyorum ister istemez karşı cins tarafından tahrik oluyorum . Ya da tv izlerken denk geliyor cinsel içerikli şeyler Sanki bazen akıntı oluyormuş gibi oluyor bana eğer olupta bozuluyorsa ben hiç oruç 10- “MEME BAŞINDA AKINTI VAR KANSERE YAKALANDIM”. Yanlış. Akıntı iki memeden, çok kanaldan gelmesi, süte benziyor olması meme kanseri dışındaki nedenlerle olabileceğini gösterir Anneden geçen östrojenlerin çekilmesine bağlı olarak doğumdan sonraki ilk haftalarda bebeklerde akıntı olabiliyor. Daha çok bebeklerde sümüksü akıntı şeklinde görülen bu durum son derece normal. Doğumdan sonraki ilk haftalarda kimi zaman az miktarda kanama da meydana gelebiliyor. Bebek vajinasında beyaz akıntı da kanama da Buakıntı mezi veya zevk suyu, heyecan suyu dediğimiz akıntıdır. Normal fizyolojik bir akıntı olup bir hastalığı göstermez. Bu salgıyı kesmenin çaresi ve ilacı, tedavisi yoktur. Çünkü normal fizyolojik akıntıdır. Karşı cinsle yakın temas, hatta düşünme sonucu bile olur. Aynı güzel bir yemeğin görülmesi veya Buhayırlı işinde kendisine ve ailesine bolluk ve zenginlik geçireceği anlamına gelmektedir. Rüyada akıntı görmek ne anlama gelir: Rüya sahibinin yapacağı yatırımlardan, akıntı hızı kadar birikim elde edebileceği anlamına gelmektedir. Eğer rüya sahibi bir kişi ile ortak yatırım yaparsa iki tarafında çok mal Bazı karşı cinsle sohbet ederken "ne konuşacağız?" diye düşünmeden yağ gibi akıyor muhabbet. Ama bazı kişilerle 1-2 dakika sonrası sessizlik oluyor ve "ne konuşacağım" stresine giriyorum, konuşacak bir şey bulamıyorum. Yani günün nasıl geçtiden, akşam ne yemeği yedinden öteye geçemiyorum. 9wZaF. Testislerimdeki Şişliklerin Sebebi Ne Olabilir? İyi günler hocam, ben 21 yaşındayım. 15 yaşındayken gece sol tarafımda dayanılmaz bir ağrı oldu, sol testisim şişti. Doktora gittik, böbreğin şişmiş, iltihaplanma var dedi. 2 ay boyunca sert ve şişik şekilde kaldı. Sonra 10 gün içinde küçülüp yok oldu. Sağ tarafta ise kalın damarlar şeklinde şişkinlikler oluyor. Cinsel fonksiyonlarımda herhangi bir problem yok. Hastalığım ne olabilir? Yardımcı olun lütfen, şimdiden teşekkürler. İlişki Sırasında Kan Gelmedi. Sebebi Ne Olabilir? Merhaba, benim problemim cinsel ilişkiye girmeme rağmen kan gelmedi. Kızlık zarımın bozulup bozulmadığını merak ediyorum. Ayrıca ilişki sırasında kasıklarımda ağrı olmakta. Bu iki sorunun cevabını alabilir miyim? Teşekkürler. Başka Biriyle Birlikte Olmadığımı Nasıl İspatlarım? Merhaba, ben 4 ay önce erkek arkadaşımla ilk ilişkimi yaşadım, fakat fazla zorlamadı yani zara kadar geldiğini hissetmedim. Bu şekilde 2 kez cinsel ilişkiye girdik. Bir gün o farkında değildi ama ben hissettim, kızlık zarının yırtılıyor olduğunu anladım, çok canım yanmasına rağmen belli etmedim. Geri çekildiğinde ben ayaktaydım, yerde 2 damla kan vardı. Ben kızlık zarının bozduğunu söyledim, bana inanmamakta ısrar etti. O gün kanama 3 saat sürdü ve çok ağrılıydı. O günden sonra ilişkiye girerken hiç canım yanmadı. Şimdi hala onunla beraberiz. O olay orada kapanmadı, her aklına geldiğinde ondan önce başkasıyla olduğumu söylüyor. Yardım edin lütfen, bir ispatlama şansım olmalı. Ben ondan başkasıyla beraber olmadım. Cinsel Organım Çok Küçük. Ne Yapmalıyım? Hocam iyi günler, benim cinsel organım çok küçük. İlişkiye girdiğim bayanlar dalga geçiyor ve bu durum çok zoruma gidiyor. Lütfen yardımcı olur musunuz? Hamile Kalırsam, Bebeğe Bir Etki Olur mu? Merhaba hocam. 3 yıllık evliyim. 10 aydır korunmuyoruz. 3-4 seferdir farklı kadın doğuma gittim. 1 yıl geçtikten sonra bize başvurabilirsiniz cevabını aldım. Çok akıntım var, bunu da belirttim. Gittiğim doktorun biri akıntı için antibiyotik yazabileceğini, adetten sonra hemen başlamam gerektiğini ama bu süre içerisinde cinsel ilişki yaşamamamız gerektiğini belirtti. Hamile kalırsan bebeğin sakat olma durumu söz konusu dedi. Dün gene başka bir hastaneye gittiğimde akıntı için bana Ornidore Fort eş tedavisi, Vagihex fitil, Donaxyl fitil yazdı. Eşim içime boşalabilir mi diye sorduğumda tatmin edici bir cevap vermedi. Adetim ayın 17 sinde başladı ve yumurtlama döneminin 11. günündeyim. Eşimle cinsel ilişkiye girdik. Bu ilaçları kullanmalı mıyım, hamile kalırsam bebeğe bir etkisi olur mu? Ayrıca bugüne kadar hiç bir tahlil yapılmadı. Lütfen yardımcı olun. Herkes farklı bir şeyler söylüyor. Kime güveneceğimi şaşırdım. Penisimdeki Soyulma, Bir Hastalık Belirtisi mi? Penisimin orta bölgesinden baş boğumun altına kadar bazı bölgelerinde kabuklaşma şeklinde deride soyulma var, ayrıca yumurtaların penise yakın olan deride de aynı sorun var ve soyulmanın dışında da deride o bölgelerde hafif yumuşak kabarıklık var. 4 gün önce tanımadığım biriyle cinsel ilişkide bulundum. Bu bir hastalık belirtisi olabilir mi? Eşimin Şikayetleri İçin Ne Yapmamızı Önerirsiniz? İyi çalışmalar dileğiyle. Eşim 1982 doğumlu. 2005 yılında evlendik, sağlık problemi yoktu. Ama ara ara ağrıları oluyordu. Özel hastanelerde yaptırdığı tahliller sonucu idrar yolu iltihaplanması çıkmıştı. 2008 yılında hamile kaldı. Bu hamilelik sürecinde ağrıları daha da artmaya başlamıştı. Doktorumuz bu hamileliğin 5. ayında sonlandırılabileceğini söylemişti. Doğumun tehlikeli olacağı konusunda uyardı. Gebeliğin 8. ayında erken doğum yaptı. Bu sırada help sendromu diye bir hastalık belirtisi ortaya çıktı ve devamında böbreklerinin % 24 oranında çalıştığı söylendi. 1 hafta yoğun bakımda kaldı doğumdan sonra. Şu an bazen 3 ayda bir, bazen de ayda bir giderek tahliller yaptırmaktayız. Protein kaçağı var. Üre ve kreatinin değerleri normalin üstünde çıkıyor. Şu an diyalizlik bir durum yok ama biz bu durumda ne yapabiliriz? Çok çabuk yoruluyor ve fazla iş yapamıyor. Kafası fazla ses götürmüyor. Sizlerden yüksek bilgi ve alakanıza sığınarak, başka yapacak bir şeyimiz var mıdır? Yardımcı olmanızı rica ederim. Gebelik Testi İçin Nereye Gitmeliyim? Hamilelik testi dediğinizden pek anlamadım, yani bu konulara aklım ermiyor. Nasıl yaptırabilirim?? 1 Gün Süren Kanama İçin Ne Yapmalıyım? Merhaba, ocak ayında adet günüm 1 ay gecikti, ama hamilelik belirtilerinin bir kısmı vardı. Ortalarına doğru açık renkte kan geldi ve 1 gün sürdü. 1 ayın sonunda adet oldum, doktora gittim ve kist dolayısıyla adet düzensizliğin var dedi ve Farlutal ilacı verdi. Adetim düzene girdikten sonra Duplaston diye ilaç verdi, onu kullandım ve adet oldum. Kistimde küçülme olduğunu söyledi. tarihinde adet olmam gerekiyordu fakat olmadı. Yine aynı şekilde açık renkli kan geldi ve 1 gün sürdü. Doktorumu aradığımda, hamilelik testi yaptır eğer negatifse Farlutal ilacını kullan dedi. Fakat beni rahatsız eden, açık renkli kan gelmeden önce mide bulantılarım oluyordu. Eğer tedavi yöntemi varsa mutlaka denemek isterim. Yardımcı olursanız çok mutlu olurum. Kolay gelsin. Bez Bağlandığında Enfeksiyon Sorunu Oluşur mu? Merhaba, babamda prostat büyümesi varmış, hortum taktılar. Evde hortumun ucuna takılan kısmı çıktı, idrar gelmeye devam ediyordu. Gece bez bağladık. Sabah ta cinsel organa takılı kısım zaten duruyordu. Ben de torbayı tekrar taktım, idrar normal geliyor. Bu durumda bir sakıncası olur mu hastaya, veya gece yine bez bağladığımızda enfeksiyon sorunu oluşur mu, yani hava alması sakıncalı mıdır? Hamile Kalmak İçin Ne Yapmalıyız? Hocam merhaba, yaklaşık 4 ay korunmadık ama hamilelik yok. Ovülasyon dönemine denk getirememiş olabilir miyiz? Direk yumurtlama takibine geçebilir miyim? Saygılarımla. Hamileyken Cinsel İlişkiye Girmenin Zararı Var mıdır? Merhaba, ben 8 haftalık gebeyim. Şimdilik herşey normal görünüyor. 31 yaşındayım. Bulantılarım çok fazlaydı, doktor hap verdi, 1-2 gündür daha iyiyim. Benim sorum, eşimle cinsel ilişkiye girmem durumunda, herhangi bir sakınca olur mu? Teşekkürler, iyi çalışmalar. Sıkıntılarımı Nasıl Yenerim? İpek Hanım merhaba. Jinekolojik bir rahatsızlığım var. Ben bunu doktoruma sordum ve psikolog önerdi. Polikistik over sendorumum var, cinsel konuda isteksizlik var ve bu eşimle zaman zaman büyük sorunlara yol açıyor. Bunu nasıl yenmem gerektiğini bilmiyorum. Bir de çok titizim, çalışıyorum ama akşamları evde bir dakika durmuyorum, evime kimse gelsin istemiyorum, herşeyi kafama takıyorum. Bunları yenmem gerek ama nasıl? Yardımcı olursanız çok memnun olurum. Kanamamın Olması Normal mi? Sayın hocam, bana yapılan smear tahlilinde Cin I sonucu çıktı. Yapılan tetkikler sonucunda dondurma işlemi yapıldı. 3 ay sonra yapılan smear tetkikinde aynı sonuca ulaşılınca De Leep yapıldı. tarihinde gerçekleşti. Doktorum 2-3 hafta kanamam olabileceğini, cinsel birleşim olmaması gerektiğini aktardı. Bu önerilere uydum. tarihinde eşimle birlikte oldum. Birliktelik sonucunda kanamam geldi, açık renkli ve biraz fazlaydı. Hocam bu beni çok korkuttu, doktoruma ulaşamadım. Yaram mı açıldı, yoksa bir sorun mu var? Bu konu hakkında beni aydınlatabilir misiniz? Teşekkürler. Yaram Açılmış Olabilir mi? Sayın hocam, bana yapılan smear tahlilinde Cin I sonucu çıktı. Yapılan tetkikler sonucunda dondurma işlemi yapıldı. 3 ay sonra yapılan smear tetkikinde aynı sonuca ulaşılınca De Leep yapıldı. tarihinde gerçekleşti. Doktorum 2-3 hafta kanamam olabileceğini, cinsel birleşim olmaması gerektiğini aktardı. Bu önerilere uydum. tarihinde eşimle birlikte oldum. Birliktelik sonucunda kanamam geldi, açık renkli ve biraz fazlaydı. Hocam bu beni çok korkuttu, doktoruma ulaşamadım. Yaram mı açıldı, yoksa bir sorun mu var? Bu konu hakkında beni aydınlatabilir misiniz? Teşekkürler. Adet Dönemime Göre Tedavi Görmem Gerekir mi? Merhabalar, 9-10 aylık evliyim ve bu süre içerisinde cinsel ilişkilerde bir korunma söz konusu olmadı, halen bir gebeliğim yok. Adet dönemimi göz önüne getirdiğimde, her ay 1 gün erken, son 2 ayımda ise 3 gün erken ve sancılıydı ama seyrek kanamam oldu. Bununla ilgili bir tedavi görmem gerekiyor mu? Tsh ve Prolaktin Yüksekliği Hamileliği Engeller mi? Seval Hanım öncelikle sorularımı cevapladığınız için teşekkür ederim. Size 2 sorum daha olacak. Ameliyat olmazsam fibroadenomlar hamilelik sırasında yok olur mu, yok olmazsa bebeği emzirmeyi engeller mi? Ayrıca tahlillerimde Tsh ve Prolaktin yüksek çıkmış. Onlar hamileliği engeller mi? Bu sorunlar daha da büyük sorun haline gelir mi? Adet Günüm Geçti. Hamile miyim? Nişanlımla yaklaşık 2 ay önce cinsel ilişkiye girdik. Geçen ay adet kanamam normal şekilde oldu, 4 gün sürdü. Ama bu ay adet olmadım ve açıkçası şüpheleniyorum. Adet tarihim 2 gün geçti. Hamile olma ihtimalim var mı? Cinsel İsteksizlik İçin Nereden Yardım Alabilirim? Ben 25 yaşında bir bayanım. 4 yıllık evliyim ve cinsel isteksizlik yaşıyorum, evlendiğimden beri böyle. Bu konuda nasıl bir yardım alabilirim, nereye başvurabilirim? Cinsel isteksizlik eşimle aramda sorun yaratıyor. Cinsel İsteksizlik İçin Nereye Başvurmalıyım? Ben 25 yaşında bir bayanım. 4 yıllık evliyim ve cinsel isteksizlik yaşıyorum, evlendiğimden beri böyle. Bu konuda nasıl bir yardım alabilirim, nereye başvurabilirim? Cinsel isteksizlik eşimle aramda sorun yaratıyor. Kalp Hastasıyım. Nasıl Kilo Verebilirim? Bana 3 sene önce sronegatif artrit teşhisi kondu. 2 sene kortizon kullandım. Kortizonları kullanırken hamile kaldım. Hamileliğin 6. ayında kalp krizi geçirdim, stent takıldı. 6 tane kalp ilacı kullanıyorum, buna bağlı olarak hamilelik, kalp, artritten dolayı 33 kilo aldım, şu an kilo veremiyorum. Ankara'da hiçbir endokrinoloji doktoru bana yardımcı olamıyor, kalp hastası olduğum için ilaç vermiyorlar. Bana tedavimde yardımcı olabilir misiniz? Şu an 100 kg ağırlığındayım, insülin direncim yüksek çıkmaktadır. Genital Siğil Hakkında Bilgi Verir misiniz? Merhaba, cinsel organımda yeni farkettiğim genital siğil çıktı. Bunun nasıl bulaştığını öğrenmek istiyorum. Doktora gittim, cinsel yolla bulaştığını söylediler ama eşimde yok. Bu konuda bilgi verir misiniz? Nasıl bulaşır, yakma yöntemiyle yaktıktan sonra yeniden çıkabilir mi? Eşimden bana bulaşıp bulaşmadığını nasıl öğrenebiliriz? Eşim hangi doktora çıkmalı ve hangi testi yaptırmalı? Bir de bana normal doğum yapamayacağımı, sezeryan yapmam gerektiğini söylediler, bu doğru mu? İyi çalışmalar. Reglin Bitti Gün İlişki Girmek Hamilelik Riskini Artırır mı? Merhaba, kız arkadaşımla reglinin bittiği gün ilişkiye girdik ve içine boşalıp boşalmadığımdan emin olamadım ve hamilelik riskinden çok korkuyorum. Sizce böyle bir durum olabilir mi? Penisimde Akıntı, Ağrı Olmaya Başladı. Ne Yapmamı Önerirsiniz? Merhaba, benim hastalığım 6 yıldır sürmekte. Bir sürü test yaptırdım ama sorunun ne olduğu bir türlü bulunamadı. 6 yıl önce bir cinsel ilişkiye girdim ve daha sonra penisimde sağa sola döndüğümde akıntılar, idrar yaparken acıma, sürekli tuvalet hissi, penisimin başında ağrılar olmaya başladı. İlk yaptırdığım idrar testinde, penisimde küçük kanama olduğu tespit edildi. Diğer testlerde ise tüm doktorlar önce ilaç yazdı, daha sonra bol bol su iç dediler, fakat işe yaramadı. Ayrıca penisimde sertleşme kısa olmaya başladı. Ben çok zor durumdayım. Yardımlarınızı bekliyorum. İyi günler. Safra Kesesi Ameliyatından Sonra Gebe Kalmak İçin Ne Kadar Beklemeliyim? Merhaba, ben 1,5 yıl önce 27 haftalık ikizlerimi erken doğum yüzünden kaybettim. 4 ay önce de kapalı safra kesesi ameliyatı oldum. Şu an hamilelik düşünüyorum, ameliyat sonrası bu süre yeterli mi? Genel durumumla ilgili bir sorunum yok. Hamile Kalmam İçin Herkes Farklı Birşey Söylüyor. Ne Yapmalıyım? Merhaba Sayın hocam, 2010 3. ayda 3 aylık bir düşük, daha doğrusu bebeğimin kalbi durduğu için kürtaj oldum. 2010 9. ayda 2. hamileliğim de düşükle sonuçlandı. Doktorum 3 ay korunmam gerektiğini söyledi. 3 ay sonunda 2010 12. ayında doktor kontrolünde hamileliğe karar verdim. Bir kaç test yapıldı ve testler iyi çıktı. Sadece Rubella Igm negatif, Rubella Igg pozitif çıktı. Doktorum bana ikinci testi yaptırdı. Rubella Igg aynı çıktı ve doktor hamilelik için yüksek olduğunu söyledi. 6 ay sonra testi tekrarlayacağını söyledi. Herkes farklı birşey söylüyor. Bu konuda beni aydınlatırsanız çok sevinirim. Şimdiden çok teşekkür ederim. Hamilelik Kesesi Oluşmuş Fakat Bebek Görünmüyor. Ne Yapmalıyız? Merhaba, eşim 5 haftalık hamile. Gittiğimiz doktor, hamilelik keseciğinin oluştuğunu ama bebeği göremediğini ve dış gebelik olmadığını söyledi. Ayrıca düşük olabileceğini söyledi. Ne yapacağımızı bilmiyoruz. Bilgi verir misiniz? Adet Sonrası Eşimle Birlikte Oldum. Gebelik Riski Nedir? Merhabalar, ben adetimin bittiği ertesi günü eşimle birlikte oldum, içime boşaldı. 2 saat sonra Norlevo içtim. 12 saat sonra da diğer tableti içtim. Hamilelik riski nedir? Norlevo içtikten sonra yan etkileri kusma, ishal, bulantı olmadı. Regl olacakmış gibi karın ağrısı ve göğüslerde aşırı ağrı var. Kanama olması şart mı, olmazsa gebelik midir? Yardımlarınızı rica ediyorum. Hamilelik Boyunca Nelere Dikkat Etmeliyiz? İyi günler Seval Hanım, 2001 yılında bize tüp bebek uygulaması yapmıştınız ve 10 yaşında bir oğlumuz var. Şimdi hiç bir tedavi yapmadan eşim hamile kaldı. Bu hamilelik için farklı birşeyler yapmamıza gerek var mı? Eşim 8-10 haftalık hamile. Emedur bulantı hapı kullanmasında bir sakınca var mıdır? Şimdiden yaptıklarınıza ve yapacaklarınıza teşekkürler. Adetimin Bittiği Gün Eşimle Birlikte Oldum ve Ertesi Gün Hapı Kullandım. Hamilelik Riski Nedir? Merhabalar, ben adetimin bittiği ertesi gün eşimle birlikte oldum. İçime boşaldı ve 2 saat sonra Norlevo içtim. 12 saat sonra diğer tableti aldım. Hamilelik riski nedir? Norlevo içtikten sonra kanama olması şart mı? Adet Sonrası İlişki Sırasında Gebelik Riski Nedir? Ben adetimin bittiği gün sonrasında eşimle birlikte oldum. Fakat eşim içime boşaldı. İlişkiden 2 saat sonra Norlevo 1 tablet içtim. 12 saatten sonra da diğer tableti içtim. Çok tedirginim. Şu an gebeliğe hiç hazır değilim. Hamilelik riski ne kadardır? Lütfen yardımlarınızı rica ediyorum. İlişki Sonrası Ertesi Gün Hapı İçtim. Gebelik Riski Var mıdır? Ben adetimin bittiği gün sonrasında eşimle birlikte oldum. Fakat eşim içime boşaldı. İlişkiden 2 saat sonra Norlevo 1 tablet içtim. 12 saatten sonra da diğer tableti içtim. Çok tedirginim. Şu an gebeliğe hiç hazır değilim. Hamilelik riski ne kadardır? Lütfen yardımlarınızı rica ediyorum. Kız Arkadaşım Epilepsi Hastası. İleride Doğacak Çocukta Epilepsi Görülme Olasılığı Var mı? Merhabalar, benim sorum kız arkadaşımla ilgili olacak. Kız arkadaşım 12 yaşından beri epilepsi hastası. Hastalığı rastlantı üzerine teşhis edilmiş olup, bugüne kadar sadece 1 kere nöbet geçirmiş durumda. 2001 yılında teşhis edilen hastalığındaki ilk nöbeti 2008 yılında gerçekleşmiş. O tarihler arasında çok düzenli olmamakla birlikte ilaç tedavisinde bulunulmuş. 2006 yılından itiıbaren düzenli olarak ilaç kullanmaya başlamış. Nöbet geçirdiği dönem ise ilacını kendi isteğiyle bir ay boyunca bırakmış olup, o dönemde hem ağır bir grip, hem de regl durumundadır, yani vücut savunmasız ve güçsüzdür. O tarihten beri ilaçlarını düzenli bir şekilde kullanmakta olup, bir daha da nöbet geçirmedi. Düzenli olarak yapılan EEG çekimlerinde sonuçları hep iyi çıkmakta. Benim burada sorum, vücudu güçsüz kaldığında nöbet geçiriyorsa, ilerleyen yaşlarda da vücut yaşlanıp güçsüzleşmeye başlayacağı için bu nöbet sıklıkları artar mı? Hamilelik döneminde ilaçlarını kullanması ya da kullanmaması nasıl bir etki yapabilir? Doğum sırasında bir sorunla karşılaşılabilir mi? Doğacak çocukta epilepsi hastalığı görülme olasılığı nedir? Bu konularda bana yardımcı olabilirseniz sevinirim. Cinsel Hayatım Bitti mi? Merhaba, ben 33 yaşında bir bayanım ve son 2 senedir eşimle cinsel ilişki ihtiyacı duymuyorum. Doktoruma göre, çocuklarımla çok ilgilendiğim için eşime zaman ayıramıyormuşum. Ancak bu doğru değil, çünkü cinsel ilişki ihtiyacı duymuyorum. Eşim bu konudan doğal olarak hoşnut değil ve bana onu artık beğenmediğimi ima ediyor ve evliliğim her geçen gün kötüye gidiyor. Eşim yanlış şeyler düşünmesin diye istemeyerek te olsa onunla birlikte oluyorum. Ne yapmalıyım? Cinsel İlişkiden Korkuyorum. Ne Yapmam Gerekiyor? Yeni evliyim ve cinsel birliktelikten korkuyorum. Ne yapmam gerekiyor? Mastürbasyon Yaptığımda Kan Geliyor. Kızlık Zarıma Zarar Gelmiş Olabilir mi? Merhaba, ben adet dönemimin son zamanlarında mastürbasyon yaptığımda, adetim bitmiş olsa bile az bir kanama oluyor. Normal zamanda yaptığımızda kan gelmiyor. Daha önce cinsel ilişkiye girmedim, kızlık zarıma bir şey olmuş mudur? Eşcinselim ve Penisimde Yanma ve Akıntı Oluyor. Ne Yapabilirim? Merhaba, 25 yaşında eşcinsel bir erkeğim. Partnerim var. Ve birlikte olduğumuzdan beri problem yaşıyoruz. İlişkimizde aktif olan benim. Penisimde yanma ve akıntı bulunmakta. Bu konu ile ilgili 2 ayrı doktora gittim. Antibiyotik iğne ve ilaçlar kullandım ancak ilaçlara devam ederken geçmesine karşın, ilaçlar bittikten 2 hafta sonra tekrarlıyor. İlaçlar bittikten sonra cinsel ilişkiye giriyoruz. Ancak prezervatif kullanıyoruz. Partnerim bir erkek, acaba kendisinde de hastalık mevcut ancak hissedemiyor mu? Böyle bir şikayeti yok çünkü. Ne yapabilirim? Bu durum oldukça rahatsız ediyor. Tekrar doktora gideceğim ancak gay olduğumu söyleyemiyorum. Yardımcı olursanız sevinirim. İyi çalışmalar. Arkadaşımın Kızlığına Zarar Vermiş Olabilir miyim? Kız arkadaşımla geçen gün ön sevişme esnasında elimi cinsel organına koydum, bir ya da en fazla 2 cm içine doğru girdi parmağım. O anda ağrı, acı ya da kan gelmedi ama bana söylediğine göre eve gittiği zaman iç çamaşırında kan görmüş. Bu durum benim kafamı çok kurcaladı. Sizce kızlığına zarar vermiş olabilir miyim? Cinsel İlişki Sırasında Prezervatif Yırtıldı. Adet Olsamda Hamilelik Riski Var mı? Merhabalar, ben 19 yaşındayım. 1 hafta önce cinsel ilişki yaşadım, prezervatif yırtıldı ve erkek arkadaşım vajinamın dışına boşaldı. 24 saat sonra ertesi gün hapı aldım. Bu hafta adet olmam gerekiyor. Adet olsam da hamile olabilir miyim? Şimdi doktora gitsem belli olur mu? Migren Hastalarında Epilepsi Riski Var mıdır? Merhaba, 30 yaşındayım ve migren hastasıyım. Babam, amcam, halalarım da migren hastası. Babam 57 yaşında 2 yıl önce bayıldı ve epilepsi başlangıcı tanısı kondu. 4 yıl önce nöroloji uzmanına göründüm. Bana da migren tanısı kondu. Dideral, Cataflam ve Replax ilaçlarını önerdi. Hamilelik boyunca hiç migren şikayetim olmadı fakat son 1,5 yıldır ağrılarım şiddetli. Daha önce ağrı ensemde ve gözlerimin üstünde iken, şimdi çene eklemimden ve üst dişlerimden başlıyor. 3 gün önce 2 gün boyunca ağrı çektim, gözlerim kanlandı ve puslu görmeye başladım. Zaman zaman biriyle konuşurken, kişinin ne söylediğini bir an algılayamıyor ve anlamıyorum. Sanki duymuyorum. Aynı problem kardeşlerimde, babamda ve halalarımda da var. Bu durum beni endişelendiriyor. Ne yapmalıyım? Nişanlımın Adeti 7 Gün Gecikti. Hamilelik Riski Olabilir mi? Merhabalar hocam. Uzatmadan bir soru sormak istiyorum. Nişanlımın eline bir miktar spermim bulaştı. Bir süre sonra, sperm kuruduktan sonra falan, nişanlım vajinasını o eliyle yıkadı ve adeti şu an 7 gün gecikmiş durumda. Hocam çok çaresiziz, hamilelik riski olabilir mi? Ya da bu neden kaynaklanıyor olabilir? Stres te bir neden olabilir mi? Ne yapmamızı önerirsiniz? Cevabınızı inanın dört gözle bekliyoruz. 6-7 Aydır Adet Olmuyorum. Hamile Olabilir miyim? Merhaba, ben ilişkiye girdiğim günden beri adet göremiyorum. Neredeyse 6-7 ay oldu, karnım şişti, hamilelik gibi belirtiler var ama hamile olmadığımı zannediyorum. Testler pozitif çıkıyor ama eğer kist veya benzeri bir hastalık varsa da, testlerin pozitif çıkma ihtimali var mı? Akıntı Problemimin Sebebi Ne Olabilir? Merhaba, 30 yaşındayım. 2 düşük, 1 doğum yaptım. 1 yıl önce spiral taktırdım. Spiral taktırdığım ay akıntı problemim oldu. İlaç tedavisiyle geçti. Doğumdan önce 3 yıl boyunca böyle bir şikayetim hiç olmadı. Nisan ayında kontrole gittiğimde doktorum spiralim kaydığı için çıkarttı. 1 ay sonra akıntı şikayeti ile doktora gittim. Tüm yaz boyunca her ay regl dönemimden sonra akıntı şikayetim oldu. Doktorum Ornisid, Monodoks, Neo Pronotal fitil, Trovocart krem ve Antifungal tabletler verdi. Kullandım ve problemim geçti. Geçen ay tatile gitmeden doktoruma göründüm. Havuzdan dolayı mantar olmamak için Gynofit jel verdi. Fakat bu ay tekrar akıntı problemim var ve vajina girişi tahriş olmuş gibi. Cinsel ilişkide de acı oluyor. Sebebi ne olabilir? Cinsel Organımdaki Siğil ve Kıllar İçin Ne Yapmalıyım? Merhaba Sayın hocalarım, 20 yaşındayım. Cinsel organımın çevresinde siğil gibi kabarıklar var 4 seneye yakındır. Şimdi siğillerin üstünde kıllar çıkmaya başladı. Bunlardan nasıl kurtulabilirim? Kendi yapabileceğim bir şey var mı, yoksa hangi bölüm doktoruna başvurmam gerekiyor? Penisimdeki Kızarıklıklar İçin Ne Yapmalıyım? İyi günler hocam, yaklaşık 2 sene önce benim penisim üzerinde kızarıklık oluştu ve deri kabarıp dökülüyor. Önce ürolojiye gittim, doktor Travazol krem verdi. O geçiriyordu, fakat tekrar çıkıyor. Daha sonra başka bir üroloji doktoruna gittim, o da cildiyeye gitmemi önerdi. Buradaki doktor da egzama dedi ve Advantan, Pomat, Momecon gibi kremler kullandım, hala geçmedi. En son özel bir hastaneye gittim ve sedef dediler. Ayrıca şu zamanlarda cinsel ilişki sırasında şişme oluyor ve çok acı veriyor. Ne olur bana yardım edin. Teşekkür ediyorum. Aşılama Yapıldı Fakat, Gebelik Testi Negatif Çıktı. Tekrar Test Yaptırmalı mıyım? Merhaba, eşimin sperm sayısı azlığı sebebi ile 14 aydır doğal yol ile hamilelik sağlayamadık. tarihinde aşılama yapıldı. Doktorum 14 gün sonra beklenen adet gerçekleşmezse kanda bakılacağını söylemesine rağmen, iki gün önce kanda gebelik testi yaptırdım. Negatif çıktı 0,61. Sizce çıkan sonuç kesin midir? Yoksa adetimin gecikmesi halinde tekrar test yaptırmalı mıyım? Hafta Sonu Hamilelik Testi Yapılabilir mi? Ben hamilelikten şüpheleniyorum ve doktora gitmeye karar verdim. Fakat yarın hafta sonu, hamilelik testi yaparlar mı? Bu konuda bilgi verir misiniz? Nişanlımla İlişkiye Girdik Fakat İçime Boşalmadı. Hamile Olma Olasılığı Mümkün mü? Merhaba, nişanlımla bir süre önce birlikte olduk. Cinsel birleşme gerçekleşti. İçime boşalmadı fakat ben hamile kalmış olabilme ihtimalimi düşündükçe deliye dönüyorum. Böyle bir şey olma olasılığı nedir acaba? Kızım Yanında Yüksek Sesle Konuşulduğunda Korkuyor ve Kaçıyor. Sebebi Ne Olabilir? Merhaba, kızım 17 aylık ve yanında yüksek sesle konuşulduğunda çok korkuyor, kaçmaya başlıyor. Hamilelik dönemimde, ani seslerde karnımda tepki veriyordu. Bu onun hassaslığından mı kaynaklanıyor? Hamileyken 8 ay çalıştım ve aşırı stres altındaydım. Korkmasının sebebi bu olabilir mi? Bu endişelenmemiz gereken bir durum mu? Klitoris’i Parmakla Uyararak Mastürbasyon Yapmak Kızlık Zarına Zarar Verir mi? Merhaba, karşı cinsle cinsel bir deneyimim olmadı. Sadece klitorisi parmağımla uyararak mastürbasyon yaptım. Bunu yaparken kızlık zarım zarar görmüş olabilir mi? Eşimle Cinsel İlişkide Sorun Yaşıyoruz. Ne Yapmamız Gerek? Merhaba, ben 3 yıllık evliyim. 1 senedir eşiminle cinsel ilişkide sorun yaşıyoruz. Eşim benden etkilenmediğini ve beraber olmak istemediğini söylüyor. Bunun için psikiyatristten destek aldık ama eşim bu ilişkinin bittiğini anlatmış doktora. 1 ay kadar bir ayrılık yaşadık, evi terk etti. Şimdi evde döndü. Ben yokken beni özlüyor, eve gelmemi istiyor ama yatakta problemimiz var. Kadın doğum doktoruna danıştım, bende mi problem var diye düşündüm, fakat bende herşey normal. Ne yapmam gerek? Eşim bu olayı çözümlemek istiyor. Eğer çözümleyemezsek, olmayacağını söylüyor. Yardımlarınızı rica ediyorum. Ailemde Şeker Hastası Çok Fazla. Benim Sonuçlarıma Göre Ne Söylenebilir? Merhabalar ben 27 yaşındayım 4 yaşında bir oğlum var. Hamilelik esnasında yapılan şeker testi normal çıkmıştı. 5 sene geçti aradan ve bazı şikâyetlerim doğrultusunda doktorum bana gizli şeker ihtimalinden bahsetti ailemde oldukça fazla şeker hastası var. Bende şeker testi yaptırdım açlık şekerim parmaktan kan alınarak yapıldı 109 oranında çıktı daha sonra gizli şeker için glikoz yüklemesiyle test yaptırdım glikoz içtikten sonra ilk 1. saatte 160, 2. saatte 149, 3. saatte 102, insülin 12, değerler doğrultusunda bende gizli şeker olma ihtimali var mı? Eşimin görevi için mecburi Hakkâri’de bulunuyorum burada imkânlar biraz kısıtlı. Testleri İstanbul’da izindeyken yaptırdım ama zamanımızın kısıtlı olmasından ötürü kesin bir sonuca varamadan dönmek zorunda kaldık. Sorumu cevaplarsanız çok sevinirim şimdiden teşekkürler. Eşim Üzerime Boşaldıktan Sonra Düzenli Adet Görmeme Rağmen Karnımdaki Hareketlilik Ne Olabilir? Doktor hanım 6 hafta önce eşim üstüme boşaldı ama hala kızlık zarım duruyor, korunmuyorduk. O günden beri düzenli olarak adet oluyorum ama karnımda hareketler hissediyorum. Bazen de midem bulanıyor, bu hamilelik olabilir mi? Eczaneden aldığım test sonuç vermedi. Vajinamdaki Kaşıntı Ve Acıdan Dolayı Eşimle İlişkiye Giremedim. Ne Önerirsiniz? Merhaba, 6 yıllık evliyim ve 11 aylık kızım var. 2-3 gün önce vajinamda aşırı kaşıntı ve iltihap oldu. Akşam cinsel ilişkiye girmek istediğimde eşimle birlikte olamadım. Vajinamda aşırı acı ve sonrasında kanama oldu. Kaşıntım hala devam ediyor. Ne yapmam lazım? Eşimin Hamile Kalamamasının Sebebi Böbreğindeki Taşlar mı Yoksa Bıraktığı Doğum Kontrol Hapı mı? Merhaba 9 aylık evliyim. Eşim evlenmeden bir ay önce yasmin adlı doğum kontrol hapı ile korunmaya başladı ve bu korunma evlendikten sonraki 3 ay daha sürdü. Daha sonra bıraktı ve yaklaşık 6 aydır çocuk istiyoruz. Eşimin her iki böbreğinde birden fazla en büyüğü 7 cm olan ve sayısı 10 bulan taş var. Birinci sorum bu zamana kadar hamile kalmamasının sebebi bu taşlar mı? İkincisi 4 ay boyunca kullandığı doğum kontrol ilacı mı yoksa hamile kalmasına engel? Yoksa başka bir sıkıntı olabilir. Eşimin kan değerlerine bakıldı. Değerlerin normal olduğu söyledi hamilelik açısından. Bir de bu hamilelik konusunu ikimizde problem ediyoruz. Bunun da bir etkisi olabilir mi? Şimdiden teşekküler. İyi çalışmalar... Hamileyim ve Kan Değerlerim Düşük, Folik Asit Takviyesi Almalı mıyım? İyi günler ben 10 haftalık hamileyim. Benim gebelik tarihim benim hesabıma göre 10 hafta. Çünkü bildiğim kadarıyla son adet tarihinin ilk gününden hesaplanıyormuş ona göre 10 haftalık gebeyim. Sizde bunu onaylıyorsanız sorum şu bende demir eksikliğine bağlı kansızlık var hamile kalmadan önce kan değerlerim son derece düşüktü fakat değerlerim yükselmeden hamile kaldım. Hamile kaldığımı bilmeden doktor bana ferro sanol duadenol isimli bir ilaç verdi. Kullanmaya başladım daha sonra hamile olduğumu öğrendim. Kadın doğum doktoru bu ilacın hamilelik boyunca bana yeterli olacağını başka takviyeye gerek olmadığını söyledi. Yani herhangi bir folik asit falan vermedi. Bildiğim kadarıyla folik asit hamileliğin ilk 3 ayı çok önemliymiş. Şuan 10 haftalık gebeyim sadece ferro sanol duadenol kullanıyorum. Acaba bu ilaçta yeterli folik asit mevcut mu? Başka bir takviyeye ihtiyacım var mı? Yardımcı olursanız sevinirim şimdiden teşekkür ederim. Cinsel İsteğim Yok. Hormonal Denge Sorunundan Kaynaklanıyor Olabilir mi? Merhabalar, 7 aylık evliyim, eşimi seviyorum, onu gayet yakışıklı ve çekici buluyorum. Ancak cinsel istek yok bende. Hiç dokunmasa neden demem. İstek dışı, mecbur kaldığım için bir şeyler yaşıyoruz ve onunki tek taraflı oluyor. Bu durum beni üzüyor. Bende hormonal bir denge sorunu mu var acaba? Tetkikler Temiz Ama HIV Bulaşmış Olmasından Korkuyorum. Ne Yapmalıyım? İyi günler, ben bayan cinsel organına el temasında bulundum. HİV korkusu nedeniyle el temasından 5 ay sonra test yaptırdım. Sonuç negatif çıktı. Fakat ben test sırasında bulaşma olduğundan korkuyorum. Çünkü testten 1 hafta sonra mesane ve testis ağrısı, 3 hafta sonra sersemlik hissi, başta uyuşma hissi, 4 hafta sonra da grip gibi şikayelerim oldu. Bu şikayetler üzerine ultrason, kan ve idrar testi yaptırdım. Hiçbir şey çıkmadı. Bana HİV bulaşma ihtimali var mıdır? Çünkü bu konuyu kafama çok taktım ve testten sonra bulaşma olduğu gibi düşünceler içine girdim. Psikolojik olma ihtimali var mı? Rahim İçinden Miyom Alındı. Sonrasında Neler Yapmak Gerekir? Merhaba, 2 hafta önce rahim içinden supmüköz miyomu aldılar. Sonrasında herhangi bir hormon ilacı kullanmam gerekir mi? Kontrole gitmem gerekir mi? Cinsel ilişkiye ne zaman girebilirim? Erken Boşalmadan Dolayı Sorun Yaşıyorum, Siz Ne Önerirsiniz? Benim sorunum sadece beni değil karımı da etkiliyor. Ben de erken boşalma var ve çok sıkıntı yaşıyorum cinsel hayatım hiç iyi değil diye bilirim. Geçen sene doktora gittim bana sinir hapı verdi fayda etmeyince emla krem yazdı faydasını gördüm ama zamanla oda etkisizleşti. Sizden ricam benim derdim ne olabilir, ilacım ne olabilir? İlgilendiğiniz için teşekkür ederim. Eşimin Cinsel Arzularını Kuvvetlendirmek İçin Ne Yapabiliriz? Merhaba, benim eşimin cinsel arzuları çok düşük. Bunu arttırmak için ne yapmalıyız? Birbimizi çok seviyoruz. O isteksizken ilişkiye girmek ona acı verir mi? Onun arzularını kuvvetlendirecek bir ilaç var mı? Yardımcı olun lütfen. Testisimdeki Ağrının Sebebi Bulunamadı. Ne Yapmamı Önerirsiniz? Merhaba, ben 33 yaşındayım, 11 yıllık evliyim ve 1 oğlum var. Bundan 3 sene önce sağ testisimde ağrı başladı, bazen hafif hafif, bazen de şiddetli bir şekilde, uykumdan uyandıracak kadar oluyordu, bazen hiç ağrı olmuyordu. 1 seneyi öyle geçirdim. Daha sonra doktora gittim. Elle muayene etti, ultrosona gönderdi ve idrar tahlili yaptı. Sonuçta bir şey çıkmadı. Fakat bendeki ağrı hala devem ediyor ve diğer testisim de ağrımaya başladı. Bu ağrı cinsel yaşamımı da etkilemeye başladı. Ereksiyon oluyorum, ağrı olduğu zaman ereksiyon kayboluyor ve testisime dokunamıyorum. Sağdaki çok acıyor, ağrı sağ kasığımdan başlıyor, testisime ve sağ bacağıma vuruyor. Ayrıca sağ testisim küçülmeye başladı. Bana yardımcı olursanız sevinirim. Ne yapmalıyım? İyi çalışmalar. Strese Bağlı Reflü Hastasıyım. Cinsel Sorunlar Yaşıyorum. Ne Önerirsiniz? Merhaba, bundan 3 sene evvel bir mide bağırsak problemi yaşadım. Dışkılamada problemler oldu. Yapılan endoskopik ve sigmoidoskopik incelemelerde, strese bağlı reflü tanısı konuldu ve normale döneceği söylendi. Geçen süre içerisinde farklı doktorlar, bunun zaman zaman tekrarlayacağını ve bununla yaşamayı öğrenmem gerektiğini söylediler. Bu hastalık sürecinde idrarımda köpürme meydana geldi ve bu devam ediyor. Tahliller sonucunda da idrarımda protein önce pozitif, sonra negatif çıktı. Şu anda cinsel anlamda da problem yaşamaktayım. Beni yönlendirirseniz sevinirim. Nişanlımın Bana Karşı Olan İsteksizliği İçin Ne Yapmamız Lazım? Merhabalar ben 1 yıllık nişanlıyım. nişanlım 6 yıl kadar seroxat antideproson hapı kullanıyordu biz tanıştıktan sonra ben bıraktırdım. Bizim sorunumuz nişanlım bu ilaçları kullandığı için kendisinin bana karşı çok isteksiz olması. kendi doktoruna götürmek istiyorum ama utanması sebebi ile gelmiyor yani cinsel isteksizliğimi nasıl anlatırım diyor. Lütfen bize bununla ilgili yardım eder misiniz? 2 ay sonra evleneceğiz, ne yapmamız lazım bize tavsiye edeceğiniz hormonlarını geliştirecek olan bir ilaç var mı, doktora gitmeden nasıl bu sorunu çözeriz? İlginiz için şimdiden teşekkür ederim iyi çalışmalar dilerim. seroxat antideproson 20 mg HIV Testim Negatif Çıkmasına Rağmen Rahat Değilim, Psikolojik Olabilir mi? Ben 6 ay önce hayat kadınının cinsel organını elledim. Elimi hiçbir yere sürmeden sabunla yıkadım. Şüphelendiğim için 2 hafta önce hızlı 15 dakikada hiv testi yaptırdım negatif çıktı. Fakat penisimde batma olduğu ve mesane bölgesinde ağrı olduğu için idrar testi yaptırdım hiçbir şey çıkmadı. Fakat şikâyetlerim devam ediyor. Bu şikâyetlerin psikolojik olma ihtimali var mı acaba? Adet Düzensizliğimin Sebebi Kullandığım Zayıflama Hapı Olabilir mi? Merhaba. Nişanlıyım ve düzenli bir cinsel hayatımız mevcut. Nişanlım korunuyor ve bu şekilde gebeliği önlemeye çalışıyoruz. Yaklaşık 2 ay önce prezervatif içimde kalması bizi korkuttu birliktelikten 15 saat sonra ertesi gün hapı kullandım ve bir kaç gün sonra adet oldum onun üstüne 1 kere daha adet oldum. Geçen ay Şubat 14 de adet olmama rağmen bugün Mart 25 ama hala adet olmadım. 4 gün önce bir gebelik testi yapmıştım sonuç negatifti. Bugün tekrar denedim tekrar negatif çıktı. Ama çok korkuyorum. Hamilelikle ilgili hiçbir tanıyı taşımıyorum. Bunun dışında kafama tek takılan konu geçen ay ki âdetimden 1 hafta sonra başladığım bitkisel bir zayıflama kapsülü. Acaba bundan dolayı âdetim gecikmiş olabilir mi? Metabolizmayı hızlandıran red peppers bitkisel hapı kullanıyorum ve hala daha devam ediyorum kullanmaya. Umarım beni aydınlatırsınız. Şimdiden teşekkür ederim. Adet Düzensizliğimin Sebebi Polikistik Over Sendromu mu? İyi çalışmalar. Ben bundan 5 yıl önce polikistik over tanısı ile diana 35 kullanıyordum, 3 kutu içtim tedaviyi bıraktım. Bundan 2 yıl sonrada ilişkiye girdiğimden oks kullanmaya başladım. Yani 3 yıldır kullanıyorum. Ocak ayında son olarak kutuyu yarım içtim eşimin kısa süreliğine yanımda olmayacağından dolayı benden düzenli oluyor muyum diyerek ara vermeyi düşündüm son ilacımı 8 Ocakta aldım ve 15 Ocakta mens oldum ve 17 Mart olmasına rağmen hiç bir belirti yok kendimce hamilelik testleri yaptım sonuç negatif. Sizce doktora başvurmak için beklemeli miyim onu öğrenecektim? Yardımlarınız için teşekkürler. Cinsel Birliktelik Sırasında Orgazm Olamıyorum, Sorunum Ne Olabilir? Merhaba uzun zamandır cinsel birliktelik sırasında orgazm olamıyorum ve zevk alamıyorum. Aşık olduğum insanla birlikteyim ama sorunum değişmedi. Yardımcı olursanız sevinirim. Teşekkür ederim. Vajinamın Olmadığı İçin Ameliyatla Yapay Bir şeyler Yapılacak, Bu Konuda Bilgi Verebilir misiniz? 26 yaşında bir bayanım. Ergenlik döneminde, neden adet olmadığımı öğrenmeye gittiğimde vajinamın olmadığını öğrendim. Yumurtalıklarım var ve çalışıyor, yapay vajinadan falan bahsediliyor. Bunun ameliyatı nasıl olur, iz bırakır mı, ne zaman yapılmalı ve cinsel hayatımı nasıl etkileyecek, tedavisi nerede yapılır, bunu yapan en iyi doktor kimdir? Lütfen beni bu konuda bilgilendirin. Hayatıma artık bir yuvayla düzen vermek istiyorum. Evde Gebelik Testi Silik, İdrar Testi Negatif Çıktı. Hamile miyim? Merhaba, 12-13 Ocak’ta adet olmuştum. 08 Şubat’ta evde, farklı saatlerde 2 defa hamilelik testi yaptım. İkisinde de ikinci çizgi silik çıktı. 09 Şubat’ta sağlık ocağında idrar testi yaptırdım. Sonuç negatif çıktı. Acaba hamile miyim? Ya da kimyasal gebelik falan mı? Bilgilendirirseniz çok memnun olurum. Kullandığım İlaç Nedeniyle Cinsel Problemlerim Oluştu. Ne Yapabilirim? Selam hocam, ben Risperdal diye bir ilaç kullanıyorum. Bu ilaç benim cinsel isteğimi sıfıra düşürüyor, sperm gelmiyor. Eskiden normal sperm geliyordu, şimdi çok az geliyor. Lütfen bana bir ilaç ya da bir çare bulun hocam. Cevabınızı bekliyorum, hoşçakalın. Aklıma Sürekli Cinsel Konular Geliyor. Sebebi Ne Olabilir? Yaklaşık 3-4 aydır sürekli aklıma cinsel konular geliyor. Sürekli kendimi cenabet hissediyorum. Sanki bir kızla konuşunca cenabet olacakmışım gibi bir korku var. İç çamaşırıma bakıyorum, bir ıslaklık ta olmuyor ama içim rahat etmiyor. Genellikle hep oluyor. Günde 3 defa gusl abdesti almak zorunda hissediyorum. İçim rahat etmiyor, sürekli vesvese geliyor. Ben neden böyle oldum anlamadım. 4 ay öncesine kadar böyle bir durum yoktu. Bunun nedeni nedir acaba? Sorunlu Bir Hamilelik Geçirdim ve Şu An Boşluktayım. Ne Yapmalıyım? Merhaba, ben 25 Aralık'ta 25 haftalık doğum yaptım. Çok sorunlu bir hamilelik geçirdim. 14 haftalıkken kesemde amniyotik band oluştu. Çocuğu sakat bırakma ihtimali var, sonlandırabiliriz dendi. 22 haftalıkken bebek bandı kopardı, keseyi deldi ve suyum gelmeye başladı. Başvurmadığım yer kalmadı. Sonunda 25 haftalık doğum yaptım. Şimdi bebeğim küvözde. 43 gün oldu, bir sürü problem çıkıyor. Kendimi çok çökmüş, bitmiş hissediyorum. Artık duygularımı da kaybattim, ağlayamıyorum. Hiçbir şey hissedemiyorum, boşluktayım. Bebeği görüp geliyorum, ona bakıyorum ama boş bakıyorum. Boşluktayım. 9 yaşında kızım var, ona bile aynı şekilde boş hislerle bakıyorum. Ne yapmamı önerirsiniz? Spiralin Çıkarılması Rahim Yapışıklığına Sebep Olur mu? Merhaba, ben 31 yaşındayım. 7 yaşında bir oğlum var. İkinci çocuğu istiyoruz. 5 ay önce spirali çıkarttırdım, hala hamilelik yok. Spiralden sonra adetlerim azalmıştı ama son iki aydır adetlerim çok azaldı, hem miktar hem gün olarak. Dün doktora gittim, ultrason çekildi, her şey normal. Hormon testi yapıldı, çok az bir oynama var. Spiral alındıktan sonra bazı bayanlarda, rahimde yapışıklık oluyor, hamilelik olmamış, büyük ihtimal ondandır dedi doktor. Benim araştırmalarıma göre rahim yapışıklığı sebebi olarak spiral konusundan bahsedilmiyor. Sizce neden olabilir? Tedavisi zor mudur? Hormon Testi Sonuçlarıma Göre, Gebe Kalmamamın Nedeni Nedir? Merhaba, 6 haftalık düşük yaptım. Daha sonra hamilelik oluşmadı. Doktora gittim, hormon testi yapıldı. Sonuçlarım şu şekilde FSH4,20 LH4,48 Estradiol84,4 Prolaktin12,6 Total Testesteron24,8 TSH4,44 Serbest T35,05 Serbest T41,18 CA-1258,36. Doktorum dahiliye uzmanına görünmem gerektiğini söyledi. Düşük sebebim ve gebelik oluşmamasının sebebi bu olabilir mi? Kolesterol İlaçları Cinsel İktidarsızlığa Sebep Olur mu? Kolesterol ilaçları cinsel iktidarsızlığa sebep olur mu? Doğum Yaptıktan Sonra Sol Bacağım Şişti. Sebebi Nedir? Merhaba, sezaryenle doğum yaptım. Doğumdan sonra sol bacağımda uzun süren bir şişlik oldu ve düzelmedi. Sol bacağım, sağ bacağımın 2 katı gibi neredeyse. Üşüdüğüm zamanlarda bacağımda morarma oluyor. Ayrıca cinsel organımın üst kısmında mavi damarlar çıktı. Bacağımda herhangi bir ağrı yok. Bacağımdaki şişliğin sebebi nedir? Tedavisi var mıdır? 2 Yıllık Evliyiz, Eşimle Cinsel Beraberliğimiz Olmadı. Ne Yapmalıyım? 2 yıllık evliyim ve hala cinsel ilişkiye giremedim. Gittiğim kadın doğum uzmanı benim cinsel fonksiyon bozuklukları bölümüne gitmem gerektiği söyledi. Fakat ben hangi bölüm ve doktor bakar bilmiyorum. Beni yönlendirirseniz sevinirim. Bir Kadın Hamileyken, İlişkiye Girerse İkinci Bir Bebek Olur mu? Merhaba, sorum şu; bir kadın hamileyken cinsel ilişkiye girerse ve erkek kadının içine boşalırsa, tekrar ikinci bir bebek olur mu? Ayrıca, yaz olsun kış olsun, gece yatarken çok aşırı terliyorum. Sakıncası ne olabilir? 2 Hamileliğim de Erken Doğum Oldu ve Bebekler Öldü. Ne Yapmalıyım? Merhaba, 3 aylık hamileyim. 40 yaşındayım. Daha önce 2 hamilelik geçirdim. İkisi de 5 aylık erken doğum oldu, bebekler öldü. Şimdi ne yapmalıyım? Fibromiyalji Sorunum için Hangi Bölüm Doktorlarına Başvurabilirim? Selam Hocam Fibromiyaljı sorunumdan dolayı doktora gitmek istiyorum. Fakat vilayetimizde Romatizma Doktoru yok bunun yerine Fizik Doktoruna gitsem olurmu? Saygılarımla. Teşekkürler. Hamile Kalmak İçin Bir Çok Yöntem Denedim Hala Bir Sonuç Alamadım, Siz Ne Önerirsiniz? Merhaba hocam; Ben 3 ay klomen kullandım ve ovitrelle prengly iğnesi vuruldum fakat bunlara rağmen gebelik oluşmadı. Tüp filmim ve diğer testlerimin normal olduğunu söyledi doktorum. Sizden öğrenmek istediğim bu ilaçları kullanmama rağmen neden benim çocuğum olmuyor? Ve sanırım klomen 3 kez kullanılıyor daha sonra tüp bebeğemi başvuruluyor? Son olarak hocam termale kaplıcalara gitmem yumurtalıklarım için zararlı mıdır acaba, hamilelik şansımı artırır mı? Bana ne gibi şeyler önerebilirsiniz? Hamile Kalmak İçin Bir Çok Yöntem Denedim Hala Bir Sonuç Alamadım, Siz Ne Önerirsiniz? Merhaba hocam; Ben 3 ay klomen kullandım ve ovitrelle prengly iğnesi vuruldum fakat bunlara rağmen gebelik oluşmadı. Tüp filmim ve diğer testlerimin normal olduğunu söyledi doktorum. Sizden öğrenmek istediğim bu ilaçları kullanmama rağmen neden benim çocuğum olmuyor? Ve sanırım klomen 3 kez kullanılıyor daha sonra tüp bebeğemi başvuruluyor? Son olarak hocam termale kaplıcalara gitmem yumurtalıklarım için zararlı mıdır acaba, hamilelik şansımı artırır mı? Bana ne gibi şeyler önerebilirsiniz? Hepatit B Olmuşum ve Yakında Evleneceğim, Ne Gibi Sorunlar Yaratır? Merhabalar. Benim sorum hepatit b ile ilgili. 3 yıl önce korunmasız cinsel ilişkim oldu. Yakında evlenmeyi düşünüyorum bir hastalık var mı diye testler yaptırdım. Bende hepatit b olduğunu söylediler. Bunun ilgili detaylı bir araştırma yapmak için hangi bölüme tedavi olmalıyım. Bu hastalık evlenmeme engel mi? Bu hastalığı tedavi yöntemiyle atlatabilir miyim? Hepatit b olduğunu söyleyen doktor vücudun dirençliymiş vücudun gerekli aşılamayı yaptığını söyledi. Bu söylemle ne demek istedi? Saygılarımı sunarım. Adetim Olması Gerekenden 12 Gün Önce Oldu. Hamile Olma İhtimali Olabilir mi? Merhaba, ben 3 aylık evliyim, ilk 2 ay Belera kullandım. 2. kutu bittikten sonra hamilelik düşündüğüm için hapı bıraktım. 30 Ağustos’ta adet oldum ve 18 Eylül’de tekrar adet oldum. Koyu ve günde 1-2 damla geliyor. Bugün 4. Günüm, dün kan testi yaptırdım negatif çıktı. Bu kısa sürede kan testinde çıkar mıydı? Üstüne görme gerçekleşmiş olabilir mi? Sonuçta adetim gecikmedi, olması gereken günden de 12 gün erken geldi. Bu durum nedir? Bilgi verirseniz sevinirim. Çatlama İğnesinin Faydası Var mı? Bu İğne Vurulduktan Sonra Kaç Saat Sonra İlişkiye Girilmeli? Merhaba hocam; bu ay klomen kullanıp folikül takibe alındım en son yumurtalıklarım siklusun 16. günü sol taraf sağ taraf olmuştu doktorum ovitrelle iğnesi vurulmamı ve 36 saat sonra ilişkiye girmemi söyledi ve artık adet gecikmesi olunca doktora gideceğim. İğneden sonra 1 kez mi ilişkiye girmek gerekiyor yoksa fark etmez mi bunu merak ettim? Ovitrelle çatlatma iğnesinin ne kadar faydası var hamilelik şansımı artırır mı? Teşekkürler. Çatlama İğnesinin Faydası Var mı? Bu İğne Vurulduktan Sonra Kaç Saat Sonra İlişkiye Girilmeli? Merhaba hocam; bu ay klomen kullanıp folikül takibe alındım en son yumurtalıklarım siklusun 16. günü sol taraf sağ taraf olmuştu doktorum ovitrelle iğnesi vurulmamı ve 36 saat sonra ilişkiye girmemi söyledi ve artık adet gecikmesi olunca doktora gideceğim. İğneden sonra 1 kez mi ilişkiye girmek gerekiyor yoksa fark etmez mi bunu merak ettim? Ovitrelle çatlatma iğnesinin ne kadar faydası var hamilelik şansımı artırır mı? Teşekkürler. Çatlama İğnesinin Faydası Var mı? Bu İğne Vurulduktan Sonra Kaç Saat Sonra İlişkiye Girilmeli? Merhaba hocam; bu ay klomen kullanıp folikül takibe alındım en son yumurtalıklarım siklusun 16. günü sol taraf sağ taraf olmuştu doktorum ovitrelle iğnesi vurulmamı ve 36 saat sonra ilişkiye girmemi söyledi ve artık adet gecikmesi olunca doktora gideceğim. İğneden sonra 1 kez mi ilişkiye girmek gerekiyor yoksa fark etmez mi bunu merak ettim? Ovitrelle çatlatma iğnesinin ne kadar faydası var hamilelik şansımı artırır mı? Teşekkürler. Hamilelik Belirtilerim Var Ancak Testler Negatif Çıkıyor. Sebebi Nedir? Merhaba hocam, adet tarihlerim düzenli, fakat hamilelik belirtilerim var ve idrar testleri yapıyorum, hep negatif çıkıyor. Karnımda günden güne şişme var. Bundan 3 ay önce kan testi yaptırdım ve ultrasona girdim. Hepsi negatif çıktı ama karnımın şişliğine anlam veremedim. Yardımcı olursanız sevinirim. Cinsel İlişki Sonrasında Koyu Renkli Akıntı Olması Normal mi? Merhaba, cinsel ilişki sonrasında koyu kahve renginde akıntım oluyor. Bu normal mi? Neden bu şekilde akıntım oluyor? İltihabın Hamilelik Üstüne Nasıl Etkileri Olabilir? Merhaba hocam birkaç sorum olacak iltihap hamile kalmaya bir neden mi, hamile kalan bir kişinin bebeği iltihaptan dolayı düşer mi? Bir de gebelikte cinsel ilişki bebeğin düşük riskini artırır mı? İltihabın Hamilelik Üstüne Nasıl Etkileri Olabilir? Merhaba hocam birkaç sorum olacak iltihap hamile kalmaya bir neden mi, hamile kalan bir kişinin bebeği iltihaptan dolayı düşer mi? Bir de gebelikte cinsel ilişki bebeğin düşük riskini artırır mı? Gebelik Testi Pozitif Çıkmasına Rağmen Kanamam Geldi. Hamile Olabilir miyim? Merhabalar, en son 6 haziranda adet gördüm. Adetim gecikince test yaptım ve pozitif çıktı. Testi 5 kere uyguladım, sonuç hep pozitifti. Fakat 9 temmuzda kanamam geldi ve 2 gün sürdü. Hamilelik olasılığım nedir? Kızlık Bozulmadan ve Adetliyken Hamile Kalınır mı? Merhaba, nişanlımla sürtünme yoluyla ilişkiye girdik. Henüz kızım ve adetimin ilk günüydü, yani kanamam vardı ve nişanlım üstüme, vajinama boşaldı. 1 hafta oldu ve karnımın alt kısmında 1 haftadır ağrı, acı, şişlik, kabızlık ve yanma var. Kızlık bozulmadan ve adetliyken hamile kalınır mı? Bu ağrılar hamilelik belirtileri mi? Cevap verirseniz çok sevinirim. Kızlık Zarını Diktirmek İçin Uygun Zaman Nedir? Merhaba, 5 yıl önce kızlık zarımı yitirdim. Çok sayıda cinsel ilişkim oldu. 1 yıl içinde evleneceğim. Kızlık zarını ne zaman diktirebilirim? Bunun maliyeti en fazla ne kadar olur? Doğum Kontrol Hapı Düzenli Kullanılmadığında Hamilelik Oluşabilir mi? Merhabalar, ben 24 yaşındayım ve 4 yaşında bir oğlum var. 2 senedir düzenli olarak doğum kontrol hapı kullanmaktayım. Birkaç aydır düzenli kullanamıyorum. Hapın yarım kalması nedeniyle hemen bir hamilelik oluşabilir mi? Koyu kahverengi akıntıyı adet olarak mı hesaplamalıyım? Mide bulantısı başlayınca, eczaneden test aldım, negatif çıktı, ancak hala adet olmadım. Hamilelik, testte belli olmamış olabilir mi? Cinsel İlişki Sonrası Vücudumda Oluşan Kaşıntıların Sebebi Psikolojik Olabilir mi? Merhabalar, kaşıntı rahatsızlığımdan dolayı, önce Dahiliye Uzmanı’na muayene oldum, gaitada parazite bakıldı ve sonuç negatif çıktı. Ardından Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı’na muayene oldum. 20 gün önce cinsel ilişkiye girdiğimi, kaşıntımın olduğunu, geceleri şiddetlendiğini söyledim. Vücudumdaki kırmızı lekeleri muayene etti. Ardından Eliza testi uygulanacağını söyledi. İlişki üzerinden 3 ay geçmediği için HIV Combo testi olmam gerektiğini söyledim. Bu durumda Eliza testinin sonucu vereceğini, test sonucu geldiğinde frengi olup olmadığıma baktığını söyledi ve sonuç negatif çıktı. Bu sonuçtan frengi olup olmadığım anlaşılır mı? Yaşadığım cinsel ilişkiden sonra psikolojim çok değişti. İnsan psikolojisinin bu tür hastalıklar üretmesi mümkün müdür sizce? Teşekkür ederim. Vücudumdaki Benleri Aldırmak Tehlikeli mi? İyi çalışmalar, vücudumdaki benler çoğalıyor ve bazıları büyüyor. Acı vermiyor ama görünüş olarak rahatsız ediyorlar. Hamilelik döneminde çıktı, doktora sordum, dökülür dedi ama hiç dökülen yok. Ne yapabilirim, aldırmak tehlikeli mi? Yumurtalıklarımda Kist ve Kilo Problemlerim Var. Ne Yapmamı Önerirsiniz? Merhaba, 2 gün önce bana pco teşhisi koyuldu. Tüylenme ve kilo problemi nedeniyle doktora gittiğimde hormon tahlillerim yapıldı. Ultrasonda 2 tane küçük kiste raslandı. Tahlillerimde ise erkeklik hormanlarımda artış olduğu belirtildi. Her ay düzenli bir şekilde adet oluyorum, onunla ilgili hiç bir sıkıntım yok. Şu an 1 tane kızım var. Doğumda 15 kilo aldım ama hiç birini veremedim. Doğumda sadece 3 kilo kaybım oldu. 2,5 yaşında şu an çocuğum ve ben 70 kiloyum. Doktorum pco için doğum kontrol hapı kullanmamı istiyor. Ben zaten kilo veremiyorum, bunları da içersem iyice kilo almaz mıyım? Bir de 2. kez çocuk sahibi olmak istiyorum. Tedaviye başlamadan hamile kalabilirsem, hamilelik sürecinde bu bana bir sorun teşkil eder mi? Tüylenmelerim hamileliğimde daha da artar mı? Sizce tedavimi olup sonra mı hamile kalayım, yoksa hamile kalmamda bir sorun olmaz mı? Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim. İyi çalışmalar. bunu yapan erkeklerin zihniyeti şudur kalınlık=karizma. bu kadar basit kardeşim... nah bu kadar basit!!! nereye basit, nasıl basit?şimdi efendim, erkek karşı cinsle konuşurkene gönlüne sultan, derdine derman, dünyasına hükümran etmek istediği cins-i latifi türlü yollarla etkilemek ister, hepinizin malumu olduğu üzere. etkileyici bir ses tonu yoksa biraz kalın, tok bir ses tonu ile, kendinden çok emin bir tonda konuşmak, muhabbetten muhabbete koşmak ister. haaa...işte orda dur kardeşim!şu fani gözlerim nice yiğidin bu çabaları yüzünden şizofren olduğunu, tarumar olduğunu gördü. kızla konuşurken bir cihan ünal, bir rutkay aziz, yeri gelirse "ben çok acayibim be" tadında bir okan bayülgen tonu yakalamaya çalışan adam gördüm. ne yalan söyleyeyim ben de yaptım böyle şeyler ilk gençlik yıllarımda... en boktan diyaloglarda bile nasıl kasıntı, nasıl yapay, nasıl ucubik bir ses tonu, aman yarabbi. örneğimize bakalımkız bık bık bık.... ya yok işte okul bitecek herhalde bu dönem ama bir ders var tam üç kere kaldım... çalışmıyorum bir türlüeee....sahte okan bayülken/rutkay aziz/ cihan ünal/çetin tekindor/haluk bilginer ses tonu kullanan genco zor bir ders herhalde baya....bak bak bak... lafa bak... dünyanın sırrını çözdü sanki...nasıl kasılıyor? tek tek vurguluyor her sözcüğü, özenle dokunuyor her harfe, elleriyle örüyor-öpüp-okşuyor ses telinden süzülen her nağmeyi.... peki kız tuvalete gidince ne oluyor? delüğanlımız, hemen cancişini arıyor, hem son dakika gelişmelerini veriyor, hem de ortamdakilere "aslında benim çevremde sadece bu kız yok, çok yoğun bir insanım ben" mesajı veriyor, hemi de buluşma gerilimini atmaya çalışıyor bir dost sesi duyarak...ses tonu bu sefer öyle mi? burayı erman toroğlu'nun şansal abi'ye soru sorduğu tarzda sordum... ha değil... peki nasıl?tıpkı bir güllü yeğen erhan gibi. aynen o tonda, o frekansta"polat abi, bizim kızlayım, iyi gidiyor iyi...."e ne oldu? az önce rutkay aziz'din o kadife ses tonunla, hulyo iglesyastın babalarımızın-annelerimizin sevdiği, çetin tekindor'dun kirlenmek güzeldir diyen, cihan ünal'dın... ne oldu a ibiş? güllü erhan oldun saniyesinde... diyeceğim odur ki karşı cinsle konuşurken karizmatik olmak için ses tonunu kalınlaştıran erkek eninde sonunda açık verir. hiç zorlamamalı. kızlar size de bir çift lafım var bu türden cebelleşmeler içinde olan erkeğinizi kınamayın n'olur... unutmayın ki o sizin gönlünüzde sıcak bir yuva istiyor kendisine... unutmayın ki o incik bincik tırroş ses tonunu kalınlaştırması hep sizin gözünüzde prim yapma arzusundan.... ve unutmayınsevgi anlaşmak değildir, nedensiz de sevilir... - bu maceranın sonu- Sevgili kadınlar, gün boyunca hangi konu tekrar tekrar aklınıza geliyor? Belki yemek pişiriyordur? Veya el çantasına uyacak yeni ayakkabılar satın alıyor? Ya da Grymze-Boss ile ilgili son dedikodu? Hayır! Büyük olasılıkla, bu konu erkeklerle iletişim psikolojisi olacaktır. Onlarsız ne yapardık! Fakat bazı durumlarda hala adamın kafasında neler olup bittiğini ve onların yanında nasıl yaşadığımızı hala gizemli bir şekilde sürdürüyor. Bu gibi konuları anlamak için bu makaleyi ve kadınlar ne ister?Erkeklerin Marslı, kadınların da Venüslü oldukları bir sır değil. Basitçe söylemek gerekirse, aramızda çok fazla fark var. Bu normal ve doğaldır, çünkü yalnızca bize bu şekilde emanet edilen işlevleri doğada uygulayabiliriz. Bununla birlikte, bu fark nedeniyle, zaman zaman birbirleriyle iletişim kurmak çok zor olabilir. Yanlış anlaşılma duvarı, karşılıklı suçlamalar, suçlar - tüm bunlar bir kartopu gibi bir ilişkide toplanır, sonra yolundaki her şeyi gerçekleşmemesi için, biz kadınlar bir erkekle iletişim psikolojisini anlamalıyız. Neden onlar değil? Evet, hepsi çünkü karakterleri daha katı. İlke olarak erkekler, kendi gözleriyle dokunamayan, tasarlanamayan ve görülmeyen her şeye karşı serin bir tavır sergilerler. Ve psişik ince bir şeydir ve burada konuşma konusunu inceleyen ve doğru hareket tarzını öneren ilk kişi olan kadının yumuşaklığı ve doğru aşındırıcılığı çok daha faydalıdır. Ortak sadece buna cevap yüzden, anlaşılmaz bir şekilde, bir erkek ve bir kadın arasındaki farkın konusu kendi kendine dokunulduğu ortaya çıktı. Neyin erkekleri ve neyin kızları? Çocukluğumuzdan beri, erkeklerin daha aktif, kalıcı, agresif olmalarına alışırız. Dünyanın yapısıyla ilgileniyorlar ve çeşitli araştırmalara daha yatkınlar. Erkekler dayanıklılık ve güçle ayırt edilir. Bütün bunlar, ilişkide erkek rolünü izler - koruma, koruma. Sadece bir erkekte hayattaki ciddi sorunları çözmek için gerekli olan konuda kadınlar çok daha zayıf. Feminist topluluklar ne söylerse söylesin, üst düzey bir yönetici için başarılı bir kariyer inşa etmek kadının işinden uzaktır, çünkü bu süreçte hız, saldırganlık, sebat ve sağlamlık gereklidir. Veya kavga eden kadınlar fikirlerini savunmak için acele ettikleri zaman hepimiz kuyruklarda bu tür "teyzeler" ile karşılaştık. Bu bayanlar yumuşaklık ve hassasiyet, hoşgörü ve uyumdan yoksundur. Eril bir rol oynarlar ve çok uzun süre böyle “şaşkın” bir durumda kalırlar. Bu, elbette, erkeklerle üretken iletişime katkıda kadın olmak, evinizin ateşini tutmak demektir bu antik çağlardan beri gelenek olmuştur. Adamlarımızı güven vererek ve güçlerini körükleyerek destekliyoruz. Böyle bir kadının sonsuz sabrı, uykusu ve sevme yeteneğini içeren özel bir iç gücü vardır. Sevgisini vererek, kendisini pozitif enerji ile doldurur ve onunla erkek ve bir kadın doğasına uygun davranırsa, iletişimleri verimli ve rahat olur. Bununla birlikte, roller yer değiştirirse veya birisi işlevini yerine getirmezse, sorunlar başlar. Ne de olsa, gerçek doğa er ya da geç patlak veriyor ve sonra her iki taraf da kendilerini kafa karışıklığı içinde ve kendileri ile olan bitenleri yanlış anlıyor. Eskiden bir şey var, şimdi başka biri, içinde bir yerde üçüncü bir tane istiyorsun - her şey dağınık ve anlaşılmaz. Fakat kadın ve erkek arasındaki bu tür problemler nasıl önlenir?Tipik kadın hatalarıYukarıda yazdığımız gibi, bir erkekle iletişim psikolojisi sizin için kavrayacak, sevgili kadınlar. Ve bunu, yaptığınız en yaygın hataların açıklamasıyla yapmaya başlarız. Okulun karşı cinsle iletişim bilimini öğretmemesi ne yazık ki - geometri ya da astronomiden çok daha fazla yararı olacaktır. Peki, biz kadınlar en çok ne yapıyoruz? Erkek hatalarında sevininBazı nedenlerden dolayı, orospu olmanın çok havalı olduğu düşünülüyor. Bir tür Amazon, bir mızrağa çarptı bir sürü erkek kafatasına sahip. Bir adam yanlış bir şey yapar yapmaz, bir hata yaparsa veya başarısız olursa, şöyle tepki verir “Öyleyse ne? Sana söylemiştim! Sonsuza dek sen ... " Ve ayrıca metinde. Tabii ki, şu anda adam aşağılanmış ve hakaret hissediyor. Hala gücü varsa, onunla aynı şekilde davranan bayana karşı saldırgan olacaktır. Olmazsa, büyük olasılıkla hepsini küçültecek, başını omuzlarına çekecek ve tamamen başarısız olduğu fikrine katlanacak. Peki neden yanında bir erkek gibi bir şey görüyorsun?Her insan ayrı bir dünyadır. Kadınlar genellikle kendilerini ve eşlerini bir bütün olarak algılayarak unuturlar. Ve eğer öyleyse, ortak rüyalarınız, arzularınız ve özlemleriniz olmalıdır. Buna göre, bu resim işe yaramadığında, kadın kızarmaya başlar, ayaklarını susturur ve histerik olarak, bence haklı olarak dayanır talep, bakım, zaman paylaşımı, yemyeşil bir düğün, yeni ayakkabılar. Ve erkek tarafından bakıldığında, “Onun için elimden geleni yapıyorum ama yetmiyor” gibi görünüyor. Sonuç olarak, bir adam eşinin doyumsuz taleplerinden bıktı ve ufukta kayboldu. Neden suçlulukBu hata öncekinin devamıdır. Kadının talepleri gittikçe yükseldikçe, adam hemen ayrılmaz. İlk önce eşinin böyle bir davranışına kızmaya başlar, sonra ona bağırır. Ve tam da şu anda, adil seks bazılarının, “Kahretsin, sanırım fazla ileri gittim!” Demek yerine, ağlamaya başladım. Doğal olarak, döküm "şanssız" erkek yönünde bakışları tedirgin etti. Nedeninin tam olarak farkında olmasa da, utanıyor. Ve böylece suçluluk duygusu, bir kadın ile bir erkek arasındaki aşina tanıdık bir iletişim arkadaşı haline gelir. Sizce ne kadar süre bu durumda kalmak isteyecekler? Kaygı birçok kadının sahip olduğu nahoş bir özelliktirFarklı eylemlerle ifade edilir. Örneğin, bazı kadınlar dakikada bir çok soru ile erkek beynini imha edebilir. Diğerleri, ihtiyaç duyduklarını yapana kadar mutsuz bir ortağın gerisinde kalmazlar. Yine de diğerleri, günde yirmi dört saat sürecek ortak bir eğlencede ısrar edecek. Bütün bunlarda, bir erkek kendini çok ama çok rahatsız hissedecek. Böylece kadınlar kendi kaygılarıyla ve beklemedeki yetersizlikleri ile baş etmeye çalışırlar, ancak bu onlarla birlikte yanlara gidebilir. “Erkekler gibi” davranıyoruzBir kadın için en büyük hatalardan biri, “erkek” olması. Bu kesinlikle her şeyde kendini gösterir. Örneğin, iletişimde bir kadın saldırgan, sert, iddialı, rasyonel ve pragmatik hale gelir. Hareketler ve davranışlar da değişir yürüyüş, süpürme, pozlar - gevşek, hareketler - hızlı ve keskin hale gelir. Kadının zarafeti ve pürüzsüz hareketleri yok. Yemin ediyor, sigara içiyor ve güçlü alkol alıyor. Ve elbette, kendileriyle gurur duyuyorlar çünkü “bütün bu kadınlar gibi” davranmıyorlar. Bununla birlikte, karşı cinsle iletişim kurarken, bu özelliklerin ona iyi hizmet vermesi pek mümkün değildir. Çok fazla arkadaşı olabilir, ancak hiçbir erkek benzer bir yaratıkla uyumak sanatıKadın olduğunuzu, eşinizle birlikte davranmamanız gerektiğini anladığınızı düşünüyoruz. Fakat hangi davranış şekli doğru olacaktır? Bildiğimiz her şeyi özetlemeye şeyden önce, herhangi bir ilişkinin dengeye dayandığını hatırlamakta fayda var. Ne kadarını alırsın, o kadarını vermelisin ve vermelisin, ya da tam tersi. Bu olmazsa, başarısız olur. Ancak, kadınların ve erkeklerin enerjiyi farklı şekillerde verdikleri anlaşılmalıdır. Daha güçlü cinsiyet temsilcileri, bir şeyleri başarır, fethetir, korur, çözmede yardım eder ve zayıf destek, konsol ve nazikçe özen olarak neyin tezahür ettiği? Bir adamın iltifat ettiğini söylemek ve davranışlarına hayran olmaktan yorulmayın. Erkeklerin enerjisinin olmadığı hayatın ne kadar üzücü olduğunu çok iyi bilseydiniz çok şaşıracaksınız. Bu nedenle, davranışlarındaki herhangi bir önemsemenin duvara çarpılmış bir çivi veya doğum günü için bağışlanan bir spor Mercedes olup olmadığı desteklenmeye değerdir. Bir erkek, kadın sevgisinin bir aynasıdır ve eğer bir kadın ona inanır ve onu severse, o zaman asla kaybeden olmayacak ve aralarında daima hisler saygı gösterilmelidir - bu her iki cinsiyet için de geçerlidir. Saygı hem iç anlamda hem de dış eylemlerde kendini gösterir. Kız arkadaşlarına asla erkeğinin ne kadar kötü bir şey yaptığını söyleme. Halka açık bir şekilde ona gülmeyin - sadece çok nadir durumlarda, bu kesinlikle uygun olduğunda. Ona ikiniz hakkında bazı kararlar alma fırsatı verin. Nasıl daha iyi, daha verimli ve daha hızlı olacağını tam olarak bildiğiniz halde, “değerli” yorumlarla karışmayın. İlgi alanlarınıza, hobilerinize, faaliyetlerinize saygı duymak - eşinizin hobilerinden hoşlanmasanız bile, yine de onlara layık olduğunu özen ve hassasiyetle kuşatın. Süpermarketteki ürün sıralarından geçmek, ne tür çikolatayı sevdiğini düşünmek ve bir sonraki toplantıda ona muamele etmek. Birlikte yaşarsanız, bir erkeğe hoş bir şey sunabilirsiniz - bir bardak sıcak çay, sıcak bir sandviç veya daha samimi bir şey. Detaylarda özen ve dikkat gösteriliyor - ne zaman, bir şey yaparken sevilen birini düşünüyoruz. Ya da bir şeyi reddetmek, çünkü onun için rahatsız edici anlayın. Genel olarak, özellikle kişisel fikirleri, sanrıları ve ideolojileri engellediğinde, yapmak kolay değildir. Özellikle kadınlar erkekleri hakkında çok fazla düşünmeye başlar - bu yanlış. Elbette, bir ortağı anlama ve hissetme yeteneği zamanla gelir, fakat ona gitmeniz gerekir. Ne dediğini dikkatlice dinle. İçtenlikle kalbimle kalbe iletişim kurmak için zaman ayırın, her türlü günlük ve yüzeysel şeyler hakkında değil. Ve çok sabır göster. Bunu bir erkekten beklememelisiniz, çünkü kendi yolunda bir çiftin en güçlü ve en sağlam halkası olan bir gibi, bu postülalarda doğaüstü bir şey yok. Bunlar hem iç doğalarını hem de eşlerini sevgiye ve anlamaya dayanan temel normlardır. Bireysel bir öneri üzerindeki bir erkek ile bir kadın arasında kavgalar olabilir, ya da krizlerle yüzleşebilirsiniz, ancak tutarlılık duygusu sabit olmalıdır. Kural olarak, her şey birbiriyle dürüst ve açık iletişim yoluyla çözülür. Ve sonra çift gerçek samimiyete erkeğin kalbine giden yol, erkek doğasının karmaşıklığından çok hassas, savunmasız ve kadınlardan çok daha fazla başkalarının görüşlerine bağlı. Bu özellikle ergenlikte belirgindir. Ve tüm kırılganlıklarının ve hassasiyetlerinin “güçlü erkek” kisvesi altında saklanması gerektiğinden, daha da kadın sinir gerginliğini histeriklerle ya da doktorlarla azaltabilir, skandal yaratabilir. Negatifin boşalması geçti ve ruhu iyileşmeye başladı. Bir adam böyle bir akıntı yapmaz - onurunun altındadır ve ruh gerginlikle aşırı onların bir cam vazo gibi muamele görmeleri gerektiği anlamına gelmez, ancak hassasiyeti ve dikkati göstermek için gereklidir. Bakım, anlayış ve saygı, titizlikle özel bir saplantı olmadan zaman ve ancak o zaman, bir insan sizi tamamen ruhuna sokmak için sevilmek arzusu çok ihtiyaçHer erkek, her ne diyorsa, gerçekten sevilmek istiyor. Ve sevgili bölünmüş, sadık, gerçek ve içten. Her şeyi sevebilecekseniz, sürekli suçlama olmadan tüm avantaj ve dezavantajlarla ve “kendinizi yeniden yaratmaya” teşebbüs ederseniz, adam sizi tüm hayatı boyunca taşıyacakBir kadın, tavrına göre, bir erkeği derinden mutsuz edebilir veya “evrenin kralı” yapabilir. Sadece sevmek değil, sevgilerini her türlü şekilde göstermek kadının gerçek sevgisini kendine hisseden her erkek, dağları yolda hareket ettirebilir, keşifler ve keşifler yapabilir. Fakat eğer aşkı hissetmiyorsa, bir şey için çaba gösterme, bir şey başarma arzusu olmayacaktır. Bu her zaman kazanmak istediğin yasak bir aşk değil!Güzellik erkekler için en önemliBir erkeğin kalbine giden yolu feminen güzellik ve çekicilik ile seçmek mümkün mü? Güzel bir kadının gözü memnun etmesi şüphesizdir, ancak aynı zamanda herhangi bir erkeğin kendi gözünde ve başkalarının gözünde statüsünü ve benlik saygısını arttırır. Ve özelliklerin veya figürlerin ideal güzelliği olmak zorunda değildir, bu konuda standart yoktur - güzellik çok erkeğinle gurur duyması için övünmek için her şeyi yapman gerekiyor. Her zaman çocuk kalırlar, bu nedenle çocuklukta arabaları, sonra kadınları, sonra başarılarını bir kadın, mükemmel figür veya yüz özelliklerine sahip değil, sadece güzel hisseden ve bu hissi başkalarına veren kişidir. Etrafınıza iyilik ve mükemmellik dalgaları yayarak, erkeğinizi sizinle gururlandırabilirsiniz. Ve eğer bir şeye sahipse, bu “oyuncağı” kimseye vermeyecek! Ona bakacak, damat ve beslemek!Cinsellik, bir erkeğin kalbine giden yolun aşamalarından biri olarakGüçlü seks için seks çok önemlidir ve bu onlar için belirli bir kadına sahip olma hakkını güvence altına almaktır. Bir kadın cinselliğini uygun seviyede tutmazsa, erkek ilgisini hemen kaybeder. Fakat birçok insan, “cinselliğin” kavramını tamamen yanlış anlıyor ve şaşırtıcı bir dürüstlükle etek veya çok açık bir bluz giyip, tüm bunları inanılmaz derecede yüksek topuklu ayakkabılarla destekleyerek birçok kadın karşı konulmaz olduklarına inanıyor. Ancak bu, erkekleri çabucak kızdıran gösterişli cinsellik dar bir bluz veya uzun bir etek altında saklanıyor. Bakışlarının hassasiyetinde, hareketlerinin yumuşaklığında, ürpertici bir kahkahada gizleniyor. Ayrıca bir ev bakımı, yemek yapma, tatil düzenleme, erkeğinin arkadaş ve akrabalarını evinde ve hayatında cinsellik asla rahatsız etmez, arzu ve çekiciliğe neden olur, can sıkıntısını uzaklaştırır. Beğendiğiniz genç adamın kalbine giden ilk yolun zaten açık olduğunu az eleştiri - daha fazla çekimErkekler kesinlikle hatalarını açıkça kabul etmekten hoşlanmazlar, bu nedenle herhangi bir eleştiri “düşmanlıkla” algılanır. Erkeğinizi herhangi bir nedenle eleştirmiyorsanız, onu konuşun, tekrar edin - onun tarafından saygı duyulduğunu garanti güzel ve zekice bir ifade var “İfadenin ne kadar sessiz olduğu söylenirse, o kadar net ve daha iyi algılanacak!” - adamınızla iletişim kurmak için yaklaşılması gereken ilke bir şey elde etmek istiyorsanız - beynini çalıştırmayın, buna diğer, hassas ve hassas taraftan yaklaşın. Öyleyse, isteğinizi birkaç kez hatırlatmanız bile gerekmeyecek, o da yerine getirmek için dağları hareket ettirmeye hazır olacak!Hiçbir kelime, herhangi bir erkek gündeme getirilmeli ve yaşamı boyunca “teşvik edilmeli” çocuklar çocuk, hatta büyük olanlar, ama bir erkeğin kalbine açık olması için eğitim yumuşak ve göze çarpmayan olmalı, ancak o zaman başarı ve karşılıklı anlayış senedi almak için biraz ihtiyacınız var - sadece erkeğinizi anlayın! Hemen işe yaramazsa bile - deneyin. Her zaman, bir kadın olarak, yaşam planınızda daha akıllı olduğunuzu unutmayın - siz bir “ocağın yapıcısınız”, bu yüzden bilgeliğinizi alanlarına daha fazla sevgi, özen, hassasiyet ve dikkat, o zaman tüm ilgi ve istekleriniz göz ardı edilmeyecektir. Ve hiçbir durumda sevgi, koruma ve destek olmadan bırakılmayacaksınız! İdeal bir kızın her zaman onun ruh eşini bulacağını bir erkeğin kalbine giden gerçek yol sevgi ve saygının tezahürü, artı bir miktar gerçek kadınsı zayıflık ve çaresizlik, artı bir kişi olarak kendine olan ilginin korunmasıdır - tüm bunlar "daha güçlü cinsiyet" in hiçbir temsilcisini kayıtsız bırakmayacak olan gerçek kadınlıktır!Güzel ve düşünceli bir şekilde sevin, genç erkeğin bütün dünyayı, kalbin ve hayatını ayağa kaldıracak!Kişi ve erkeklerin birbirleriyle ne kadar ciddi bir şekilde etkileşime girdiği hakkında çok tartışılabilir, çünkü bu tamamen farklı bir şekilde gerçekleşir ve kişiye bağlı olarak farklı bir anlam balık olarak suya ihtiyaç duyarlar, çünkü arkadaşlarıyla soruları hakkında konuşmayı kesebilirler ve kadınların her gün karşılaştıkları streslerle başa çıkmalarını sağlayan oksitosin hormonunu adam sorularına çok yakından bakıyorsa, onunla konuşmaya çalışın - adam seni mükemmel şekilde duyuyor ve anlıyormuş gibi yapıyor, ama bu böyle değil. Bu kasıtlı değildir, sadece erkek bedeni beynin böyle bir fizyolojik yapısına sahiptir, sadece bir şeyi işleyebilir. Kadınlarda, beyin bir kerede birden fazla işlemi hepsi bir erkek ve bir kadın çok farklı olduğu için, şeker ve tuz gibi. İletişim farklı olmalı. Psikoloji bakış açısından iletişim, özel bir yaklaşım gerektirdiğini ve özel olduğunu göstermektedir. Bundan yola çıkarak, bir erkekle pozitif iletişim kurabilmek için, “Dillerini konuşmak” dedikleri gibi inceliklerini ve erkeklerle iletişimin sırlarını çözdükten sonra, kişisel ilişkilerde başarılı olmak için bir şans var. Bununla başa çıkabilmek için sadece erkek dilinin yanı sıra erkek davranış ilkelerine de hakim olmak gerekir. Bu gereklidir, çünkü erkeklerin kadınlara göre tamamen farklı bir bilgi algısı vardır. Buna dayanarak, sık sık bir kadın diyalog başlatır, çünkü sadece her şeyi olduğu gibi konuşmak için bir erkeğe konuşması erkekle iletişim kurmak, küçük şeyler ve durumdan rahatsız olmamak, sadece onu ilgilendiren önemli şeyleri anlatmak. Sonunda, konuşmanın neden gerçekleştiği ile ilgili kilit noktadan bahsedin. Sadece bu durumda, adam meydana gelen durumu anlayacak ve meydana gelen sorunu bir duygusal patlama yaratacak kelimeler kullanmamalısınız, sık sık dırdır edici algılanır, açık ve spesifik kuru olduğundan bir insanı şaşırtmaya gerek yok, bunun nedeni çoğu durumda çok sayıda isim ve fiil, daha az sıfat ve zarf kullanmalarıdır. Böylece kadınlar duygularını, duygusal ve psikofiziksel durumlarını gösteren daha fazla kelime söyleme ne zaman ve nerede, anladım ve ne kadar zamanda olacaksın, bir insanı sadece tahrişe götürecek. Sadece önerilerini ve sorularını sor. Bunu yapar yapmaz, erkeğin sizi sorununun çözümü ile tatmin edeceği ve bunu anlayamayacağı hemen fark erkekle olan görüş farklılıklarını tiff olarak görmemelisiniz, kendi görüşünü desteklemenize izin vermeyin. Ancak barışı koruma görevlerini unutma. Günün sonunda, bir erkek tükendiğinde ve konuşmanın sabaha kadar süreceğinden şüphelendiğinde, daha güçlü seks ile tartışmalar yapmaya iletişimin doğru formülasyonu için kurallarProblem çözme sürecinde her şeyi kadın durumunda, basitçe bir isteği vardır, konuşacaktır, bu durumda onun arkadaşına yapması daha iyidir. Bir erkek tavsiye vermeye başlayacak ve hepsi bu. Daha önce de belirtildiği gibi, bir adam sadece bir konuyu iletişim kurarken herhangi bir alt metnin farkına varmazlar, bunun nedeni erkeklerin basit olmasıdır. Bir kadının bir şeye ihtiyacı olursa, gecikmeden konuşmanız sakinleştirmek için yapılan meditasyon öncesi zor bir sohbete başlamanıza yardımcı olacaktır. İç huzuru nasıl koruyacağınızı arayanlar için sevilen birini çekmek için meditasyon yapmayı öneriyoruz. Daha fazla oku - iletişim kurma becerisi, tartışılan konunun görüntüsünün benzerliğiyle ortaya çıkar, bu, erkeklerin tüm konuşmayı bir resme çevirmesi gerçeğinden kaynaklanır ve bu konuyla yüzde yüz aynı olmalıdır. Örneğin, bir erkekle bir iş toplantısına gidecekseniz, o zaman klasik bir takım elbise, çekici bir saç modeli ve iyi bir davranış şekli bir artı olacaktır. Sadece bu durumda, adam ona neden döndüğünüzü anlayacak ve ciddi bir sohbete hazır ulaşmak, bir iş anlaşması ya da ilişki olmak, doğru iletişimi kurmak faydalı kadınlarda algılamadığı detaylar var. Hata yapabilmek için en azından onları bilmeniz yaygın hatalarkadınların bir erkekle iletişim kurmasını sağlayanErkekler, konuşmanın kaynağında suçlamalara dayanamaz. Sürekli tekrarlanma durumunda, erkekler her zaman onlardan gözyaşları, erkeklerin en az hoşuna bir iş tarzında ve daha fazlası değil. Sadece bu durumda olumlu bir sonuç elde verici bir erkek aynı şeyden nefret eder. Bir kadın bu kuralı anlamazsa yalnız kalabilir. Bir erkeği bir şey hakkında endişelendiğinde rahatsız etmesi tavsiye bir erkeğin başına gelenlere ve neden sessiz olduğu tarzında sorgulaması tavsiye edilmez. Erkeklerle iletişim kurmayı başarıyorsanBu temel kuralları sadece daha fazla ve daha fazla kez görüşme arzusu için yapılmalıdır. Erkeklerle kendilerine yakın konular hakkında konuşmaya değer ve kadınların sorunları hakkında konuşmaya kendiniz için daha güçlü seks ile iletişimin sırlarını ortaya çıkaran ipuçlarını ve ipuçlarını bulmayı mümkün kılan birçok edebi kaynak var. Liderlerden biri aranabilir Allan ve Barbara PeaseErkeklerle iletişim konusunda çok sayıda yayın ilgileniyorsanız, ne kadar farklı erkek ve kadın olduğu, bu ünlü yazarların "Erkek ve Kadın, İlişkilerin Dili" kitabına dikkat Nikolaevich LevchenkoVe şimdi formüle etmeye çalışacağız bir erkekle iletişim kuralı. İletişim kuralları, erkeklerin algı psikolojisini dikkate bir erkekle iletişim psikolojisine bakıldığında, bir erkeği sinirlendirmeden ve bir kadın tarafından küçük düşürülmeden, uygun şekilde ilişkiler bazılarının bunun yaşam deneyimine bağlı olduğuna inanmasına rağmen iletişim kurmayı öğrenebilirsiniz. Bununla birlikte, her birimiz çok fazla yaşam tecrübesi olan insanları izledik, ancak iletişimde onlara yardım çocuklara bakın, yaşam deneyimleri yok, ama birçoğu çocukların yetişkinleri nasıl ve nezaketle algıladıklarını, kelimenin tam anlamıyla kendilerini hissettiklerini ve sıklıkla onları ustaca manipüle ettiklerini nedenle, asıl şey, bir erkekle ilk kez iletişim kurduğunuzda, doğal davranır, içten konuşur, gülümser, olumlu bir şekilde ayarlar, duraklamayı nasıl dolduracağınızı düşünmeyin, sadece olan O'nu dinlemek, dinlemek, dinlemek, böylece daha sonra kendinizle yalnız kalmak, gelecekteki romanınızın kahramanı olup olmadığına dair sonuçlar çıkarmaya bir erkekten beklenen cevabı elde etmek için, insan algısının ve erkek iletişiminin psikolojisinin özelliklerini anlamak gerekir."Bir erkekle nasıl doğru ilişki kurulur" konulu uzaktan eğitimi izlemenizi öneririmKarşı cinsten basit, ama çok gerekli kadın iletişim kurallarıSadece her şeyi söyle, ama ipucu yok. Direktliğiniz doğruluksuz olmamalı! Söylemek istediğinizi, bir kelimeye veya cümlelere sahip bir adama “dokunmayacak” şekilde formüle edin. Onun "zayıflıkları" en azından tahmin etmelisin. Onları tanımıyorsanız - söylediğiniz her kelimeye dikkat ilk yirmi saniyesinde, adama sizin için en önemli olanı söylemek için zamanınız var. Karşı cinsteki bir üyenin muhatabı dinlerken sabır gösterebilme süresi budur."Başka" bir kadın olmaya çalışmayın. İletişim kurarken, kendin kalmalısın. Bu arada, birkaç kişi bunu yapabilir. Herkes onları görmek istiyor gibi görünmeye çalışıyor. Ama hiç kimse, er ya da geç insanların kendilerini bugünlere göstereceklerini düşünmez ... Kendinden ve eksikliklerinden utanma her ne olabilirse. Sizde, dünyadaki bütün insanlarda olduğu gibi, kendi "benzersiz benzersizliği" vardır. “Yanlış idealliğin maskeleri” altında imha etmeyin!Bir erkeğin girdiği planları yapmadan önce kafanızda, kendisiyle ilgili sahip olduğunuz planlarla “karşıya geçmek” için kişisel bir ilişkisi olup olmadığını öğrenmenize yardımcı olacak bir soru listesi hazırlayın. Erkekler bu "sürprizleri" sizinle paylaşırsa adamı övün. Ve bu durumda, başarı size önemsiz, aptallık, anlamsızlık veya önemsizlik gibi göründüğünde övün. Bu, size kesinlikle fayda sağlayacak olan erkeklerle iletişim kurmanın adamı “utanç boyasına” sürmeyin! Aksi takdirde, bir erkekte bir aşağılık kompleksi geliştirme riski altındasınız ve kendiniz için tam bir güven kaybını ve erkeğin kendisini “güvence altına alma” riski altındasınız. Utanç erkekleri çok küçük düşüren bir şeydir.“Sanırım”, “Sanırım” veya “Sanırım” gibi ifadeler, erkeklerle diyaloglarda kullanılmaya çalışılmamalıdır. Örneğin, "Sanırım" kullanın. Demek bir insanın seni anlamasıyla daha "özleştin".Adam yanlışsa sessiz olun, ama haklı olduğunu kanıtlamak için çok çalışıyor. Konuş, ama anlaşmazlığı gündeme getirme. Erkekler tartışmaktan hoşlanmaz, çünkü sonuçta kaybeden olmaktan korkarlar. Sessiz olmak zordur - bir erkekle aynı fikirde olun onun için, kendin için değil ve konuşma konusunu diğerine sorunsuzca aktarın. Birinde adam gerçekten ilgi erkekle konuşurken, duraksamalarına acı vermeyin. Konuşmanın ortasında bir yerde sessizleşirse merak etti. Erkekler yüksek sesle tartışırlar, ancak çok nadiren. Bir şey söylemeyi tamamladığınızda, sesinizin tonunu azaltın ve “yüksek” olarak tutmayın. Ve sonra bir adam bir şeyden memnun olmadığınıza karar verebilir veya bir şey söylemediğini sağlam sorulara dayandırmayın. Bir adam bunu sinirlendirmeye başlayacak ve iş için kaçmak için herhangi bir bahane arayacak gündeminde bulunamayabilir.Akşamları asla ciddi konuşmalar yapmayın. İşten bir adam geldi, yorgun, dinlenmeyi hayal etti. Ve sizin için çok önemli olan konuşmanızla bir kişiyi korkutabilirsiniz. Kadınların konuşkanlığını bilerek, korku ile sabaha kadar bir şey hakkında konuşacağınızı kadınsı entelektüel üstünlüğü hissediyorlarsa kendi kendilerini "kapatırlar". Zihninizin "üstünü" gizleyin, böylece adam kendinizi bir erkeği yargılamak için acilen götürdüyse - onu beceriyle yarıda kes bu tarz "kaba" için neler yaptığını söyle ve hemen erkeklerin adresine iltifat ettiğini olarak bir şey sormak ister misiniz? Bir erkekle alışverişe çık, bana ne alacağını söyle. Beyefendi - anlayın. Hayır - hediyeler konusunda ısrar asla ünlü kaprisli "iyi, satın alın" ile küçük düşürmeyin. Erkekler gördüklerinde bir adamın sözleriyle söylenmemiş bir şeyi aramayın. Onu beslemek istedi - sadece yemek istiyor. Onu beslemediğiniz için sizi suçlama arzusu işte yaşadığı sorunları, neden havasında olmadığını vb. Sormaya çalışmayın. Erkekler "kederi" kendi başlarına, soruları veya sorgulamaları olmadan paylaşmayı tercih ederler. Bir erkek uygun gördüğü zaman gelecek ve sana her şeyi anlatacak!Erkeklerden hiç hoşlanmadığı için çılgın duygusallığı kelimelerle ifade etmeyin. Her kelimeden sonra sürekli "kıkırdama" gibi. Tahriş, bu durumda, bir erkeğe her kelimeyle eşleşmiş gibi davranırsınız müstehcen küfürlere karşıysanız.Cevapların yetersizliğinden rahatsız olmayın. İçlerindeki lakisizm birçok erkek tarafından çok sevilir. Özellikle kendilerini ilişkisiz görenleri. Genel olarak konuşursak, erkekler basit bir “hayır” veya sadece “evet” in fazlasıyla yeterli olacağını düşünüyor. Hiçbir erkek, kadınların ortaya çıkan bilgileri ne kadar sevdiğini erkekle görüşmeye geç kalıyorsanız - çeşitli mazeretler üzerinde çok fazla güç ve özen göstermeyin. Bir erkek herhangi bir kızın nasıl bir yere gittiğini çok iyi bilir. Geç kalmak şaşırtıcı değildir. Sürpriz yapmak istermisiniz - hadi saniye başına saniye ya da daha erken gelin!Bir erkeğe emretme. Erkeklerle iletişim kurmanın psikolojisi, eğer onları manipüle etmek istiyorsanız - gizlice, göze çarpmayan bir şekilde yapın. Erkekler zorunlu tonu sevmiyorum. Sevmediklerinden değil ... Algılamayın! Ama kırgın olmayı başarırlar. Ve bir erkeğe aldırış etmemelisin bunun için bir şey sebep olup olmadığını bir ada göre çağır onu kullanmak için küçültücü bir evcil hayvan formu kullanmak mümkündür. Bir erkek sana saygı duyacak, senin için boş bir yer olmadığını anlayacaktır. "Adsız" iletişim, bütün insanları iter, iter ve alarm ilginç ve yeni olanı öğrenmişsindir, sadece iletişim psikolojisi için ipuçları ve kurallarİnsanlarla iletişim psikolojisi, iletişim türlerinin özelliklerini, görüşmecinin başarısına katkıda bulunan temel kuralların tanımını inceleyen bir psikoloji bölümüdür. Aynı zamanda diyalogdaki zorlukları ve insanlarla iletişim kurmanın korkusunu ortadan kaldırmayı da temel kurallarından biri sadece konuşma değil. Ayrıca konuşmanın duygusal rengi de önemlidir. İyi bir sohbetçi olmayı öğrenmek çok basittir, sadece insanlarla iletişim psikolojisinin dayandığı ilkeleri ve kuralları anlamanız toplumun temel sosyal işlevlerinden sanatı, insanların sahip olması gereken temel ve ağır yaşam deneyimlerinden biridir. Sosyal statüye, iş yerine veya yaşam tarzına bağlı değildir, çünkü insanlarla iletişimin psikolojisi herhangi bir konuşmada mevcuttur. Yüz ifadesi, kalay, yüz ifadesi ve tonlama konuşma sırasında konuşmacıyı dolaylı olarak temel ilkelerini bilen bir kişinin gerekli bilgiyi doğru şekilde sunması, kesin sonuçlar elde etmesi ve insanlarla iletişimde başarıya ulaşması çok daha bir otorite garantisi olarak insanlarla iletişim becerileriDoğru iletişim kurmayı öğrenmek, konuşmacıyı anlamak ve konuşma sırasında avantajlı bir şekilde bilgi iletmek için, bilim adamları, gözlemleri herhangi bir konuşma sırasında uyumu bulmaya yardımcı olacak bir dizi kural temel kurallar göre yeteneğiİlginç bilgilerMuhatap önemi. Psikoloji kurallarına göre iletişim, muhataplarla iletişim kurmaya yardımcı olacak ve bu zor konuda kişisel beceriler kazanacak bazı ipuçlarını şeyden önce, iletişim kurarken muhatabınıza, onun hakkındaki görüşünün iyi olduğunu açıkça bildirmek için gereklidir. Bu onu pozitif iletişim için hazırlayacaktır, ancak onun yetkisi de sunumu, başkaları tarafından erişilebilir ve anlaşılabilir olmalıdır. Konuşurken duygusal bir renk kullanmanız önerilir, ancak ölçülüdür. Muhatap altında birebir konuşmalar yapılması gerektiğinde, bu onu kendinize ayarlamanıza yardımcı için gerçek ilgi ifadesi. Konuşurken güven veren bir ortam yaratmaya yardımcı kişinin paha biçilmez kalitesi, gerekli bilgilerin daha da sonuçlanmasına katkıda bulunan ana soruları sorma yeteneğidir. Ve unutma, insanlarla konuşurken muhatapları başında “hayır” kelimesini kullanmanız önerilmez. Eğer muhatap sizin için ilginçse ve aranızda bir çatışma yaratmak istemiyorsanız, teklifi “hayır” kelimesini kullanmadan doğru şekilde reddetmek faydalı kuralları ve iletişim becerilerini özgüven huzurunda gözlemlemek, kolayca çarpıcı sonuçlar elde edebilir ve en iyi muhataplardan biri eğitimli insan, toplumda ihlal kabul edilemez olan iletişim kuralları, mülkiyet, görgü kuralları ve benzerlerini bilir. Erkekler için, gözlemlerini adil cinsiyete en iyi şekilde sunmaya yardımcı olacak bazı kurallar da 10 iletişim kuralıOlumlu tutumErkek kalKendine ve duyma iletişimKapsamlı gelişimAmaçlılık. Kuralları inceledikten sonra, günlük hayatta insanlarla iletişimin ana sırlarını ve cebinizdeki başarının yarısını kızla başarılı iletişim kurmanın anahtar sırlarıBir bağlantı bir konuşma sorularBir kız hakkında duraklama. Sadece konuşmanın samimiyetinde ve sözsüz etkisinde önemli olduğunu unutmayın. Sohbeti hem sözlü hem de vekâletli ve bakışta devam ettirme yeteneği, birden fazla kızı kayıtsız iletişim kurmanın korkusu ve ortadan kaldırılma yöntemleriBugün antropofobi gibi bir tür sosyal fobi var. Bu hastalığa, takıntılı bir korku korkusu eşlik ediyor. Hem geniş bir insan topluluğunda görünme korkusundan hem de insanlarla iletişimden oluşur. Bu durumda, eleme ve tedavi için uzmanlardan yardım korkusunun temel nedenleriDüşük benlik bir deneyime sahip deneyim eksikliği. Sebepleri belirledikten sonra eleme işlemlerine devam edin. Öncelikle, korkunun varlığını anlamanız ve gerçekleştirmeniz ve duruma dışarıdan bakmanız gerekir. Korkunun varlığıyla ilgili bilgileri kabul etmek, bu sorun üzerinde çalışmaya başlamanıza izin verecektir. Burada kendinizi bunun soyut bir korku değil, onun varlığına dair yanlış bir inanç olduğuna ikna iletişim korkusu ile başa çıkmak için yapılacak en önemli şey, kendinizdeki sistematik çalışmadır. Psikoloji üzerine psikolojik eğitimler ve kitaplar yapılırken, aynanın önünde eğitim, durumun görselleştirilmesi sırasında bu süreci her zaman kolay, ilginç ve heyecan verici olmalıdır. Yalnızca sesinize güveniyorsanız, davranışlarınızı kolaylaştırıyorsanız, yüzünüze içten bir gülümseme ve tam bir iç sakinliği hissederseniz başarı elde ki, çeşitli niteliklerin, becerilerin ve yeteneklerin, çeşitli tekniklerin ve iletişim tekniklerinin oluşumu sadece tecrübe ile gerçekleşir. Bu nedenle korkma. Yeteneklerini yavaş yavaş arttırarak sevdiklerinizle veya küçük izleyiciler için iletişim kurmaya projesine destek verin çünkü tüm ruhumuzu içine alıyoruz - aşağıdaki düğmelerden birine tıklayarak makaleyi kız arkadaşlarınızla paylaşınKendinizde bir insan yetiştirerek başlayınEnfes ve şık şeyler giyebilir, göz alıcı makyaj yapabilir, gerilmiş ve çıkıntılı olan her şeyi çekebilir, darmadağınık ve dış hatlarını bırakabilir, ancak tamamen çekici olmayan bir kişilik olarak "The Beautiful" adlı öyküsünde, geminin güvertesinde güzel bir kadın görmüş, arzu ile biten rastgele bir gezgin olarak hatırlayın. Görünüşüyle ​​kalbini fethettiği anlaşılıyor gibiydi, sesini duymak ve sarılmak konusunda sabırsızdı. Ancak güzellik ağzını açtığında, sihir duman gibi kayboldu. “Eyerler ne kadar sıcak! sık sık duyabiliyorsunuz “İçeride ve dışarıda ne var!” Bunlar boş kelimeler değil. Bir kişiyle yakın iletişim kurmaya başladığınızda, ruhunun iç alanına girerken görünüşüne artık dikkat etmeyeceksiniz. Ve ruh için hiçbir şey olmadığında, güzel bir kişilik tarafından desteklenmeyen güzel bir resim, en iyi ilk izlenimleri şekillendirir. Ne samimiyet ne de iletişim başarısız. Ve sırasıyla, giden yol bir kabul sistemi erkeğin kalbine yol bulmak, tamamen hedefe ulaşmanıza izin veren tamamen teknik veya mekanik yöntem ve yöntemlerde ustalaşmak anlamına gelmez. Kalp bir şeydir bir hedef haline geldiğinde, sevginin ince büyüsü mantıklı olarak açıklanamayan ve bileşenlere ayrıştırılamayan durumlarla karşı karşıyayız. Raflara sığmıyorlar. İnsanın "bu ineği" eksantrik, kabarma, kaybeden, vb. Nasıl sevebileceği anlaşılmaz hale geliyor. Birdenbire, muhtemelen bir erkeğin kalbine giden, hiçbir güzellikte olmayan, zayıf olmayan, zeki olmayan, uyuşmayan ve itaatkar köleler bulmamış olan sevgili kadınlarının sayısında buldukları için bazen çok hoş olmayan kadınların bile anladığı şey nedir?• Sürekli erkeklerini övüyorlar mı? • Ona yatakta inanılmaz bir zevk veriyorlar mı? • Evi düzenli tutuyorlar mı? • Bir adam yanlarında sakin ve rahat mı ve kendin olabilir misin? • Bir insana ilham veriyor mu ve kendine güveniyor mu? • Ona ve onun sorunlarına karşı hoşgörülü ve özenli mi? • Her zaman onunla neşe ve keder paylaşmaya yardım etmeye ve paylaşmaya hazırlar mı? • Onu sürekli gelişim içinde tutuyorlar mı? EVET! Bana öyle geliyor ki bütün bunları anladılar ve gerçekleştirdiler. Ve ayrıca ...Sadece bu adamı bütün kalpleriyle seviyorlar. Ve kalbi onu hissediyor. Çünkü her şey kelimeler, işler, hareketler, kıyafetler ve yıkanmış bulaşıklarla pirzola - bütün bunlar bu sevginin doğal bir tezahürü olarak erkeğe güven vermek için telaffuz etmeniz gereken kadar övgü uygulayabilirsiniz, ancak ona gerçekten veya ona derinden inanmazsanız, o zaman hiçbir kelime yardımcı ve hoşgörü, karşılıklı anlayış ve nezaket ile ilgili gösteriler yapabilirsiniz, ancak kalpten geçilmezlerse gösterge niteliğindeki performansları nedenle, bir erkeğin kalbine, bir kadının kalbine gelince, bence yürekten gelen samimi ve gerçek sıkışmış bir kadınBir gün Avrupa'da seyahat ederken, yanlışlıkla bir gazetede trajik bir hikayeye rastladım. Bir erkek ile bir kadın arasında yanlış anlaşılma vardı, kavga etmeye başladılar. Haklılığını kanıtlamaya çalışan bir kadın, çekincesini kaybetti ve duygusal olarak davranmaya başladı. Bir erkek, sıklıkla olduğu gibi, derhal “kapandı” ve kendi içine girdi. Telefon konuşmalarına cevap vermedi, kendisine geldiğinde evin kapısını açmadı. Anlaşılması gereken, kendisini açıklayan ve sevgilisiyle olan ilişkilerini geliştiren bir ihtiyaç duyduğunu hisseden kadın, konuşmasına izin vermeyeceği ve şömineden bir bacadan evine girmeye karar vermeyeceği için sinirlendi. Yangın merdiveninden evinin çatısına tırmandı, borudan aşağı inmeye başladı ve yardım istedi, ama ev özeldi ve bir yana durdu, ve artık kapısını çalmadığını gören adam havaya çıktı. Kadın zaten boğulmuşken eve geç döndü. Birkaç gün sonra, kokuyu algılayan polisi aradı ve kız arkadaşı baca açılışında ölü hikaye bize çok şey öğretiyor. Hayatta, bu kadar trajik bir sonla olmasa da benzer durumları görüyorum. Bir kadın bir erkeğe ulaşmaya çalışır, kapanır ve sağır hale gelir. Bir kadın durmaz ve farklı bir yaklaşım bulmaya çalışmazsa, “baca borusuna sıkışması” tehlikesi düşüncemizin değiştiremeyeceği şeyler var, hangi artıları ve eksileri bulduğu önemli değil. Sabahleyin yağmurda yağmak gibi. O zaman ne olacağını düşünüyorsun? Eğer bir şemsiyeniz yoksa, lekelenirsiniz. Islak kıyafetlerle yürümeyi sevmiyoruz, ama bu kaçınılmaz, çünkü yağmur su. Ve ıslanmak istemiyorsak, yağmura hazırlanmamız gerekir, yani bizimle bir şemsiye alın. Bir erkekle iletişim kurmada aynıdır, eğer hazırlıklı değilseniz bazı rahatsızlıklar yaşarsınız. Ama erkek varlığın doğal unsurlarıyla nasıl başa çıkılacağını biliyorsanız, için, bir erkeğin her zaman her şeyi kontrol altında tutabilmek istediğini bilmek yeterlidir. Şaşırmış ve onun ne olduğunu anlamayan, erkek özünün bir bölümünü kaybetmenin ne demek olduğunu anlamayan bir erkek olmak. Bir erkek böyle hissetmek erkekle iletişimi geliştirmek için, ona sorunları çözme yeteneğine inandığını göster. Ya da en azından yeteneklerine olan inancını sallamaya İletişim - Kadın Memo1. Erkekler kazanmak ister, kadınlar bakmak ister. 2. Erkekler etkilemek ve hayranlık uyandırmak ister, kadınlar onlarla empati kurmak ister. 3. Erkekler başarıyı en yüksek önceliğe koymuş, kadınlar - ilişkiler. 4. Erkekler göreve konsantre olur ve ilgisiz bilgileri görmezden gelir. Bir kadının görevleri değiştirmesi ve her birine belirli bir zaman vermesi daha kolaydır. 5. Erkek iletişiminin amacı bilgi iletmek, kadınlar ilişki kurmaktır. 6. Aklında bir erkek, tüm bunları bir araya getirmeye meyilliyken duygularını, tutumlarını ve bilgilerini zamanlarda yapılan çalışmalar, zemindeki doğal iletişim davranış ve tarzlarının yalnızca içgüdülerimizin etkisinde değil, aynı zamanda eğitimin de altında olduğunu doğrulamaktadır. Bu nedenle, kadın ve erkek psikolojisinde burada verilen farklılıkların bir genelleme olduğunu ve genel kuralların istisnalarının mümkün olduğunu akılda tutmak gerekir. Ancak çoğu durumda, ne kadar doğru olduklarına iyi şanslar ve yakında Samprosvetbulletin sayfalarında görüşmek üzere!Bir erkeğin kalbini nasıl kazanırsınErkekler her zaman kahraman gibi görünmek ister, kadınları için en fazla olmak isterler akıllı, güzel, güçlü, yetenekli. Onlar, çocuklar gibi, büyüklüklerinin övülmesini ve tanınmasını duymak istiyorlar. Çok kolay! Güzel, iyi, yetenekli ve ekonomik bir kadın erkeğine övgüde bulunmadığında, bütün yetenekleri kalbini kazanmaya yardımcı olmaz. Bir kadın bir erkeği alçalttığı zaman, donuk bir bakışla ona baktığında ve yetenekli ve yetenekli olduğuna inanmadığında, onu kendinden de kulakları sever! Ve sadece gözler değil. Evet, başlangıçta görünüme dikkat ederler, ancak bu güzel görünümün arkasında hiçbir şey yoksa, o zaman uzun bir süre böyle bir kadının yanında oyalanmayacaktır. Sadece kadınlar hayranlık sözleri duymaktan hoşlanmaz, aynı zamanda erkekler ve daha pek çok şeyi de severler. Kadınların adreste samimi övgülerini bekliyorlar. Ve eğer bir kadın bir erkeği övürse, ona hayran kalırsa, onu büyütürse, bütün dünyayı ayağa kaldırır.! Bu arada, bir erkeğin kalbini nasıl kazanacağını ve başarılı bir şekilde evlenmeyi öğrenmek istiyorsan, örneğin güçlü ve benzersiz eğitmenlerden yararlı bilgiler kullanabilirsin. Lisa Peterkina . Lisa, Taocu enerji uygulamalarını öğretir. Ayrıca Rustam Rezepov'dan gelen kadınlar için gizli bilgi tabanını da kullanabilirsiniz. Veritabanına erişebilirsiniz burada .Eğer sevdiklerinizin kalbine bir yol bulmak istiyorsanız, o zaman bir köfte ile bir borsch yeterli olmayacaktır. Ruhunu, aklını fethet ve sonra da kalbi sözler ve sıcak enerji verinHer insan sevgi, itiraf ve hayranlık ister. Her insan eşsiz ve değerli olmak ister. Bugün insanlar duygusal açlık yaşıyor, çoğu insanın normal sıcaklığını ve pozitif, pozitif enerjisini kullanmıyor. Seçtiğin kişiye ver, sana kalbini vermekten mutlu olacak. Bugün hepimiz sıcak, parlak enerji kıtlığı yaşıyoruz. Çok fazla sevgi, çok fazla ısı, çok fazla ışık yok. Bu enerjilerin sayısı arttıkça, daha ver ve sevgi ve sıcaklık ver! Ve açgözlü olmayın, çünkü size hiçbir şeye mal olmaz, ruhu mahvetmeyin!Unutmayın, sadece bir kadın aşk, tanıma ve hayranlık sözlerine ihtiyaç duymaz. Her erkek aynı zamanda kadınından en keyifli, en akıllı, en güzel, en iyi olduğunu ve ona inandığını duymak ister. Ancak bugün, kadınların diyetler hakkında konuşması ve hala kaç gram kilogram atması gerektiği, erkekleri ve erkekleri için kibar sözlerden daha övgü!Onlara iyi sözler söyle, övün ve hayranlık duy, ama içtenlikle yap! Herhangi bir yanlışlık farkedilir ve yanlıştır, samimiyetsiz övgü ruha tükürmek gibidir. Örneğin, seçtiğiniz bir bülbülle doldurduğunda, size iyi sözler söylediğinde hissinizi hayal edin ve o zaman birçok kadına aynı kelimeleri söylediğini anlayacaksınız. Bu nahoş, katılıyorum. Veya, örneğin, size aşık olan bir adam size, sizin için üzülmediği sözleriyle bir elmas yüzük verdi ve size her şeyi vermeye ve dünyayı ayağınıza atmaya hazır, ve bunun bunun bir elmas ve yüzük olmadığını bileceksiniz. bir kuruşa mal oluyor. En azını söylemek gerekirse, sahip olduğunuz duyguların tatsız olacağını hayranlık sözleri. Samimi olmalılar! İnan bana, her insanda her zaman hayran kalacak bir şeyler bulabilirsin. Gerçek şu ki, erkeğinizin yetenekli, zeki, çalışkan, en iyi ve en harika olduğuna gerçekten inandığınızda ve ona bunu anlattığınızda, ona sürekli ve güçlü bir enerji akışı sağlarsınız. İçten, yürekten övgü ile, sevdiklerinizi süper enerjiyle yüklersiniz. Ve sizden ne kadar çok beklentiniz varsa, ona o kadar fazla inanırsanız, o kadar fazla verir. Ne de olsa, kalbindeki her erkek kesinlikle birisinin ona inandığını ve ona hayran olduğunu hayal eder. Ve bu, bir erkeğin kalbine giden en kesin, en güvenilir ve en kısa bir nüans daha ekleyeceğim. Ve bu, yine mükemmel bir figür ya da harika bir mutfak değil. İnsanlar kendilerinden hoşlanır. Bu keşif, ünlü psikoterapist Dr. Erickson tarafından yapıldı. Ve "yansıtma" yöntemini kullanarak herkesi kendinize sevebilirsiniz. Bu yöntemi makalede ayrıntılı olarak açıkladım. "Karizmanın Sırları". Övgü ve kibar sözleri eksik ve mutlu olmayın! Bu makale sizin için yararlı olduysa ve arkadaşlarınıza bu konuyu anlatmak istiyorsanız düğmelere tıklayın. BÜYÜK TEŞEKKÜRLER! Videoyu izle ERKEĞİN KALBİNE GİDEN YOL NERESİNDEN GEÇER? 26 Ağustos 2022. Aşağılık ve Üstünlük Kompleksi Bireysel psikolojinin bulgulamalarından biri olan “aşağılık kompleksi”, öyle görülüyor ki bütün dünyada bilinir duruma gelmiştir. Pek çok ekolden psikologların benimsedikleri bu deyimden, muayenehanelerinde hastalarını tedavi ederken yararlandıklarını görmekteyiz. Ne var ki bu deyimi her zaman doğru dürüst anladıklarından ya da kullandıklarından hiç de emin değilim. Örneğin, kendisinde aşağılık kompleksi bulunduğunu hastaya söylemek, tedavi çalışmalarımızda bizi hiç de ileriye götürecek bir davranış değildir; böyle davranmakla, kendisindeki aşağılık kompleksiyle nasıl başa çıkacağını hastaya göstermemiş, tersine kompleksi daha da derinleştirip güçlendirmiş oluruz. Bizim yapacağımız, hastanın yaşam üslubunda dile gelen yılgınlığı teşhis etmek, özgüven duygusundan yoksun olduğu noktayı titizlikle saptayıp kendisini bu noktada gereken cesaretle donatmaktır. Bir nevrozluyu başka nevrozlulardan ayıran, kendisinde bir aşağılık kompleksi bulunup başkalarında bulunmayışı değildir. Bir nevrozluyu başka nevrozlulardan ayıran, onun yaşamın yararlı tarafında kalma gücünü hangi durumlarda göstermediği, onun kendi çaba ve etkinlikleri için belirlediği sınırlardır. Nasıl ki başı ağrıyan birine “Sizin başınız ağrıyor, bütün derdiniz bu” demekle ondaki baş ağrısını gideremezsek, nevrozlu kimseye de “Sizde aşağılık kompleksi var” demekle yılgınlığını pek ortadan kaldıramayız. Çok sayıda nevrozlu, kendilerini yetersiz hissedip hissetmedikleri sorusuna “hayır” karşılığını verecektir. Hatta bazıları şöyle yanıtlayacaktır soruyu “Tam tersi. Çevremdeki insanlardan üstün olduğumu pekâlâ görmekteyim.” Nevrozlu kimseye böyle bir soru yöneltmemizin bir gereği yoktur; onun yalnızca davranışını gözlemlemek bize yetecek, söz konusu kişinin önem ve değerine kendini inandırmak için ne gibi numaralara başvurduğunu davranışı bize gösterecektir. Örneğin, üstünlük taslayan biriyle karşılaştık mı, bu davranışıyla onun şöyle demek istediğini tahmin edebiliriz “Başkaları beni görmezden geliyor. Ben de onlara kendimi kanıtlamak istiyorum.” Konuşurken var gücüyle ellerini kollarını oynatan birine rastladık mı, davranışından içinde şöyle bir duygunun yaşadığı sonucunu çıkarabiliriz “Elimi kolumu oynatarak vurgulamazsam, sözlerimin hiçbir ağırlığı olmaz.” Başkalarından üstünmüş gibi davranan kişilerde bir aşağılık kompleksinin olabileceğini ve kompleksin pek büyük çabalarla gizli tutulmaya çalışıldığını düşünebiliriz. Boyunun fazla küçük olduğu tasası içinde yaşayan biri, boyunu büyük göstermek için parmaklarının ucuna basarak yürür adeta. Özellikle bu davranışı, boylarını birbirleriyle karşılaştıran çocuklarda bazen izleyebiliriz. Ötekilerden daha kısa olduğunu düşünen çocuk uzanıp gerinir, vücudunu dimdik tutmaya çalışır, boyunu olduğundan daha uzun göstermeye çaba harcar. “Boyunun yeterince uzun olmadığına inanıyor musun?” sorusunu yönelteceğimiz böyle bir çocuktan, boyunun kısalığını kabullenip bunu açıkça söylemesini pek bekleyemeyiz. Dolayısıyla, güçlü bir aşağılık kompleksini içlerinde barındıran kimselerin mazlum, sakin, çekingen ve yumuşak başlı kimselermiş gibi bir görünüm sergileyeceği hiç de doğru değildir. Yetersizlik duygusu binlerce değişik kılıkta açığa vurabilir kendini. İlk kez hayvanat bahçesine götürülen üç çocuğa ilişkin bir anekdotu aktararak belki bunu somut şekilde anlatabilirim. Bir aslan kafesinin önüne geldiklerinde çocuklardan biri annelerinin arkasına saklanarak şöyle der “Eve gitmek istiyorum.” Olduğu yerden kıpırdanamayan ikinci çocuk ise benzi sapsarı kesilip titreyerek “Hiç korkmuyorum, ama hiç!” der. Aslana dik dik bakan üçüncü çocuk ise annesine dönüp “Yüzüne tüküreyim mi şunun?” diye sorar. Gerçekte üç çocuğun üçü de aslan karşısında bir yetersizlik duygusuna kapılmış, ama her biri içindeki duyguyu başka biçimde, kendi yaşam üslubuna uygun olarak bunu dile getirmiştir. Belli bir ölçüde hepimizde aşağılık duygusunun olduğunu söyleyebiliriz; çünkü hepimiz de canla başla düzeltmek, iyileştirmek istediğimiz konumlarda bulunuruz. Cesaretimizi yitirmemişsek, konumumuzu iyileştirip içimizdeki aşağılık duygularından dolaysız, gerçeğe uygun ve memnunluk verici bir şekilde kurtulmaya çalışırız. Hiç kimse yoktur ki bir aşağılık duygusuna uzun süre katlanabilsin; içindeki bu duygu bir gerilim durumuna sokar insanı, gerilim de onu bütün amansızlığıyla bir eylemde bulunmaya zorlar. Ama diyelim ki yılgınlığa kapılmış biridir bu insan; gereği gibi çaba harcaması halinde durumu düzeltebileceğine inanmamaktadır. Beri yandan, içindeki aşağılık duygularına da daha fazla katlanacak gücü kalmamıştır; bu duygulardan kurtulmak için savaşacak, ama bunu öyle yöntemler izleyerek yapacaktır ki, durumunda herhangi bir iyileşme sağlayamayacaktır. Amacı güçlüklerin üstesinden gelmektir; ama karşılaştığı engelleri yenmeye çalışacakken, bir üstünlük duygusuna kavuşana kadar kendisini uyutacak, bir esriklik durumuna sokacaktır. İçindeki aşağılık duyguları ise giderek güçlenecektir; çünkü bunların yol açtığı durum değişmeden sürüp gidecek, aşağılık duygularının meydan okuyuşu varlığını ileride de koruyacaktır. Bu durumda attığı her adım söz konusu kişiyi kendini daha çok aldatmaya yöneltecek, sorunları giderek artan bir dayatmayla onu ezip bunaltacaktır. Kendisini anlamadan böyle bir kişinin devinimlerini gözden geçirdik mi, bunlar durumu düzeltmeye yönelik değil de, rasgele devinimlermiş gibi bir izlenim bırakır üzerimizde. Ne var ki onun da herkes gibi karşılaştığı güçlüğün üstesinden gelmek için savaştığını, ama ortadaki nesnel koşulları değiştirebilme umudunu yitirdiğini kavrar kavramaz, tüm girişim ve çabalarında bir tutarlılığın varlığını hemen algılarız. Böyle bir kişi kendini güçsüz hissediyorsa, kendini güçlü hissedeceği durumlara sığınmaya çalışacaktır. Daha güçlü olmaya, durumu daha aklı başında değerlendirmeye değil, kendine daha güçlüymüş gibi bakabilmenin yolunu arayacaktır; ne var ki kendi kendini aldatmaya yönelik çabalarında yalnızca belirli ölçüde bir başarı elde edebilecektir. Meslek yaşamında karşılaştığı sorunların üstesinden gelecek gücü içinde hissetmedi mi, belki aile yaşamında zorba biri gibi davranıp önemli bir kişi olduğuna kendi kendini inandıracaktır. Böyle bir yol izleyerek kendini kandırabilirse de, içindeki aşağılık duyguları kaybolmayıp ileride de varlığını sürdürecektir. Eski durumun yarattığı aynı aşağılık duygularıdır bunlar, ruhsal yaşamının temelinde sürekli bir akıntı halinde yaşar giderler. Böyle bir durumda haklı olarak bir aşağılık kompleksinden söz edebiliriz. Artık bir aşağılık kompleksinin tanımını yapmanın zamanı gelmiş bulunuyor. Aşağılık kompleksi, insanın yeterince uyum sağlayamadığı ya da üstesinden gelecek donanıma sahip olamadığı bir güçlük karşısında doğup çıkar ve karşılaşılan güçlüğün üstesinden gelinemeyeceği inancıyla kendini açığa vurur. Bu tanıma göre öfke bir aşağılık kompleksinin dışavurumu olabileceği gibi, gözyaşları ve kendini bağışlatmak istemeler de yine böyle bir kompleksin dışavurumu olabilir. Aşağılık duygusu organizmada bir gerilime yol açacağı için, böyle bir kimsede her zaman üstünlük duygusu doğrultusunda gerilimi giderici bir devinimle karşılaşılır, ancak sorunun çözümü doğrultusunda bir devinim değildir bu. Dolayısıyla, üstünlük duygusu sağlamaya yönelik devinim, yaşamın yararsız tarafında yer alır. Gerçek sorunun çözümü ileri bir tarihe ertelenir ya da rafa kaldırılır. Etkinlik alanı küçültülür giderek, başarı yönünde ilerlenecekken yenilgilerden kaçmaya çalışılır. Aşağılık kompleksini içinde barındıran kişi adeta duraksar, olduğu yerde dikilip kalır, hatta güçlükler karşısında geriler. Böyle bir davranışı meydan korkusunda agorafobi açık seçik gözlemleyebiliriz. Bu belirti, şöyle bir inancın dışavurumudur “Fazla ileriye gitmemeliyim. Bana aşina koşulların dışına çıkmamalıyım. Yaşam tehlikelerle doludur, bu tehlikelerle karşılaşmamaya bakmalıyım.” Böyle bir davranışa kesinlikle bağlı kalacak insan odadan dışarı adımını atmaz ya da bütün zamanını yatakta yatarak geçirir. Güçlükler önünde gerilemenin en belirgin dışavurumu intihar olayıdır. İntiharla, yaşamın güçlükleri karşısında pes edildiği açığa vurulur, durumu düzeltmek için elden hiçbir şey gelmediği inancı dile getirilir. İntiharın her zaman bir suçlama, bir öç alma anlamına geldiğini düşündük mü, bu eylemin temelinde bir üstünlük çaba ve eğiliminin yattığını anlayabiliriz. Canına kıyan herkesin, ölümünden sorumlu tutmak istediği biri vardır. İntihara kalkışan kişi şöyle söylemek ister adeta “Ben insanlar arasında en ince duygulu, en hassas biriydim, ama sen alabildiğine zalim davrandın bana.” Her nevrozlu etkinlik alanını şu ya da bu noktada sınırlar, içinde bulunduğu durumla olabildiğince yüz yüze gelmemeye çalışır. Üç temel yaşam sorunuyla kendisi arasına bir uzaklık koymaya çalışır, üstesinden geleceğine inandığı koşulların dışına çıkmamaya bakar. Bu davranışıyla kendisi için dar bir kulübe kurup çatar, kapısını kapar kulübenin, yaşamını rüzgârdan, güneş ışığından ve temiz havadan uzak bir ortamda geçirir. Övünüp caka satarak mı, yoksa ağlayıp sızlayarak mı çevresindekileri parmağına dolamak isteyeceği, gördüğü eğitime bağlıdır. Bunun için, daha önce deneyip de güttüğü amaçlara ulaşmada hepsinden etkili olduğuna inandığı bir yol seçecektir. Bazen seçtiği yöntemden memnun kalmayarak bir başka yöntem izlemeye koyulur. Hangi yöntemi seçerse seçsin, amaç aynıdır Ciddi çalışmalarla durumu düzeltmek zorunda kalmaksızın bir üstünlük duygusuna ulaşmak. Çevresindekileri en etkili biçimde gözyaşlarıyla sus pus edeceğini anlayan yılgınlığa kapılmış bir çocuk, dokunsan ağlayacak biri olup çıkar zamanla; böyle bir çocukla ilerideki melankolik erişkin arasındaki yol ise fazla uzun ve dolambaçlı değildir. Benim “su gücü” diye nitelediğim gözyaşları ve sızlanmalar, toplumun rahatını kaçırmada ve başkalarını kendine kul köle yapmada son derece etkin bir araçtır. Gerek böylelerinde, gerek içlerinde suçluluk duygusu barındıran ürkek ve utangaç insanlarda aşağılık kompleksi, ruh yaşamının hemen üst yüzünde karşımıza çıkar; bu kişiler kendilerine bakacak güç ve yetenekten yoksunluklarını ağızlarıyla itiraf ederler. Genellikle saklayıp gizledikleri şey, alabildiğine yüksekte saptadıkları üstünlük amaçlarıdır, her ne pahasına olursa olsun herkesten öne geçme istekleridir. Pek övüngen bir çocuk üstünlük amacını ilk bakışta ele verir; ne var ki sözlerinden çok davranışlarına iyice dikkat ettik mi, açığa vurmayarak içinde sakladığı aşağılık duygusunu hemen görebiliriz. Oedipus kompleksi denilen kompleks, gerçekte nevrozlunun “dar” kulübesini anlatan seçkin bir örnekten başka bir şey değildir. Aile çevresi dışında sevgi sorunuyla yüz yüze gelmekten korkup çekinen bir insan, bu sorunun üstesinden gelecek gücü gösteremez. Etkinlik alanını aile çevresiyle sınırlı tutan bir kişinin cinsel eğilimlerinin de bu sınırlar dışına çıkamadığını görmek bizi şaşırtmayacaktır. İçlerindeki güvensizlik duygusuyla kendilerine en yakın birkaç kişi dışında başkalarına ilgi göstermeye yanaşmayan kimselerdir bunlar. Başkaları karşısında şimdiye kadar alıştıkları efendi rolünü oynayamayacaklarından korkarlar. Anneleri tarafından el bebek gül bebek büyütülen, her isteklerinin yerine getirilmesini başkalarından haklı olarak bekleyebilecekleri inancı içinde yetiştirilen, aile dışında ortaya koyacakları bağımsız çabalarla başkalarının ilgi ve sevgisini kazanmak diye bir şeyi asla yaşamamış bütün çocuklar, Oedipus kompleksinin kurbanlarıdır. Erişkin kimseler olduklarında da annelerinin eteklerine yapışıp bırakmazlar. Sevgide kendileriyle eşit haklara sahip bir arkadaş değil, hizmetlerine koşacak birini arar, destek ve yardımına en çok güvenecekleri kimse olarak da annelerini görürler. Yeter ki ortada kendisini şımarık büyütecek, başka insanlara ilgi duymasını sağlamaya yanaşmayacak bir anne, kendisine umursamazlık ve soğuklukla davranacak bir baba bulunsun, her çocukta bir Oedipus kompleksi yaratma olasılığı vardır. Sınırlandırılmış devinim tablosu, bütün nevrozlarda karşımıza çıkar. Kekeme çocukların konuşma tarzında bunlardaki kararsız tutumu izleyebiliriz; içlerindeki az buçuk toplumsallık duygusu, kendilerini çevrelerindeki arkadaşlarla ilişki kurmaya yöneltir, beri yandan aşağılık duyguları ve bir girişimde bulunmakta duydukları korku toplumsallık duygusuyla çatışır, bu çatışma da konuşmalarında tökezlemelere yol açar. Okulda arkadaşlarından geri kalan çocuklar, otuzuna gelmiş, hatta otuzunu aşmışken hâlâ bir meslek edinemeyenler ya da evlenme işini bugünden yarına erteleyen erkek ve kadınlar, dönüp dolaşıp aynı davranışı yinelemekten kendilerini alamayan saplantı nevrozuna yakalanmış kişiler, uykusuzluk çeken, bir sonraki günde yapılacak işleri düşüne düşüne kahrolan insanlar, bunların hepsi de aşağılık kompleksine örnek gösterilecek kimselerdir; söz konusu kompleks, yaşamsal sorunların çözümünde ilerlemeler kaydetmekten kendilerini alıkoyar. Mastürbasyon, erken boşalma, iktidarsızlık ve sapıklık, karşı cinsle ilişki kurmada yetersizlik korkusundan doğup çıkmış kararsız bir yaşam üslubunun belirtileridir. “Neden bu yetersizlik korkusu?” diye soracak olursak, korkuya eşlik eden egemenlik amacını karşımızda buluruz. Soruya alacağımız yanıt ancak şu olabilir “İnsan fazlasıyla büyük bir başarıya kavuşmayı amaç edinmiştir de ondan.” Aşağılık duygusunun aslında patolojik nitelik taşımadığını söylemiştik. Aşağılık duygusu, insanları durumlarını iyileştirmeye yönelten bir nedendir. Örneğin, bilim dediğimiz şeyin de oluşumunu sağlayan biricik koşul, insanların kendi bilgisizliklerini acı bir şekilde duyumsamaları ve geleceği önceden görmeye olan büyük gereksinimleridir. Bilim, insanların durumlarını iyileştirmeye, evren konusunda daha çok bilgi edinip onu daha geniş çapta egemenlik altına almaya yönelik çabalarının bir sonucudur. Hatta bana öyle geliyor ki bütün uygarlığımızın temelinde aşağılık duyguları yatmaktadır. Bizim gezegeni dışarıdan gelip görecek tarafsız bir gözlemci, şu sonuca varacaktır kuşkusuz “Bütün o toplumsal kurum ve kuruluşları, kendilerini güvence altına almaya yönelik girişimleri, evlerinin üzerinde yağmuru geçirmeyen çatıları, ısınmak için giydikleri giysileri, trafiği kolaylaştırmak için yapılmış yollarıyla bu insanlar yeryüzü sakinlerinin anlaşılan en güçsüzleridir.” Ve bir bakıma insanlar gerçekten de yeryüzündeki yaratıkların en güçsüzüdür. Örneğin, biz insanlarda bir aslanın ya da bir gorilin gücü bulunmaz, pek çok hayvan yaşamın güçlükleriyle başa çıkma konusunda bizlerden daha üstün bir donanım sahibidir. Kimi hayvanlar da vardır, kümeler oluşturarak, sürüler halinde bir araya gelerek güçsüzlüklerini gidermeye çalışır. Ama dünyanın hiçbir yerinde insanlardaki kadar değişik ve iyi örgütlenmiş toplumlara rastlanmaz. İnsan yavrusu hayli güçsüz konumdadır, büyüyünceye kadar pek çok yıl sürecek bir bakım ve korunmayı gereksinir. İnsan denilen varlığın yaşamının belli bir döneminde insan ailesinin en genç ve en güçsüz üyesini oluşturduğu, toplumun koruyuculuğundan yoksun insanların tümüyle çevrenin kaprislerine teslim olacağı düşünülürse, toplumsallık duygusuna sahip olacak şekilde yetiştirilmeyen bir çocuğun karamsarlığa ve aşağılık kompleksine kapılmaktan asla yakayı kurtaramayacağını anlamak zor değildir. Beri yandan, toplumla işbirliğine en çok eğilimli insanın karşısına bile yaşamın durmadan yeni sorunlar çıkaracağını da anlamıyor değilim. Hiç kimse çevresinde başlıca sözü geçen kişi konumunu ele geçirmeden, en son ve en kesin üstünlük amacına erişmiş sayılamaz. İnsanın ömrü pek kısa, kendisi ise pek güçsüzdür. Üç yaşam sorununda her zaman için daha zengin, daha doyurucu çözümlere ulaşma olanağı vardır. Bizler belli bir çözüme her seferinde biraz yaklaşabilir, elimize geçen şeyle asla yetinip rahatlayamayız. Her zaman savaş sürüp gider; ama savaşma ancak toplumla işbirliğine hazır insanlarda umut vaat eden, verimli, ortak durumumuzun gerçekte iyileştirilmesine yönelik nitelik taşır. Sanırım hiç kimse, bizim en yüksek yaşam amacımıza kesinlikle erişemeyecek oluşumuzdan yakınmayacaktır. Tek bir kişinin ya da bütün insanlığın bundan böyle hiçbir güçlüğün kendilerini beklemediği bir aşamaya eriştiklerini kafamızda tasarladık mı, böyle bir durumda yaşamın pek sıkıcı olacağı duygusu ister istemez içimizde uyanacaktır. En yüksek yaşam amacına erişilmesi durumunda ileride gerçekleşecek her şey önceden görülebilecek, önceden hesaplanabilecektir. Bir sonraki şaşırtıcı olanakları beraberinde taşıyıp getiremeyecek, geleceğe yönelik merak dolu hiçbir beklenti söz konusu olamayacaktır. Yaşamın bizim için güzelliği, albenisi, her şeyden önce bir kesinliği içermeyişinden kaynaklanır. Her şeyden haberimiz olsa, her şeyi bilseydik, tüm tartışmalar, tüm keşifler sona ererdi. Bilim denilen şey ortadan kalkar, çevremizdeki evren üst üste iki kez anlatılmış bir öykü gibi bize sıkıcı gelmeye başlardı. Henüz ulaşılamamış amaçları düşündürüp gönlümüzü hoşnutlukla dolduran sanat ve din bir anlam taşımaktan çıkardı. Yaşam kaynağının o kadar kolay tüketilmezliği, bizim için büyük bir mutluluktur. İnsanların savaşımı asla sona ermez, her zaman karşımızda yeni sorunlar bulur ya da bunları icat eder, toplumsal çalışma ve başarıların yeni olanaklarını yaratabiliriz. Nevrozluların bu yoldaki çabaları başından beri sınırlıdır, ürettikleri çözümler düşük düzeyde, karşılaştıkları güçlükler yeterince büyüktür. Normal insan giderek daha doyurucu çözümlere ulaşıp, eski çözümleri geride bırakarak yeni sorunlar ve çözümlere yönelebilir. Böylece başkaları için yararlı işler yapacak yeteneğe kavuşur; geriden topallayarak yürüyüp gelmez ve diğer insanlar için bir yükümlülük oluşturmaz, kendisine özel ilgi gösterilmesini gereksinmez ya da böyle bir istekte bulunmaz, cesaret ve bağımsızlıkla ilerleyerek sorunlarını ruhundaki toplumsallık duygusuyla uyum içinde çözmeye çalışır. Üstünlük amacı her insanda bir kişisellik ve biriciklik damgasını taşır, temelinde yaşama verilen anlam yatar ve bu anlam sözcüklerle dile getirilebilecek gibi değildir. İnsanın yaşam üslubu üzerine inşa edilmiştir bu anlam ve insanı kendisi tarafından yaratılmış bir ezgi gibi sarıp sarmalar. Hiç kimse yoktur ki, üstünlük amacını kesin olarak sözcüklere dökülebilecek gibi yaşam üslubunda açığa vurabilsin. Herkes bir belirsizlik içinde dile getirir onu, dolayısıyla bizler söz konusu kişinin bize sunduğu ipuçlarından yola koyularak bunun nasıl bir yaşam üslubu olduğunu saptamak zorundayız. Bir yaşam üslubunun anlaşılması, bir şiirin anlaşılmasına benzer. Şair, şiirinde sözcükler kullanır ister istemez; ama güttüğü niyetler, salt kullandığı sözcüklerden fazla bir şeydir. Niyetlerinden en büyük bölümü keşfedilmeyi ister bizden, satırların arasında okumamızı gerektirir. Alabildiğine incelikli ve karmaşık bir yaratı ürünü olan yaşam üslubunda da durum aynıdır. Psikologlar da satırlar arasında okuma becerisini elde etmek, yaşamsal dışavurumların nasıl değerlendirileceğini öğrenmek zorundadır. Başka türlü de olması düşünülemez. İnsan ilk dört ya da beş yaşına kadar kendine bir yaşam amacı saptar, böyle bir yaşam amacına da matematiksel bir yöntemle değil, karanlıkta el yordamıyla, yarı anlaşılmış duyguların yardımına başvurularak, ele geçirilecek ipuçlarından yola çıkılıp, açıklamalar peşinde körlemesine koşturularak ulaşılır. Üstünlük amacı da buna benzer biçimde el yordamıyla ve tahminlerle saptanır; yaşama susamış, dinamik bir eğilimdir bu amaç, harita ve coğrafya açısından belirlenmiş bir nokta değildir. Alfred Adler Yaşamın Anlam ve Amacı Meni yani halk dilinde zevk suyu gelmesi durumunda kişinin gün içinde tuttuğu oruç bozulmamaktadır. Fakat bunu bilerek ve isteyerek yapmış ise kişinin sevabı azalır ve hem orucunu hem de sevabını riske sokar. İnsan her hali ile orucunu 28, 2021Istemsiz akan zevk suyu orucu bozar mi?Kendilerinden meninin çıkmamasından emîn olmaları şartıyla, Ramazan ayının gündüzünde karı-kocadan her birinin diğeriyle oynaşıp şakalaşması câizdir. Erkeğin, hanımıyla olan bu oynaşmasından veya tenine dokunmasından kendisinden mezinin çıkmasıdır ki bu durumda onun orucu dudağından öpmek orucu bozar mı?CEVAP Kişinin hanımını öpmek, elle tutmak, okşamak gibi durumları orucu bozmaz. Bu durumda meni gelmedikçe oruç bozulmaz. … Zira meni gelerek orucun bozulma ihtimali vardır. Fâhiş olmamak ve kendinden emin bulunmak şartı ile, hanımını öpüp kucaklamakta kerâhet bakmak orucu bozar mı?Manavgat Müftüsü Halil Taş Oruçlu erkeğin bikinili bir kadınla göz göze gelmesi orucu bozmaz. … Taş, “İnsanların böyle bir şeyi görmesiyle oruçları bozulmaz. Ama orucun sevabı azalır” meninin gelmesi orucu bozar mi?CEVAP Oruçlu iken rüyada ihtilam olmak orucu bozmaz, gusletmeyi geciktirerek cünüp olarak sabahlamak da oruca bir zarar vermez el-Fetâva'l-Hindiyye, I, 220.Cinsel organın sulanması abdesti bozar mı?Zevk suyu tenasül uzvunun intişarından sonra, şehvetsiz olarak gelen beyaz renkli ince sıvıya denir. Bu üçünden sadece meni gusül abdestini gerektirir. … Eğer akan şey beyaz renkli ince bir sıvıysa bu meni değil, mezidir. Dolayısıyla boy abdestini gerektirmez, sadece abdestinizi cinsle konuşurken akıntı gelmesi gusül gerektirir mi?Gusül abdesti, boy abdesti olarak bilinen ve tüm vücudun yıkanması ile alınan abdesttir. Özellikle cinsel ilişki ve meni gelmesi durumlarında gusül abdesti almak yoluyla ilişkiye girmek orucu bozar mı?Özellikle cinsellik veya eşler arasındaki yakınlaşmanın oruç üzerindeki etkisi merak ediliyor. … Ramazanda oruçlu olduğunu bile bile cinsel ilişkide bulunmakla oruç bozulur, hem kaza ve hem de keffâret gerekir Buhârî, Savm, 30. Eşlerin birbirlerini öpmeleri veya sarılmalarıyla oruçları bozulmaz.

karşı cinsle konuşurken akıntı gelmesi