🎨 Bütün Madenler Sanayide Hammadde Olarak Kullanılır Mı
Ülkemizde yaklaşık 50’ye yakın maden üretilmektedir. Üretilen madenler ihraç edilmekte veya sanayide, inşaat ve tarım sektöründe hammadde olarak tüketilmektedir. Doğal taşlar ve mermer, Bor, krom, sodyum feldispat, bakır cevheri, çinko cevheri, manyezit, alçı ve alçı taşı genel olarak ihraç edilen madenlerimizdir.
1ekonomik faaliyetler nelerdir? Birincil ekonomik faaliyetleri: Ürettiği ürünleri doğrudan veya dolaylı olarak doğadan elde eden ekonomik faaliyetlerdir. Avcılık ve toplayıcılık, tarım, ormancılık, balıkcılık, maden çıkarma gibi faaliyetler bu gruba örnektir.
Madenler yerden "filiz" ad verilen bile imler halinde, "maden cevheri" olarak kar l r, sonradan ergitilerek as l maden dedi imiz duruma gelir ki, bundan da istenilen e ya, alet ve makine yap l r. Madenler, tabiatta nadir olarak saf halde bulunur. o u, ba ka elemanlarla bile ikler halindedir ve minerallerle kar kt r.
bütünmadenler, madeninin kullanıldığı yerler, madenler hakkında bilgi, madenler ile ilgili bilgi, madenlerimiz, madenlerin kullanım alanları, madenlerin özellikleri, tüm madenler, Türkiyede çıkartılan madenler, ülkemizde çıkartılan madenler, ülkemizdeki madenler Talk madeni kullanım alanları hakkında bilgi
Kuyumculukta altının genellikle gümüşlü, palladyumlu, bakırlı veya platinli alaşımları çok kullanılır. Çorum Alacahöyük’te M.Ö. 2500’lü yıllardan kalma altından yapılmış madeni eşyalar bulunmaktadır. Çanakkale’de bulunan Asytra madeni ilk olarak Troyalılar tarafından işletilmiş, daha sonra Roma ve Bizans
Hegzan petrokimyasal maddelerin üretim aşamalarında hammadde olarak, boyalarda veya boyaları inceltmek için solvent olarak kullanılır. Hegzan; plastik, sakız, reçine, madeni yağ, kauçuk, yapıştırıcı sanayinde kullanıldığı gibi, mürekkep yapımında ve dezenfektan imalatında da görev almaktadır. Detaylar.
Budönüşümün hammadde üreticisinden, son tüketiciye kadar bütün paydaşlar açısından kazan-kazan bir süreç mi olacağı yoksa bazı paydaşların bu dönüşümden zarar mı göreceği, eğer böyle bir olasılık varsa en büyük tehdit hangi şartlarda ve hangi nitelikteki paydaşlar için söz konusu olduğu, üzerinde
Türkiyedekibaşlıca madenler ve çıkarıldığı yerler. 1.DEMİR: Modern sanayinin ana metali demirdir. Kullanım alanı oldukça geniştir. Çıkarıldığı yerler: Divriği –Gürün (Sivas), Hekimhan-Hasan çelebi (Malatya), Çam dağı (Sakarya) , Edremit-Havran-Eymir-Ayvalık-Ayazmant (Balıkesir), Torbalı (İzmir), Simav
YERALTI KAYNAKLARI. Türkiye'nin yeraltı kaynakları, Enerji Hammaddeleri (kömür, bitümlü şeyl, petrol), Süstaşları, Türkiye'nin Özel Mineral ve Taşları, Metalik Madenler ve Endüstriyel Hammaddeler ve yer altı su kaynaklarıdır. Ülkemiz çesitli yeralti kaynaklarinin olusturdugu çok zengin servetlere sahip bulunmaktadir.
[Çözüldü] Maden nedir ? Madenler nerelerde kullanılır? Madenlerin kullanım alanları günlük madenlerin günlük hayatımızdaki kullanım alanları..
Termiksantrallerde elektrik enerjisi elde etmede yakıt olarak kullanılır. Ayrıca evlerde yakıt olarak kullanılır. 9. TAŞ KÖMÜRÜ. Zonguldak'ta çıkarılır. İstanbul'da asker olan Uzun Mehmet, Zonguldak Kestaneci Köyü'ne dönünce kömür aramaya başlar. 1829 yılında taş kömürünü bulmuştur. Isı değeri yüksek olan taş
11.Sınıf Coğrafya Türkiye'de ki Madenler ve Enerji Kaynakları.. (DERS NOTU) 11.Sınıf Coğrafya Türkiye'de ki Madenler ve Enerji Kaynakları.. (DERS NOTU) •Demir: Ağır sanayinin ham maddesini oluşturur. Ülkemizdeki demir yataklarımız Hekimhan, Hasançelebi (Malatya), Divriği, Kangal (Sivas), Kayseri, Kahraman Maraş, Hatay ve
Scdzy. GENEL MERKEZ Yayına Giriş Son Güncelleme 115328 Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından 5 Mayıs 2004 tarihinde yapılan açıklama ile, Eti Krom özelleştirilmesine ilişkin nihai pazarlık görüşmelerinin tamamlandığı ve pazarlık görüşmelerine katılan teklif sahiplerinden Yıltaş İnşaat Ticaret Limited Şirketi’nin ABD Doları ile en yüksek teklifi verdiği duyurulmuştur. Daha önce Eti Holding AŞ’ye bağlı bir kuruluş iken 2000 yılında özelleştirme kapsam ve programına alınan Eti Krom AŞ, yüksek karbonlu ferrokrom üretimi alanında faaliyet göstermekte olup, kuruluşa ait 11 adet krom ve 1 adet kuvarsit olmak üzere toplam 12 adet maden sahası bulunmaktadır. Söz konusu krom yatakları, dünya krom pazarında yüksek talebi olan metalürjik kalitede cevherlerdir. Kuruluş tarafından üretilen krom cevheri, sanayinin en vazgeçilmez girdilerinden biridir. Özellikle çelik ve diğer metallerin korunmasında kaplama olarak kullanılan krom, kullanıldığı alanlarda alternatifsiz metal olması bakımından pek çok sanayileşmiş ülke tarafından stratejik hammadde olarak değerlendirilmektedir. Krom madenciliği bakımından ülkemizin sorunu, krom işletmeciliğinin kamu ya da özel sektör tarafından yapılması değildir. Dünya metal fiyatları yıldan yıla değişiklik göstermekte, bu değişikliklere bağlı olarak kamu sektörü de özel sektör üreticileri de etkilenmektedir. Ülkemiz madencilik sektörünün yönetiminde önemli hatalar yapılmaktadır. Sektörün en önemli madencilik kuruluşları yıllardan beri Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na devredilmiş bulunmaktadır. Ancak, söz konusu idarenin yetersizlikleri madencilik sektörünün her yıl biraz daha erimesine neden olmaktadır. Madencilik sektörü, tüm dünyada özellik arzeden, farklı değerlendirilmesi gereken bir sektördür. Söz konusu idare bu olgunun farkında değildir. Diğer pek çok madencilik alanında olduğu gibi, krom sektöründe de, temel sorun hammaddenin sanayide kullanılabilmesi hususudur. Günümüzde kromit cevheri üreticisi ülkeler, çok büyük oranda ferrokrom ve paslanmaz çelik üretimi yapmakta, hammaddenin ülke ekonomilerine katkısını artırmaktadırlar. Kromun hammadde olarak satılması yerine paslanmaz çelik üretiminde kullanılması durumunda, katma değeri en az 20 kat artmaktadır. Yine, dış ticaret dengesi üzerindeki olumlu etki de göz ardı edilmemelidir. Ülkemizde yapılmayan şudur Krom, çok büyük oranda hammadde olarak dışarıya satılmakta olup, sanayiye dönük kullanımı sınırlı kalmaktadır. Eti Krom AŞ’nin özelleştirme işlemi, bu sorunu çözmeye yönelik bir girişim değildir. Gerçek sorun yine ortada kalmaktadır. Metal fiyatlarındaki muhtemel bir değişim ile adı geçen firma güç durumda kalacak, her zaman olduğu gibi devletten yardım talep edecektir. Türkiye’nin yapması gereken, kamunun elindeki krom işletmelerini özelleştirmek ve kromların hammadde olarak ülke dışına ihraç edilmesini sürdürmek değil, mevcut hammadde kaynaklarını sanayi sektörlerinin kullanımına sunmak, böylece katma değeri artırmak olmalıdır. Paslanmaz çelik yatırımına, ferrokrom yatırımlarına yönelinmesi gerekmektedir. Ancak, bu husus, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın algılayabileceği, dolayısıyla çözebileceği bir konu değildir. Ülkemiz ekonomi yönetimi hata yapmakta, özel sektörü kolay para kazanma yollarına teşvik etmektedir. Özel sektör, sanayi sektörlerine yatırım yapmamaktadır. Maden kaynaklarını hammadde olarak ihraç etmeyi tercih etmek ülke yararına değildir. Bu çerçevede aşağıda sıralanan soruların idare tarafından en kısa zamanda cevaplandırılarak kamuoyunun bilgilendirilmesi hususunu, söz konusu idarenin kamusal sorumluluğu olarak görmekteyiz İdare, söz konusu özelleştirme uygulamasından ülkemiz ve madencilik sektörüne hangi yararları beklemektedir? Kuruluşun kamunun elinde kalmasıyla özel firmaya devredilmesi arasında, genel kamu yararı ve ekonomiye net katma değer bakımından beklenen farklılık nedir? Madencilik deneyimi olmadığı anlaşılan firma, herhangi bir sıkıntıyla karşılaşması durumunda, devlet bu firmayı kurtaracak mıdır? Bu durumda tesislerin akibeti ne olacaktır? Bununla ilgili planlama yapılmış mıdır? Yıllardan bu yana özelleştirilecekleri söylenen ve bu amaçla Özelleştirme İdaresi Başkanlığı bünyesine alınan, ancak ne özelleştirilebilen ne de doğru dürüst bir yatırım yapılmayan ve bu nedenle her geçen gün giderek çökmekte olan kamu madencilik kuruluşları için idarenin görüşü nedir? Türkiyenin ham krom cevheri ihraç etmesi yerine katma değeri çok daha yüksek olan ferrokrom üretip ihraç etmesi, bunun yanı sıra, paslanmaz çelik ve diğer sanayilerini de geliştirerek kromu ülke içinde tüketmesi gerekmektedir. Mevcut konsantre ve ferrokrom tesislerinin modernizasyonu amacıyla kaynak ayrılmalıdır. Öte yandan, krom cevheri aramalarına da yeniden başlanılmalıdır. Türkiye’de sayısı fazla olan krom zuhurlarındaki potansiyel tespiti yetersizdir. Krom yataklarına ilişkin rezerv bilgileri güncelleştirilmeli, 1985 yılından bu yana yapılamayan aramalar hızlandırılarak potansiyel kaynaklar biran önce görünür hale getirilmelidir. Kamuoyunun bilgisine sunarız. TMMOB MADEN MÜHENDİSLERİ ODASI YÖNETİM KURULU Ankara, 7 Mayıs 2004 Yorumlar moderator kontrolünden geçmektedir. e-Posta adreslerinin gerçekliği kontrol edilir YORUMLAR BÖLÜMÜNÜN KURALLARI Yazılan tüm yorumlar moderator kontrolünden geçmektedir. Moderator yorum yazanlara veya üçüncü kişilere hakaret ya da bu kişilerle ilgili küçültücü sözler içeren yorumları yayına uygun görmez ve siler. Sayfanın niteliğine göre tüm yorumlar moderator kontrolunden geçerek yayınlanıyor olabilir. Bu durumda yorumlarınız anlık olarak yayına girmez. Yine de yayına girmiş olsa dahi moderator daha sonra aynı yorumu yayından kaldırabilir. Moderator kontrollu yayın niteliği taşımayan forumlarda yazılan yorumlar anlık yayına girer fakat moderator yayınının devamında sakınca gördüğü yorumları yayından kaldırabilir. Yazılan yorumların güvenilirliğini artırmak amacıyla yorum yazana ait e-posta adreslerinin gerçekliği kontrol edilebilir. Bunun için e-posta adresine kontrol bağlantısı içeren e-posta gönderilir ve bu bağlantıya tıklanılması beklenir. Forumlarda yazılan yorumların kamu düzenini bozucu, genel ahlaka aykırı, başkalarını rahatsız edici ve yasalara aykırı olmaması çok önemlidir. Yorumların sorumluluğu tamamen yazarına aittir. Okunma Sayısı 3709
Özel teşebbüs açısından belli sektörlerde yer alan kuruluşlar, ana amaç olarak yüksek kar elde edimini belirlerler. Ki bu durum, oldukça normal ve doğaldır. En az girdi ile, en çok çıktıyı amaçlayarak, maksimum verimlilik endeksli kar marjları, pek çok etkene bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Bu etkenlerin içinde işçilik giderleri, sektörel fırsatlar, yine sektörel tehlikeler, değişken giderler, ulaşım ve lojistik masrafları gibi kalemler bulunmaktadır. Bir ürün üretilecek ve bu ürün üzerinden ticaret yapılacak ise, akla gelen ilk gider kalemi, hammadde ihtiyacı ve temini ana unsuru, işlenecek bir hammadde bütününün varlığıdır. Gömlek dikmek için iplik, peynir yapmak için süt, kağıt üretmek için ağaç, merdiven yapabilmek için demir, yakacak kömür ortaya çıkarabilmek için kömür madenleri gibi birçok ürün ve hammadde ilişkisi, sektörlerin olmazsa olmaz durumunu tanımlamaktadır. Hatta, işletmelerin kuruluş aşamasında dahi, yer seçimi optimizasyon çalışmalarındaki en önemli faktörlerden biri, hammaddenin temininde ve yardımcı maddelerin hazır bulundurulmasında sıkıntı yaşanmaması kıstasıdır. Burada ise, hammaddenin kalitesi ve ulaşımın kolay olması, kritik bir karar verme ki, işletme kurulduğu yer olarak, hammadde kaynaklarına yakın olmak istemektedir. Öncelikle bu istek, tedarik süresi ve giderleri ile doğrudan alakalıdır. Eğer, işletmenin kendisi ile hammadde kaynağı arasında 10 kilometre varsa, bu hem ulaşım masrafı olarak, hem de hammadde tedariği süresi açısından büyük avantajdır. Ancak işletme ile kaynak arasında, 200 kilometre gibi bir mesafe var ise, bu durum çok kısa sürede oldukça fazla bir masraf ve vakit kaybı olarak işletmenin karşısına çıkacaktır. Mesafe ve yol durumları, ürün fiyatlarını da doğrudan etkilemektedir. Yüksek giderli bir ürüne, diğer giderler de yansıtılıp, son olarak da hedef kar marjı eklendikten sonra, son tüketici noktasında aşırı bir fiyat ile alıcı arayacaktır. Bu da hem müşteriler, hem de şirket adına olumlu bir durum sektörlerde, hammadde tedariği az ya da yılda birkaç seferde halledilebilecek şekilde olduğu için, bu durum çok önemsenmemektedir. Ancak maden işletmeleri, ağır sanayi işletmeleri, termik santraller, gıda alanındaki sebze, meyve ve balık konserve fabrikaları gibi iş kolları, genel olarak hammadde kaynağına yönelerek üretim alanı oluştururlar. Bu noktada farklı bir kıstas da, son ürünlerin pazar alanının yeridir. Yani, işletme, hem hammadde kaynağına, hem de ürettiği ürünü satabileceği pazara yakın olmak zorundadır. Çünkü, aynı hammadde kaynağına yakınlıkta olduğu gibi, hedef kitleye yönelebilmek adına, ürünlerin satılacağı Pazar mevkisine yakınlık da, işletmeler açısından büyük önem taşımaktadır. Bu seferki karar aşamasında da, hammaddenin spesifik özellikleri devreye girmektedir. Eğer ki hammadde, tedarik aşamasından sonra girdiği üretim aşamasında, hacim ya da ağırlık olarak çok büyük kayıplara uğruyor ise, taşınması ve tedarik süreci de çeşitli sorunlarla karşılaşmakta ise, hammadde kaynağına yakın şekilde kurulan şirket bu sıkıntıları aşabilecektir. Sadece, pazara yakınlık kısmı dengelenmek zorunda kalınacaktır. Kaldı ki, işlenecek hammadde depolanabilir ise, işleme aşamasında da çok büyük değişikliklere uğramamaktaysa, hedef pazar alanına yakın kurulan işletmeler, durumlarını avantaja olarak, her işletmenin kar amacı güttüğü unutulmamalı, giderler azaltıldığı ölçüde karlılık artacağı için, pazar yerlerine uzak kalmamak ve hammadde kaynağına yakınlık konularında denge kurulması zorunlu hale gelmektedir. Hammadde kaynağının dibinde yer alıp, dünyanın öbür ucuna satış yapmaya çalışan bir şirket bunu başaramayacağı gibi, satışın yapıldığı mevkiye kurulup da, yine dünyanın diğer ucundan hammadde temin etmeye çalışan bir şirket de çok uzun ömürlü olamayacaktır. Önemli olan, yüksek karlılık ve düşük gider bazlı hareket edilebilmesi ve sağlam optimizasyon çalışmalarının Akçok
Answer 1 - Expert Answer bildiğime göre kullanılır . ama hepsi değil .çünkü bu madenlerin içinde zararlı olan maddelerde vardır . mesela bazı maddeler çıkardığı sıvı olsun gaz olsun kirliliğe ve mutasyon vb. sağlık sorunlarına yol açar .jüpiterinkızı
Fen Bilimleri1 yıl önce2 Cevap1597 KezLütfen cevaplayın Bu soruya 2 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin. İşte Cevaplar Cevap Madenler sanayinin temel hammadesini oluşturmaktadır çünkü sanayi üretim yapabilmek için gücü madenlerden elde eder. petrol yakarak veya doğalgaz kullanarak veya taş kömürü yaparak enerji elde eder ve bu ürettiği enerji ile insanların ihtiyacı olan ürünleri üretebilirler. Madenler bir ülkenin en önemli zenginlerinden birisidir. Madenler bir ülkeyi refah içinde ve dışa bağımsız olarak yaşatabilir. Ekonomiyi direk etkiler. Yani zengin maden yataklarına sahipseniz ve onları kullanabiliyorsanız ülkenizde o kadar gelişmiş ham madde olarak kullanımı sayesinde Ülke ekonomisi gelişmektedir, Kalkınma sağlanmaktadır, istihdam sağlanmaktadır, Enerji ihtiyacı sağlanmaktadır, Dışa bağımlılık azalmaktadır, İhracat oranı artmaktadır, Teknik ilerleme sağlanmaktadır, İş imkanları da oluşturulmaktadır. Bu cevaba 0 yorum yazıldı. Cevap Madenler yer altından ham madde olarak çıkarılır ve işlenerek kullanıma hazır hale getirilir. Her madenin kullanım alanı farklı farklı olmaktadır. Teknolojiden, ev eşyasına kadar doğrudan kullanılan işlenmiş madenler, ülkeler için milli servet durumundadır. Madenlerin ham madde olması ülkeler için ekonomik değer taşımaktadır. Madenlerin bulunmasından çok işlenmesi ve işlenecek teknik alt yapının ve istihdam oranının oluşması daha da önemlidir. Madenlerin ham madde olarak kullanımı sayesinde Ülke ekonomisi gelişmektedir, Kalkınma sağlanmaktadır, istihdam sağlanmaktadır, Enerji ihtiyacı sağlanmaktadır, Dışa bağımlılık azalmaktadır, İhracat oranı artmaktadır, Teknik ilerleme sağlanmaktadır, İş imkanları da oluşturulmaktadır. Bu cevaba 0 yorum yazıldı. Soru Ara? den fazla soru içinde arama YazBilgilendirme 2022 yılı YKS, AÖF, AUZEF, ATA-AÖF, AÖL, LGS, AÖO, AÖIHL-MAÖL, YDS, TUS, MSÜ, ALES, KPSS, İSG, YKS, DGS, EUS, TYT, AYT, ADES, ADB, Amatör Denizcilik Eğitimi Sınav takvimleri belli
Teknolojik ham madde olarak kullanılan madenlerin ülkenin ekonomisi ve gelişmesi açısından önemini arkadaşlarınızla tartışınız. Ulaştığınız sonuçları defterinize not ediniz. Teknolojinin gelişimi ile birlikte madenlerin kullanımı yaygınlaşmakta ve önemi artmaktadır. Günümüz gelişmiş ülkelerine baktığımız zaman, ülkelerinde maden çıkmasa dahi, en iyi şekilde işleyen ülkeler gelişmiş ülkelerdir. Madenler ülkelerin, ekonomisi ve gelişimi için çok önemlidir. Ülkemiz çıkardığı madenleri hammadde olarak satmayıp, bütünüyle işleyerek satmaya başladığı an ülke ekonomimiz daha da gelişecektir. Teknolojik hammadde dediğimiz zaman, bakırın, demirin, kromun, boksitin önemi büyüktür ama bor madenini farklı bir başlıkta incelememiz gerekir. Bor madeninin %70’ten fazlası ülkemizden çıkmakta, ve teknoloji geliştikçe önemi artmaktadır. Bor madenindeki bu artan önem Türkiye’nin ekonomik kalkınmasına da katkı sağlayacaktır. Bor ürünleri ve kimyasalları karakteristik özellikleri nedeniyle hammadde, rafine ürün, kimyasal ürün ve nihai ürün şeklinde ABD, Japonya, Fransa, Almanya, İngiltere başta olmak üzere endüstrileri gelişmiş birçok ülkede 200’ün üzerinde alanda az çok kullanılmaktadır. Yurdumuzda ilk bor madeni yatağı 1815 yılında Balıkesir’in Susurluk ilçesinde bulunmuştur. 1865-1917 yılları arasında Türk, Fransız, İngiliz ve İtalyan girişimcilerin ruhsat aldığını görüyoruz. Daha sonra Dünya çapında kartel olan İngiliz Borax Consolidated ltd. şirketi tarafından ruhsatların birer birer ele geçirildiğini görüyoruz. Dünyada kullanım oranları %41 fiberglas-Cam, %12 deterjan, sabun temizlik ürünleri, %13 seramik, sır sektöründe, %6 sı tarım sektöründe kullanılmaktadır. ABD Bor üreticisi bir ülkedir. Ürettiği ürünlerin 3/2 sini borlu sanayilerde tüketmekte, katma değeri yüksek ürünlere dönüştürmektedir. ABD’de Borların %78’i fiberglas-cam ve seramik, %6 sı deterjan, %4 ü ziraat, %3 ü yanma geciktiricilerinde kullanılmaktadır. Avrupa’da ham bor üretimi yoktur. Türkiye ve ABD’den ithal ettiği borları sanayilerinde kullanarak önemli gelirler elde etmektedirler. Avrupa borların %35’ini deterjan sektöründe, %33’ünü fiberglas-cam, seramik sektöründe tüketmektedir. Örneklerde de görüldüğü gibi bor madeninin ağırlıklı olarak gelişmiş sanayii ülkeleri tüketmektedir. Türkiye hem ham bor üreticisi hem de rafine bor üreticisi bir ülkedir. Ülkemizde bor tüketimi Dünya Bor tüketiminin %1-2 si kadardır. Bugün Dünya bor üretimi %100 B2/O3 bazında yılda 1,5 milyon ton civarındadır. Bu üretimin %31 Türkiye ve %39’u ABD’li US Borax tarafından yapılmaktadır. Dünya bor arzının %70’ini Türkiye karşılamaktadır. Yaklaşık 1,2 milyar dolarlık dünya pazarının US Borax %65-70’ini, Türkiye ise %20 civarında pay almaktadır. Bu değerlendirmeler sonucunda Dünya rezervlerinin %63’üne sahip olan Türkiye bor pazarından rezervine oranla çok düşük pay almaktadır. Bor türevlerinin kaymağını gelişmiş sanayii ülkeleri almaktadır. Türkiye’nin bu payı artırabilmesi için katma değeri yüksek ürünlere yönelmesi, Ülkemizde bor ürünlerini tüketen endüstrilerin kurulmasını sağlaması gerekmektedir.
bütün madenler sanayide hammadde olarak kullanılır mı